Kalın'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde; 

Bugün kabine toplantısında yürütülen çalışmalar detaylı şekilde ele alındı. Ve cumhurbaşkanımızın Cuma günü açıklayacağı 100 günlük icraat programının detayları ele alındı.

Bu Cuma günü sayın cumhurbaşkanımız 100 günlük icraat programını paylaşacak. 400 projenin bu 100 günlük icraat programı çerçevesinde detayları kabine toplantısında ele alındı.

Daha genel bir çerçevede baktığımızda 100 günlük programda öncelikli amaç yeni cumhurbaşkanlığı sistemine geçişin temel unsurlarının tamamlanması. Oluşturulan yeni birimlerin başkanlıkların teşekküllerinin tamamlanması ve üst düzey atamaların yapılması. 

'KASIM SONUNDA KADAR HAZIR OLACAK'

Üst düzey atamaların yanı sıra devam eden projelerin hayata geçirilmesi de önceliklerimiz arasında bulunuyor. 2019 – 2023 dönemine ait stratejik plan da kasım sonuna kadar hazırlanmış olacak.

Tabi burada bizim öncelikli hedefimiz, 2023 hedefleri çerçevesinde bütün bakanlıklarımızın tam kapasite çalışarak bu hedeflere ulaşacak şekilde bir performans hayata geçirmesi. Sayın cumhurbaşkanımız da bu hususun altını çizdiler.

Bir diğer önemli konu, tabi ki iç ve dış tehditlere yönelik terörle mücadele konusu. Dün MGK’da ele alındığı üzere, güvenlik tehditlerine karşıda mücadelemiz en yoğun şekilde devam edecek. Memnuniyetle ifade edebilirim, güvenlik birimlerimiz arasında yakalanan eş güdüm sayesinde teröre darbe üzerine darbe vurmaktadırlar. 

'SURİYE'DE GİRİŞİMLER DEVAM EDİYOR'

Bir diğer önemli konu, o da bildiğiniz gibi Suriye’de devam eden savaşın siyasi çözüm yoluyla sonuçlandırılması. Bir dizi siyasi girişim hala devam ediyor. Bunlardan önemli bir ayak Soçi toplantılarıydı. Türkiye İran ve Rusya’nın da iştirakiyle toplantıda Soçi’de ele alındı. Bu toplantının öncelikli amacı yeni anayasa komisyonunun teşkil edilmesiydi. Biz de sürece etkin şekilde katkı vermeye devam edeceğiz.

Suriye kaynaklı terör tehditlerine karşı, gerek PYD YPG gerek DEAŞ’a karşı mücadelemiz kararlı şekilde devam edecek. 

'ABD'NİN TEHDİTKAR DİLİ ASLA VE ASLA KABUL EDİLEMEZ'

Bildiğiniz gibi bir diğer önemli konu, son günlerde ABD ile aramızda yaşanan bir gerilim var. Burada devam eden adli süreçle ilgili yer yer Amerikan makamlarının tehdit dolu açıklamaları... Türkiye hiçbir tehdide ve tehditvari dile asla ve asla prim vermez. Tehdit ifadelerinin kabul edilmesi mümkün değildir. Özellikle ABD’nin Türkiye’de devam eden adli konuyu gerekçe göstererek ve bahane ederek, Türkiye’ye yönelik tehditkar dil kullanması asla ve asla kabul edemez. Türkiye bu stratejik ortaklığı devam ettirmek için kendine düşeni yapmıştır. Amerikan makamlarının PYD ile angajman ve FETÖ ile mücadele konusunda adım atmadığı göz önünde bulunduğunda Türkiye’nin tutumunun ne kadar haklı olduğu kendiliğinden ortaya çıkacaktır. Biz rasyonel duruşumuzu devam ettireceğiz. 

'F-35' RESTİ!

Şunu söyleyeyim, yaptırım dilini tehdit unsuru haline getirerek Türkiye’ye yüklenmenin hiç kimseye faydası olmayacaktır. F35’lerin iade edilmemesi gibi konuyu gündeme getirenlerin şunu da bilmesi gerekir, bu uluslararası bir projedir. Burada 10-12 tane ülke vardır. Türkiye de ortak olmuş ülkelerden birisidir. 900 milyon dolarlık ödeme de yaptık. Türk pilotlarının eğitim süreci devam ediyor. Bunu engellemeye dönük adım atması halinde Türkiye’nin başvuracağı hukuk vardır, tahkim vardır.

Gerekçe ise Türkiye’de devam eden yargı konusu. Biz de yürütülen yargı süreçlerini gerekçe göstererek benzer tutumların içine girebiliriz. Ama biz bunu arz etmiyoruz. Yaptırım düşünenlerin bu ilişkiye nasıl

Türkiye kolay kolay gözden çıkarılacak bir ülke değildir. Türkiye alternatifsiz de değildir, bunu da açık net şekilde söyleyeyim. Rahip Brunson ile devam eden yargı sürecine herkesin saygı duyması gerekir.

'BÖYLE BİR ADIMDA TÜRKİYE'NİN PLANLARI HAZIRDIR'

Türk yargısına talimatların verilmesi söz konusu değildir. böyle bir adım atılması durumunda da Türkiye’nin planları hazırdır. Öte yandan bununla ilgili diplomasi sürecinin de devam ettiğini ifade etmeliyim. Bizim beklentimiz arzumuz bunun diplomasi kanalları yoluyla çözülmesidir. 

Dönem dönem ihtiyata binaen görüşmeler olabilir. Bugün yarın planlanan bir görüşme yok. Gelişmeler ışığında bu düşünülebilir. Sayın Dışişleri Bakanımızın Pompeo ile görüşmesi oldu. bu hafta içinde de bir görüşmesi olacak. Bunu zehirleyecek, engelleyecek adımlardan kaçınmalarını da Amerikalı yetkililere tavsiye ederiz. 

MÜNBİÇ PLANINI ETKİLER Mİ?

Münbiç planı tasarlandığı şekilde uygulanmaya devam ediliyor. Adım adım hayata geçiriliyor. Bu gerilimin Münbiç eylem planını olumsuz etkilememesi bizim beklentimizdir. Ama şunun da altını çizeyim. Münbiç planı, sürecin tamamını ifade etmiyor. Bizim beklentimiz ABD’nin PYG YPG ile her türlü angajmanını sonlandırmasıdır.  

Madem DEAŞ tehdidi ortadan kalktı. O zaman artık ABD’nin YPG PYD ile işbirliğini devam ettirmesini gerektirecek bir durum da bulunmamaktadır. 

'YENİ OPERASYON' SORUSUNA CEVAP VERDİ

SORU:Dün MGK’ya da yansıdı. Dikkat çeken ''Somut adımlar atılmaya başlanacak'' ifadesiydi. Operasyonlara yenilerinin eklenmesi söz konusu mu? Cumhurbaşkanı, Tel Rıfat’a dikkat çekmişti. 

Bu konuları güney Afrika görüşmesinde sayın Putin ile ele aldılar. Bildiğiniz gibi biz Fırat kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarını yaptık. Oradan Türkiye’ye dönük tedbirleri de bertaraf ettik. İdlib’de de yürüttüğümüz bir süreç var. 12 tane askeri gözlem noktasını kurmuş bulunuyoruz. O da Ruslar ve İranlılarla koordine ettiğimiz bir uygulama. Orada rejim kaynaklı saldırı olmaması için görüşmelerimiz devam etti ve netice de aldı. Şu an hama’da humus’ta dera’da yaşananların İdlib’de yaşanmasını kabul edemeyiz. Sınırımızdadır, sıfır noktasındadır. Oradan bir göç dalgası herkesi sıkıntıya sokar.

Tel Rıfat konusu arada kalan bir konudur. Onun çözülmesi için Ruslar ve İranlılar ile devam ediyor. Menbiç civarında da Amerikalılarla yürütülen bu süreç var.

BEDELLİ ASKERLİK AÇIKLAMASI

 O çerçevede güzel bir süreç ilerliyor. Önümüzdeki birkaç gün içerisinde cumhurbaşkanımızın bunu imzalaması ön görülüyor. Resmi gazetede yayınlandıktan sonra da Milli Savunma Bakanlığımız takvimi ve gerekli düzenlemeleri zaten tamamlamış durumalar; bunu açıklayacaklar. Gerekli detayları milli savunma bakanımız kamuoyuyla paylaşacak. Yakın zamanda umarım bedelli askerlik meselesi çözüme kavuşturulmuş olur. 

ERDOĞAN-BAHÇELİ GÖRÜŞMESİ

Bugün yaptığı görüşme Türk siyasetinin artık aşina olduğu görüşmeler olarak görülmeli. Dönem dönem bir araya geliyorlar. Bir olağanüstü durum yok. Bu da o görüşmelerden bir tanesiydi. Genel olarak siyasi süreç, yeni sistemin oturması bununla ilgili alınan, atılan adımlar. Bundan sonrasıyla ilgili yürütülen süreçlerle ilgili bir genel değerlendirme yapıldı. Bundan sonra da dönem dönem bu çerçevede görüşmeler olabilir. 

MERKEZ BANKASI AÇIKLAMASI

Bu konuda hazine ve maliye bakanımızın bir bilgilendirmesi oldu. ben birkaç başlığı paylaşayım. Bildiğiniz gibi geçenki kabine toplantısından sonra da açıklamıştık. Bütçe disiplini enflasyonla mücadelenin önleneceğini ifade etmiştik. Bu noktada da kamu kurumlarına ve bakanlıklara bütçe disiplini konusunda bazı tasarruf hedefleri konuldu. Vatandaşlarımızı ve projeleri etkilemeyecek şekilde kamu harcamalarında azaltım yapılmaya da başlanıldı.

Ağustos ayı sonu gibi orta vadeli programın tamamlanarak kamuoyuyla paylaşılması ön görülmekte. Gerek enflasyonla mücadele, işsizliğin azaltılması, yatırımların artırılması konusunda yoğun bir çalışma şu anda devam ediyor. Bildiğiniz gibi işsizlik oranı 9,6 olarak tek haneye inmiş oldu. yine bu döne kıyaslandığında turizm gelirlerinde yüzde 30,1’lik artış gerçekleşti. Dolayısıyla bütün olarak baktığımızda enflasyonla ilgili merkez bankasının yaptığı tahmin bugünkü şartlar çerçevesinde yapılmıştır. Şartlar olumlu hale geldiğinde bunu revize edebilir.

Faiz konusunda da cumhurbaşkanımızın tutumu zaten belli. Bunları bütün içerisinde koordine etmek suretiyle bu çalışmaları yürütmeye devam edeceğiz.

Orta vadeli programın açıklanmasıyla birlikte Türk ekonomisinin yapısal gücünün bütün sektörlere yansıtılması konusunda önemli adımlar atılacağını ifade edebilirim.