GİSP'de “Dikey Tarım ve Kentsel Tarım” konuşuldu
Gayrimenkul için Strateji Platformu İzmir Grubu bu ayki yuvarlak masa toplantısında “Dikey Tarım ve Kentsel Tarım” konularının etkisini mühendislik, mimarlık ve hukuki açıdan değerlendirdi.
GİSP Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir Başkanı Şükrü Cem Akçay’ın Moderatörlüğü’nde çevrimiçi düzenlenen toplantının konukları ise; Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü Öğretim Üyesi Yusuf Kurucu, Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şubesi 14. Dönem Yönetim Kurulu Üyesi Ayşe Gevrek Gözsoy, Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şubesi 14. Dönem Yönetim Kurulu Üyesi Hande Gündel, Bider Mimarlık Kurucusu Mimar Efsun Bider, Tarım ve Gıda Hukukçusu Dr. Avukat Mert Van ve GİSP Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Serdar Çetin oldu.
GİSP İzmir Grubu yuvarlak masa toplantılarında bu ay “Dikey Tarım ve Kentsel Tarım” konularını mühendislik, mimarlık ve hukuki açıdan ele aldı. GİSP Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir Başkanı Şükrü Cem Akçay’ın moderatörlüğünde gerçekleşen toplantıda alanında uzman konuklar , büyüyen kentlerin tarımın sürdürülebirliği içerisinde gerçekleşmesinin öneminin ilişkin bilgi paylaşımında bulundu.
GİSP Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir Başkanı Şükrü Cem Akçay toplantının açılışında, kentlerin büyüdüğüne, mimari yaklaşımlarda, kentlerin planlanmasında ve gayrimenkul geliştirmede, çevre ve insan odaklı çözümler arandığına dikkat çekerek, tarımın, hem emisyonları hem de arazi gelişimi ve değişimi nedeni ile önemli bir çevresel etki kaynağı yarattığını ifade etti. Etkisini giderek artıran ve tarımsal üretimde önemli kısıtlamalar yaşatan iklim değişikliğinin gıda üretiminde kesintiye yada yetersizliğe yol açmaması için uyum çalışmalarının planlanması gerektiğine deyinen Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Kurucu; İklim değişikliğinin getireceği kuraklık ve aşırı buharlaşmanın topraklarda tuzluluğa ve çoraklaşmaya neden olması beklenmektedir. Bu durumda tarla koşullarında üretimin güçleşeceği ve buna bağlı olarak çok su isteyen sebze türü ürünlerin üretiminin talebi karşılayamayacağı öngörülmektedir. İklim değişikliğine uyum açısından sera koşullarında üretim giderek önem kazanacaktır. Alansal olarak küçük yüzölçümlü olan seralardan daha çok ürün alınabilmesi için doğrudan toprağa ekim yerine dikey tarım modeli uygulanması bu anlamda önemli avantajlar sağlayacaktır.” diyerek konuyu çözüm önerileriyle birlikte detaylandırdı.
Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şubesi 14. Dönem Yönetim Kurulu Üyeleri Hande Gündel ve Ayşe Gevrek Gözsoy ise, peyzaj mimarlığı mesleğinin disiplini açısından önemli bir yeri olan “Kentsel Tarım ve Yeşil Çatılar” konulu sunumlarında, dünyada iklim değişikliğine bağlı olarak oluşan etkilerin azaltılması amacıyla bu konular özelinde uygulanmış örnekleri detaylar halinde sundu. Kentsel tarım ile ilgili olarak Küba örneği ve İzmir kent kapsamında nelerin nasıl yapılabileceği konularında yeşil altyapı çözümlerinden biri olan yeşil çatılar üzerine teknik bilgiler sunarak, Dünya genelinde, İzmir özelinde yapılmış ve yapılması planlanan projeleri aktardılar. İklim değişikliği, küresel ısınma, hava, su, toprak ve gıda kirliliğinin gündelik hayatımızı doğrudan etkilediği bugünlerde; değişime kendi yaşam tarzımızı ve tüketim alışkanlıklarımızı değiştirerek başlanması gerektiği konularına vurgu yapıldı.
Mimar Efsun Bider ise, mimarlık sektöründe 2030 yılında inşa edilecek tüm yeni binaların yapımı ve tadilatında karbonun nötr olması hedeflendiğini dile getirerek, “Bu hedefe ancak yenilikçi sürdürülebilir tasarım ilkelerinin uygulanmasıyla ulaşılabilir. Karbon ayak izinin “0” değerine ulaşabilmesi için, binalarda yenilenebilir enerji kullanmak, yeşil etiketli malzemelerle inşa etmek, yağmur suyundan faydalanmak, peyzaj alanlarını arttırmak, ilk akla gelenlerdir. Dikey tarım uygulama alanlarını, yapı tasarımlarının içine katmanın zamanı geldi; ofis, konut, avm, restoran ve süpermarket projelerinde bu alanlarla, hem cazibe merkezleri yaratılmış olur, hem de doğa dengesini korumaya katkı sağlanmış olur. İşlevini yitirmiş olarak değerlendirmeye alınacak olan binaların da dikey tarım yapılacak alanlar olarak kullanılabilir olması, inşaat sektörüne de can suyu sağlanmış olur” dedi.
Tarım ve Gıda Hukukçusu Avukat Dr. Mert Van, “Türkiye Tarım Politikası’nın görünen amacı, çiftçilere makul bir yaşam standardı sağlamak, tüketicilerin adil fiyatlardan kaliteli ürünlere ulaşması ve kırsal mirasın korunması olmasına rağmen gelinen son durumda tarladaki ürün fiyatı ile nihai tüketimin ödediği fiyat arasında dağlar kadar fark olmaktadır, Bizim hukukçu görüşümüz tabii ki doğaya saygılı olalım ama şehrin ihtiyaçları bunu gerektiriyorsa, şehirlerdeki yaşam buna dönüyorsa yapılması gerekenlerden biri de dikey tarım üretimin kademeli şekilde hayata geçmesidir.” diyerek, İnsanların temiz ve gerçek gıdaya olan ihtiyacının, gıda ve tarım hukuku eksenindeki çalışmaları merkezlerine yerleştirdiklerini ifade etti.
GİSP Yönetim Kurulu Üyesi Serdar Çetin’in de Bodrum özelinde değerlendirmelerde bulunduğu toplantının kapanışında konuşan Akçay, “Tüm zorluklarına rağmen çok yakın gelecekte karşımıza çıkacak olan kentsel tarım ve dikey tarım konularında Türkiye’nin çok disiplinli olarak araştırmaya önem vermesi gerekiyor. Konuyu katkılarıyla zenginleştiren, bizleri çözüm önerileri ile bilgilendiren değerli konuklarımıza çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.