Gençlerimiz Osmanlı'nın hangi koşullarda battığını bilecek
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin gençlik kolları kongresinde Atatürk'ün Bursa Nutku'nu okuyarak "Bunu odanıza asacaksınız" dedi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin gençlik kolları kongresinde konuştu.
Gençlere hitap eden Kılıçdaroğlu, "Bütün gençlerimiz tarihi, Osmanlı'nın hangi koşullarda battığını iyi bilecek. Geçmişini bilmeyen geleceğini sağlıklı inşa edemez. Bunlar geçmişi bilmediği için geleceği inşa edemiyor" dedi.
Kılıçdaroğlu, "Atatürk "Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir" der. İlk hedefimiz özgür ve bağımsız Türkiye. İkinci hedef üreten Türkiye." ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, Erdoğan'a hitaben de "Daha düne kadar milliyetçiliği ayakları altına alan bir adam (Erdoğan) şimdi kalkmış milliyetçilik dersi vermeye kalkıyor. Daha düne kadar Irak'ta askerimizin başına çuval geçirildiğinde neredeydiniz" dedi.
Kılıçdaroğlu, Atatürk'ün Bursa Nutku'nu gençlere okuyarak "Bunu odanıza asacaksınız" dedi.
Kılıçdaroğlu, "Bu ülkede adalet yok. Hiç kimse adaletten söz etmesin. Yargı siyasi otorite tarafından teslim alınmış durumda. Yargı hukukun üstünlüğüne ve vicdanına göre karar vermiyor artık saraydan talimat bekliyor 'nasıl karar vereceğim' diye. Devreye giren avukatları da çok iyi biliyoruz. Yakında onların isimlerini de açıklayacağız. Hangi avukatların kimlerin temsilcisi olarak nerelere gittiklerini de çok iyi biliyoruz. Bu ülkeye adalet gelinceye kadar mücadele edeceğiz" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları:
Osmanlı battığında bir metre milli demir yolu yoktu. Osmanlı’nın parasını basacak milli bankası yoktu. Övgüler düzüyorlar. Osmanlı’nın silahı yoktu. Osmanlı’nın ordularının başkaları yönetiyordu. Toplu iğne üretemiyorlardı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hangi koşullarda Cumhuriyet’i kurduğunu hepimizin bilmesi lazım. O zor koşullarda Türkiye’yi demir ağlarla ördü. 1930’da Merkez Bankası’nı kurarak kendi milli paramıza sahip olduk. O zor koşullarda 1921’de Çocuk Esirgeme Kurumu’nu kurdu. 1925’te Kayseri’de uçak fabrikasının temelini attı. Kırıkkale’de Makina Kimya kuruldu. Bu gerçeğin hepimiz tarafından bilinmesi gerekiyor. Geçmişini bilmeyen geleceğini sağlıklı inşa edemez. Bu güruh geçmişini bilmediği için geleceğini inşa edemiyor.
OSMANLI'DA MİLLET Mİ VARDI?
Osmanlı’da millet mi vardı? Cumhuriyetle beraber oldu. Kimse sarayın, padişahın kulu kölesi olmadı. Hepimiz Cumhuriyet’in özgür ve eşit bireyleri olduk. Cumhuriyet kurulmasaydı belki böyle bir toplantı dahi yapamacaktık.
Şimdi bize kahramanlık taslıyorlar. Gençlerin tarihsel arka planı çok iyi bilmesi lazım. Düne kadar her türlü milliyetçiliği ayaklarının altına alan adam bize milliyetçilik dersi veriyor. Hadi canım sende.
Bu ülkenin çok ciddi sorunları var. Geldiğimiz noktada çok ciddi sorunlar var. İster iç politika, ister dış politika, tarihinde ilk kez Türkiye bu kadar yalnızlaşıyor. İlk kez dünya ile kavgalı. Oysa Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşlar savaş meydanlarından gelmişlerdi. Filistin’de, Çanakkale’de, Dumlupınar’da, Antep’te, Maraş’ta onlar vardı. Onlar, “savaş zorunlu olmadıkça bir cinayettir” dediler. O nedenle hepimiz yakın tarihimizi çok iyi bilmeliyiz.
EN GÜÇLÜ OLANLAR BİZLERİZ
Daha düne kadar Irak’ta askerlerimizin başına çuval geçirilirken bu kahramanlık edebiyatı yapanlar neredeydi? Unuttuğumuzu mu sanıyorlar? Hep birlikte bu ülkenin geleceği için güzel şeyler söylemeliyiz. Hiç kimse unutmasın. Bu topraklarda en güçlü olanlar bizleriz. Çünkü bizler insan haklarını, demokrasiyi savunuyoruz.
Dikta yönetimlerine karşı, baskılara karşı mücadele kolay değildir. Her mücadelenin bir bedeli vardır. O bedeli onlara ödeteceğiz. Hiç kimsenin endişesi olmasın. Bizim hedefimiz ne? Çağdaş uygarlığı yakalamak. Bizim gibi düşünmeyen insanların da özgürce konuşmasını sağlamak. Güçlü bir sosyal devleti ayağa kaldırmak.
***
ATATÜRK'ÜN BURSA NUTKU
"Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir. Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Polis gelecek, asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır. Genç, "Polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir" diye düşünecek, ama hiç bir zaman yalvarmayacaktır. Mahkeme onu yargılayacaktır. Yine düşünecek; 'Demek adliyeyi ıslah etmek, rejime göre düzenlemek lazım.' diyecek.
Onu hapse atacaklar. Yasal yollarla karşı çıkışlarda bulunmakla birlikte bana, başbakana ve meclise telgraflar yağdırıp, haksız ve suçsuz olduğu için salıverilmesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek. Diyecek ki, "ben inanç ve kanaatimin gereğini yaptım. Araya girişimde ve eylemimde haklıyım. Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı ortaya koyan neden ve etkenleri düzeltmek de benim görevimdir."
İşte benim anladığım Türk Genci ve Türk Gençliği!"
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.