Ayrıca Bakan Gül, ABD İstanbul Konsolosu Metin Gül ile ilgili de açıklamalar yaparak, “Konsolosluk görevlisi gözaltı sürecinde 3 defa avukatlarıyla görüştürülmüştür. Sorgusu esnasında avukatı hazır bulunmuştur. Ailesiyle görüşme sağlandı. Türkiye bir hukuk devletidir. Suçlu vardır, düşman yoktur” dedi. 

Çeşitli inceleme ve ziyaretlerde bulunmak üzere sabah saatlerinde Adana’ya gelen Bakan Gül, Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik ile birlikte Çukurova İlçesi Güzelyalı Mahallesi’nde Adana Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde yaptırılan, meslek edindirilen hükümlülerin işçi olarak çalıştığı, yargı mensubu ve çalışanları ile ailelerine yönelik yaklaşık 20 bin kişinin yararlanabileceği 'Adalet Bakanlığı Adana Göltepe Eğitim Tesisi’nin açılışına katıldı.

Törenin açılışında konuşan Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, “Bu tesis, Adana’da stres altında yoğun iş temposuyla çalışan tüm personellerimizin stresini alacak ve daha iyi çalışmaları sağlanacaktır” dedi.

“İlk defa tarihimizde cuntacılar yargıyı teslim alamadılar”

Daha sonra konuşan AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik ise yargı mensuplarının hepsine Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) için yapmış oldukları çalışmalar nedeniyle teşekkür ederek, “Devletimiz ve milletimiz adına bu ülkenin geleceğinde çocuklar sizlerin misyonunu seviyle hatırlayacaktır. O gece kahraman emniyet teşkilatımız, adalet bakanlığımızın, savcılarımız ve hakimlerimiz Türk Milleti’nin hukukunu korumak için kararlı bir şekilde adım atmasaydı bugün bu toplantıyı yapmıyor olacaktık. Geçmişimizdeki bütün darbe girişimlerinde darbeciler yargıyı teslim almışken ilk defa tarihimizde cuntacılar yargıyı teslim alamadılar. Hakim ve savcılarımız, Türk anayasasının hukukunu korudular” diye konuştu.

“Soğukkanlılıkla karar verildi”

Adana’daki İncirlik Hava Üssü’nde 15 Temmuz gecesi darbecilerin olduğunu ve hakim ile savcıların o gece üstüne düşen vazifeyi yaptıklarını kaydeden Çelik, “O gece ne yaptığını bildiğim arkadaşlarımız. İncirlik Üssü’nün bu darbe girişimi için ilimizde bazılarının harekete geçmesi karşısında ilk müdahalesiyle birlikte yargı mensupları üzerine düşen vazifeyi yaptılar. Bu benim bildiğim kadarıyla dünyada istisnai bir olaydır. Bir devletin hukuk kuvvetlerinin böylesine etkili karşılık vermesi hiç bir yerinde görülmemiştir. Bir devlet ve bir millet olağanüstü karşılık verebilirdi ama buna rağmen büyük bir soğukkanlılıkla o büyük tehlike karşısında ne yaptığını bilen bir iradeyle karşılık verildi. Bu dünya literatürüne girecek olay” ifadelerini kullandı.

“Haksızlık yapmayacağız”

Paris’teki Charlie Hebdo saldırısı’nda bütün dünya liderlerinin oraya gittiğini anlatan Çelik, “Biz o sene o saldırı gibi 100 saldırıyla ve darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık. Dünyadaki liderler kınamakla yetindi ve kimse tepki göstermedi. Biz ne yaptığımızı biliyoruz. Bir devlet başkanını öldürmeye teşebbüs etmek en büyük suçtur. O hainler 1 ay boyunca Marmaris’te ormanlık alanda saklandılar. Türkiye Cumhuriyeti devleti hukuka bağlı olmayan devlet olsaydı bu ormanlık alanda onları yok edebilirlerdi. Ama bunlar ormanlık alanlarda da olsa zulüm yapmayacağız. Haksızlık yapmayacağız” açıklamasında bulundu.

“Türk yargısına güveniyoruz”

Öte yandan AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Türk yargısının dünyada bulunan en hassas yargı olduğunu söyledi. Ayrıca Çelik, 23. ve 24. fasılların açılması gerektiğini anlatarak, “AB'nin 23'üncü fasıl olan yargı ve temel haklar ile 24'üncü fasıl olan adalet, özgürlük ve güvenliği fasılları açılsın. Ben bunu her zaman diyorum. Hukuk devleti konusunda kendi hukuk sistemimize güveniyoruz. Bu eserleri açarız, daha da fazlasını yaparız. Türk milleti adına görev yaptıklarının toplumdaki adalet duygusunu güçlendiren işlere imza atmasıdır. Türk yargısının üzerine düşeni yapacağından hiçbir şüphemiz yoktur” şeklinde konuştu.

Bakan Gül: “Bu ülke daima mazlumlara liman olmuştur”

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ise Türkiye’nin hukuk devleti olduğunu anlatarak, “Türkiye bir hukuk devletidir. Bu ülke daima mazlumlara liman olmuştur. 1492’den beri dünyanın neresinde, hangi inançtan, hangi dinden olursa olsun, mazlumsa kapısını açmıştır. İster Kürt, ister Arap olsun Türkiye bir adalet ülkesidir. Bunları sürdürmek vazifesi olarak Türkiye’nin böyle kalacaktır. Dünya demokrasi tarihine çok önemli bir dersi vermiştir ve vermeye devam edecektir” ifadelerini kullandı.

“Kanunu çiğneyenlerin cezası, kanuna göre verilmektedir”

Adliye çalışanlarının hala demokrasi nöbeti tuttuğunu da söyleyen Bakan Gül, “O gece halkımız tanka karşı, F-16’ya karşı kafa tutarken hakimlerimiz ve savcılarımızda cübbelerini giyerek adliye koridorlarında nöbet tuttular ve hala bu nöbete devam etmektedirler. Bu cuntacılar birer birer adalet önünde hesap vermektedir. Bu hesap sorulmaktadır. 15 Temmuz akşamı kanunları çiğneyerek darbe girişimi yapanların cezaları kanuna göre yapılmaktadır. Ceza alacak kişiye ağırlaştırılmış müebbet yada cezası neyse ona göre hüküm verilmektedir. Hukuk dışı uygulamaya girseydi o gece güvenlik güçlerimiz farklı bir şekilde karşılık verirdi. Ama onlar darbecileri hukukun önüne teslim etmişlerdir” şeklinde konuştu.

“Suçlu vardır, düşman yoktur”

Ayrıca Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, darbecilere uluslararası hukuk ödülü verenleri kınadığını belirtti. Gül, Amerika Birleşik Devletleri İstanbul Konsolosu Metin Topuz’un avukatıyla görüşmediği iddialarını da yalanlayarak şöyle devam etti:

“Türkiye’de darbe girişimini yapan hainlere uluslararası hukuk ödülünü veren içeride yargılanan hainlere ödül vermek terör örgütüne bir anlamda hukuk dışı güçlü bir destektir. Böyle bir tavrı kabul etmemiz düşünülemez. Son günlerde birde Amerika konsolosluk çalışanı konusu var. Amerika’da ki dış işleri sözcüsünün Türkiye’deki konsolosluk görevlisine avukatıyla görüşme izni verme konusunda bir beyanı oldu. Bunu kısmen ifade ettik ama bir daha ifade etmek lazım. Konsolosluk görevlisi gözaltı sürecinde 3 defa avukatlarıyla görüştürülmüştür. Sorgu esnasında avukatı hazır bulunmuştur. Amerika’daki yetkililerin bu açıklaması üzerine bizim buradaki arkadaşlarımız konsolosluk görevlisinin ailesini arayarak böyle bir talebiniz bize gelmedi. Gelseydi yine biz izni verirdik diye görüşmeleri oldu. Bunun üzerine 2 gün sonra görüşme talebi geldi ve görüşme sağlandı. Türkiye bir hukuk devletidir. Suçlu vardır, düşman yoktur.”

“Ne özgürlükten ne güvenlikten taviz vereceğiz”

Türkiye’deki yargılamaların hukuka göre yapıldığını ve bu yargılamaların çok hızlı bir şekilde devam ettiğini ifade eden Gül, “Türk yargısı yargılamalarını hukuka göre yapmaktadır. Bugün bu yargılamalar en hızlı şekilde yapılmaktadır. Yargı mensuplarına teşekkürü bir borç biliyorum. Gerçekten büyük bir fedakarlık yapıyorlar. Sadece FETÖ değil diğer terör örgütleriyle de mücadele kararlılık devam etmektedir. Tüm yargı mensuplarımıza teşekkür ediyoruz. Adliye çalışanlarımızla beraber bu görevi yürütüyorlar. Adliyedeki bütün çalışanlarımıza teşekkür ediyorum. Türkiye terörle mücadeleyi kararlı bir şekilde sürdürecektir. Ne özgürlükten ne güvenlikten taviz vereceğiz. Yeni mahkemeler, yeni heyetler kurarak bu yargılamaların bir an evvel sonuçlanması için bakanlığımız çalışmaktadır” diye konuştu.

“Cübbe giymiş teröristler”

Yerli silah tartışmalarına da değinen Gül, hakimler ve savcıların artık yerli silah kullanacakların müjdesini verdi. Ayrıca Bakan Gül, “Türk yargısı bağımsız değil diyenler darbecilerin yanında duran eski Türkiye yargısını özleyen kişilerdir. Türk yargısında 4 bin hakim savcı ihraç edilmiştir. Onlar Pensilvanya’ya bağlı olan kendi ruhunu 1 dolara satmış kişilerdir. Bunlar asla hakim, savcı değil cübbe giymiş FETÖ terör örgütü mensuplarıdır. Bunlar ayıklanmıştır ve bu konuda da Türk yargısıyla ilgili kimsenin söz söylemeye hakkı yoktur” dedi.

Konuşmaların ardından tesise emeği geçen hükümlülere ve çalışanlara Bakan Gül ve Bakan Çelik tarafından plaket ve teşekkür belgesi hediye edildi. Daha sonra açılış kurdelesi kesildi. Kurdele kesiminden sonra bakanlar Çelik ve Gül tesisi gezerek bilgiler aldı. Düzenlenen açılış törenine Adana Valisi Mahmut Demirtaş, milletvekilleri, belediye başkanları, STK ve oda başkanları ile davetliler katıldı.