Kimileri yaşadıklarının değerini bilmez iken kimileri içindeki ukdelerle hayat arkadaşı olur, dost olur, sevgili olur. Güzel keşkeler yoktur. Ukdelerle birliktir, onlarla sarmaş dolaştır keşkeler. Hep bir iç çekiştir, nefes almakta zorlanıştır içinde kalan ukde.

Ukde kelimesinin anlamı eskimiş sözcük olarak "düğüm", "yumru" demek ise, şimdiki modern 'anlamı içe dert olan şey' manasını taşıyor. İçinde kalanlar, keşke yapsaydım deyip yüz çevirdiklerin, kabullenemediklerin belki de görünür hali ile kabul ettiklerindir ukde.

Kiminin sadece lise bitirememe ukdesi vardır içinde birikip kalmış yıllardan ötede, kiminin üniversite hayali ukdeye dönüşmüştür.

Kiminin evlilik hayalleri, kiminin yaşamadığı sevgililik dönemidir içinde kalan ukde.

Kiminin beyaz doktor üniformasıdır içindeki ukde, kiminin yazı tahtasından bakınan öğretmenlik hayali, kiminin çantasına geçirdiği cübbesidir.

Kimi için artmaktır, kimi için eksilmek içinde kalan ukde.

Yeni hayatlar kurulur, yeni yollara çıkılır ama içinde hep bir ukde.

Mutluluktan yorulmayan, yorgunluktan yılmayan, boşluğa tahammül etmeyen bir ukde kalır içinde.

Yaş aldıkça ilerleyen hayatındır bazen içinde kalan ukde.

Her yer ışıktır, kalbinde güneş vardır ama karanlık yolda yürürken içinde bir ukde.

Çok uzaklara gidersin, istediğin hayata yaklaşır, belki de o hayatı doyasıya yaşarsın ama içinde bir ukde kalır.

Hava limanları, valizler, yolculuklar ve sonunda ışık olan tunellerden geçersin içinde bir ukde ile.

Yeni insanlar tanırsın, yeni hayatlara adım atarsın, sol yanında bir ukde.

Tüm serzenişler, tüm yaşananlar senin için alkış tutar ama senin içinde baş kaldıran bir ukde.

Retro şarkılar çalar tanımadığın sokaklardan geçerken, o öldürücü gülüşü ile tebessüm eder içinde kalan ukde.

Gençliğinden geriye bir yol vardır hiç bozulmayan, taşları yerinden oynamayan. Her seferinde o yollardan geçtikçe yüz mimiklerinde yer alan bir ukde.

Başa çıkamazsın, söküp atamazsın. Çünkü benleşmiş, sen olmuş bir ukde var içinde.

Geriye kalan hep bir ukde var içinde...