Kış aylarında zor şartlar altındayken yaşanabilecek bir durum olan hipotermi, 37 °C olan normal vücut sıcaklığının, 35 °C’nin altına düşmesiyle oluşan bir rahatsızlıktır ve genelde yağmur, rüzgâr, kar veya soğuk suya maruz kalınmasıyla tetiklenir.

İnsan vücudu bulunduğu ortamla sürekli olarak ısı alışverişinde bulunur. Bulunulan ortam sıcak ise vücut ısınır, soğuk ise soğur. Mesela bir insan soğuk suya çıplak halde girince vücuttan suya doğru hızlı bir şekilde ısı akışı gerçekleşir; yani vücut ısı kaybeder. Çok sıcak bir havada bile suda uzun süre kalınmasıyla vücut ısısının düşmesi bu yüzdendir. Bunun yanı sıra birçok deniz kazasında (Titanik gibi) insanlar boğulmaktan ziyade vücutlarının ısı kaybetmesi nedeniyle hayatlarını kaybederler. Vücudun ısı alışveriş hızı ortama göre değişir; nitekim vücut denizdeyken karadakine kıyasla hızlı ısı kaybeder çünkü denizin ısı taşınım katsayısı yüksektir. Cıva dolu bir havuza düşen bir insan ise 5-10 dakikada hayatını kaybedecektir; çünkü cıvanın ısı taşınım kat sayısı çok büyüktür.

Vücut ısısı 32-35 dereceye düştüğünde bilinç kaybı, daha düşük seviyelerde ise ölüm gerçekleşebilir. Hipotermi genelde vücut sıcaklığı 35 °C altına düştüğünde iç organların sıcaklıklarına bakılarak sınıflandırılır. Bunun yanı sıra İsviçre Derecelendirme sistemi adında bir sınıflandırma sistemi daha vardır. Bu yöntem iç organların sıcaklığa verdiği tepkilere göre bir sınıflandırma yapılmasına dayanır.