Gebelik öncesi bu testi yaptırın!

Gebelik öncesi bu testi yaptırın!

Yetişkin Hematoloji Hekimi Doç. Dr. Soner Solmaz, kan hastalığı talasemi belirtilerinin yorgunluk, halsizlik, soluk cilt, nefes darlığı” olduğunu erken tanı koyabilmek için gebelik öncesinde talasemi taşıyıcılığı taraması yapılmasını tavsiye etti.

Yetişkin Hematoloji Hekimi Doç. Dr. Soner Solmaz, talaseminin, vücutta oksijen taşıma görevinden sorumlu protein olan hemoglobini yapan alyuvarların üretimini etkileyen bir grup kalıtsal kan hastalığı olduğunu belirterek talasemi hastalarının vücutlarının daha az alyuvar ve anormal kırmızı kan ürettiğini; bunun da “anemi” adı verilen ve yorgunluk, halsizlik ve nefes darlığına neden olan bir duruma yol açtığını söyledi.

Talaseminin Alfa ve Beta olmak üzere iki ana tipi olduğunu anlatan Doç. Dr. Solmaz, “Alfa Talasemi hemoglobini oluşturan yapı taşlarından biri olan alfa globin zincirlerinin üretimini kontrol eden genlerde bir mutasyon olduğunda ortaya çıkar. Daha yaygın olan Beta Talasemi ise beta globin zincirlerini üreten genlerdeki mutasyonlardan kaynaklanır” dedi. Solmaz, talaseminin ciddiyetinin, spesifik tipe ve etkilenen gen sayısına bağlı olarak değiştiğine dikkat çekerek bazı kişilerde hafif semptomlar görüldüğünü, talasemi taşıyıcısı olan bazılarında hiç problem görülmediğini, ancak talasemi major tipinde ise düzenli kan transfüzyonu ve diğer tedaviler gerektiren ciddi anemi görülebileceğini sözlerine ekledi.

aw204370-01.jpg

“ANNE BABADAN ÇOCUĞA GEÇER”

Doç. Dr. Solmaz, talaseminin kalıtsal bir hastalık olduğuna, yani ebeveynlerden çocuklarına geçtiğine işaret ederek her iki ebeveyn de bir talasemi geni taşıyorsa, çocuğunun bu durumu miras alma ihtimali olduğunu, riskin ise talasemi tipine ve aktarılan gen sayısına bağlı olduğunu ifade etti. Solmaz, ayrıca talaseminin yaygın belirtilerini “Yorgunluk, halsizlik, soluk cilt, nefes darlığı, çocuklarda yavaş büyüme ve gelişme ile şiddetli vakalarda kemik deformasyonları” olarak sıraladı.

“KESİN BİR TEDAVİSİ BULUNMUYOR”

Talasemi çeşitli testlerle teşhis edilebildiğini belirten Doç. Dr. Solmaz alyuvar sayısını ve boyutunu ölçmek için kırmızı kan sayımı (KKH); mevcut hemoglobin tipini analiz etmek için hemoglobin elektroforezi; spesifik talasemi tipini doğrulamak için ise genetik testler yapılabileceği bilgisini verdi.

Talasemi için kesin bir tedavi olmadığını, ancak durumu kontrol altında tutmaya ve yaşam kalitesini artırmaya yönelik çeşitli tedavi seçenekleri bulunduğunu dile getiren Solmaz, “Kan transfüzyonu: Şiddetli talasemi hastalarının yaşamlarını devam ettirebilmeleri için düzenli olarak kırmızı kan almak gerekir. Demir şelasyon (demir düşürücü) tedavisi: Sık transfüzyonlardan kaynaklanan fazla demir vücutta birikerek organlara zarar verebilir. Şelasyon ilaçları bu fazla demiri vücuttan atmaya yardımcı olur. Dalak ameliyatı (splenektomi): Bazı durumlarda dalak alyuvarları yok edebilir ve bu nedenle alınması gerekebilir. Kemik iliği nakli: Bu potansiyel bir tedavi yöntemidir ancak önemli riskleri olan karmaşık bir prosedürdür” diye konuştu.

“KAN BAĞIŞI ÇOK ÖNEMLİ”

Talaseminin, Akdeniz, Orta Doğu, Güney Asya ve Afrika gibi bazı bölgelerde daha sık görüldüğüne değinen Doç. Dr. Solmaz bu bölgelerde yaşayan insanlar ve aileler için, talasemi taşıyıcılığı taramasının hayati önem taşıdığını; bu taramanın, hamilelik öncesinde çiftlerin talasemi geni taşıyıp taşımadıklarını anlamalarını sağladığını ve böylece erken tanı sayesinde çocuklarının yaşam kalitesinin artırılabileceğinin altını çizdi.

Talasemi tedavisinde halen bir çare bulunmamakla birlikte, tıptaki gelişmeler sayesinde hastalığın yönetimi ve hastaların yaşam kalitesi önemli ölçüde iyileştirildiğini vurgulayan Doç. Dr. Solmaz şunları söyledi:

“Düzenli kan transfüzyonu, demir şelasyon tedavisi ve yaşam boyu takip, hastalarla birlikte sağlıklı bir yaşam sürmeyi mümkün kılmaktadır. Toplum olarak bu hastalığa karşı farkındalık oluşturabilir, kan bağışının önemini vurgulayabilir ve tıbbi araştırmaları destekleyerek gelecekte bir çare bulma umudunu canlı tutabiliriz.”

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.