Tamam, insanız, birçok şeyi çok çabuk unuturuz ama aynı zamanda insanız, bazı şeyleri zor unuturuz.

Tıpkı 2020 yılında İzmir’de meydana gelen deprem gibi.

Toz duman olan İzmir, yıkılan binalar, tedirgin olup, dağa, bayıra, denize, yazlığına kaçan insanları unutmak gerçekten zor.

Yıkılın binaların içinde canlı çıkan insanların varlıklarıyla duyulan sevinçleri, yokluklarıyla duyulan üzüntüleri unutmak zor.

Zaman akıp gider de asıl olan o zaman içinde meydana gelen gönül hasarlarını, gönülsüz hasarları yok edebilmek, telafi edebilmek gücümüzde saklıdır.

Hatırlarsanız bir dönem büyük deprem olmuştu Türkiye’de, dünya ülkelerinin liderleri ülkemize akın etmişlerdi, çaresizliğimize çare olmaya çalışmışlardı.

O dönemin Amerikan Başkanı Türkiye’de kucağındaki çocukla verdiği pozla, Türkiye’nin çaresizliğine verdiği adeta dünyaya ilan etmiş, etmekle kalmayıp, kendi ülkesinin ne kadar güçlü ve yufka yürekli olduğunun da reklamını gizliden yapmıştı.

Türkiye’nin o çaresiz günlerini, o dönemde yaşayan herkes gibi yaşadım ve hissettim.

İzmir depreminde acımız büyük olsa da, daha farklı düşünceler içindeydim, birçoğumuz gibi.

Devletimizin güçlü olduğunu önce kurtarma çalışmalarında gördük. Birçok insan hayatını kaybetti ama bir o kadar insan da yıkılan binaların içinde profesyonel ekipler tarafından hayata yeniden kazandırılabildi.

Türkiye’nin bütün şehirlerinden maddi ve manevi yardımlar İzmir’e oluk oluk aktı.

O zor gündeki dayanışma, güçlü kurumların varlığı, bilinçli insanları çalışmalarıyla daha güçlü oldu.

Tıpkı bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin ne kadar güçlü olduğunu gösteren deprem konutlarının yapılması gibi.

İzmir depreminin üzerinden 1 yıl geçti ve depremde evini kaybedenlere, evi hasar görenlere o zaman söz verilen evleri bugün teslim ediliyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir kez daha milletine, İzmirlilere verdiği sözü yerine getirmiş oluyor.

Güçlü devletiniz varsa, güçlü devlet başkanınız varsa, verilen sözlerin tutulmaması için hiçbir engel olamaz.

Türkiye Cumhuriyeti güçlü olduğu sürece, Türkiye Cumhuriyeti’nin başkanı güçlü başkan olduğu sürece de Türkiye Cumhuriyeti’nin önünde de hiçbir engel duramaz.

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!