Türkiye’de üretim kapasitesi ve ihracatı her geçen yıl artan geri dönüşüm sektörünün buluşma noktası olması hedeflenen We-Cycle Geri Dönüşüm Katı Atık ve Çevre Teknolojileri Fuarı kapsamında “Geri Dönüşüm Sektörü Sorunları ve Çözüm Önerileri” başlıklı konferans düzenlendi. Ege Bölgesi Sanayi Odası Çevre Komisyonu Başkanı Erdoğan Çiçekçi’nin moderatörlüğünü üstlendiği panelde Ege Plastik Sanayicileri Derneği’nin de (EGEPLASDER) Yönetim Kurulu Başkanı Şener Gençer ve SOCAR Türkiye Rafineri ve Petrokimya İş Birimi Pazarlama Müdürü Dr. Mevlüt Çetinkaya yer aldı.

2050’DE GERİ DÖNÜŞÜM ORANI %60’A YÜKSELECEK

Konferansta bir konuşma yapan EGEPLASDER Yönetim Kurulu Başkanı ve Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Başkan Yardımcısı Şener Gençer, Türkiye’nin evsel ve endüstriyel atık yönetiminde başarısız olduğumuz en önemli başlığın, kaynağında ayrıştırma olduğunu belirterek, toplumda bu anlamda bir kültürün oluşması ve hızla yaygınlaştırılması gereğine dikkat çekti.

2021 yılı itibarıyla küresel plastik tüketiminin sadece yüzde 8’i geri dönüştürülürken, Yeşil Mutabakat süreci ile birlikte gelecek on yılda geri dönüştürülmüş plastik tüketiminin toplam tüketimin %30’una, bu oranın 2050 yılına kadar yüzde 60’a ulaşması hedeflendiğini kaydeden Gençer, “Yeşil Mutabakat süreci ile birlikte AB ülkelerinde, kaynağında ayrıştırılmış plastik atıkları işleyecek geri dönüşüm yatırımlarının artarken, bu durumu Türk plastik ve geri dönüşüm sektörlerinin dikkatle izlemesi gerektiğini düşünüyoruz.” dedi.

4.5 MİLYON TON PLASTİĞİ ELLERİMİZLE ÇÖPE ATIYORUZ

Türkiye’nin ayrıştırılmış plastik atık ithalatının 2021 yılında bir önceki yıla göre 90 bin ton azalarak 685 bin 443 tona gerilediğini hatırlatan Şener Gençer, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Bu durum Türk basını ve kamuoyunda bu ithalat maalesef ‘çöp ithal ediyoruz’ şeklinde değerlendirilirken, ülkemiz her yıl bu ithalatın altı kattan fazlasına karşılık gelen 4,5 milyon ton plastik atığı kaynağında ayrıştırmıyor ve çöp depolama alanlarına gönderiyor. Yani asıl çevre felaketini kendi ellerimizle ve kendi ülkemizde yaratıyoruz. Ülke içi kaynak, üretiminin en fazla yüzde 15’sini karşılamaktadır. Son yıllarda atıkların kaynağında ayrıştırılmasında artışlar yaşansa da hâlâ büyük oranda ithalata bağımlı durumdayız. Bu atığın kaynağında gereği gibi ayrıştırılmaması sebebi ile tonuna ortalama 500 Euro bedel ödeyerek plastik atık ithal ediyoruz. Ve bu atıkları işleyerek tonu bin 500 Dolar ve üzerinde olan ikincil plastik hammadde üretiyor ve bu hammaddeyi de ihraç ediyoruz. Dolayısıyla bu durumu ‘çöp ithal ediyoruz’ ve benzeri cümlelerle tanımlamak bilgi eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Aklı başında hiçbir sanayici, ton başına 500 Euro ödeyerek çöp ithal etmez.”