Yazmayayım, yaşayayım, keyfini, gurunu hissedeyim dedim ama olmadı.

Twitter’e baktım içimizdeki Bizanslılar hack deck yapmışlar ‘Zulüm1453’ diye.

569 yıl öncesi kaybettikleri toprakları, 569 yıldır Türklerin şehri olan İstanbul’un derdindeler hala.

Bir bakımı haksızda sayılmazlar.

Dünyanın en güzel şehri olan İstanbul gibi bir şehri yüz yıllar önce de olsa kaybetmek, deden toruna, torundan torunu, torundan öteki toruna, o torundan da bugün ki torunlarına en kötü miras.

Varsın onlar kötü miras ruhunu twitter üzerinde yaşayıp dursunlar.

Bizim için gurur günü, onur günü, Türk’ün dünyaya kendini gösterdiği gün, bir çağın açılıp, bir başka çağın açıldığı gün İstanbul’un Fethi günü 29 Mayıs 1453.

İstanbul’un alınmasının önemi ne diyecekseniz sadece İstanbul’un güzel bir şehir olması değil.

İstanbul’un alınmasıyla Türklerin göç ettiği Anadolu’yu kendilerine yurt edindiklerinin kesinleşmesi, Türklere Avrupa’nın kapılarının açılmasıdır.

Çağ kapatıp, çağ açan, olmaz denileni olur yaparak İstanbul’un fethini gerçekleştiren Fatih Sultan Mehmet Hanı ve onun güzel ordusunu rahmetle, minnetle, şükranla, gururla anıyorum.

Türklerin tarih boyuncu kurduğu devletlerden sonuncusu olan Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşı olarak da, içimizdeki bu Bizans tohumlarına, Bizans kırıntılarına, Bizans severlere de vatandaşı oldukları ülkede yaşayacak kadar karakterlerinin ne kadar bozuk olduğunu söylemeye bile gerek görmüyorum.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, Osmanlı İmparatorluğu’nun askeri okullarında yetişmiş, askeri eğitimi almış, Osmanlı Subayıdır.

Mustafa Kemal Atatürk, Osmanlı İmparatorluğu’nun bir dönem sahibi olduğu Kuzey Makedonya topraklarında, Türk Kültürü, ahlakı ve gelenekleriyle yetişmiş bir Türk gencidir.

Bugün İstanbul’un Fethini kutlamayan, Osmanlı’nın Avrupa kapılarının açılmasına sevinemeyenler, Mustafa Kemal Atatürk’ün Makedonya’daki askeri okullarda yetişmesini, Osmanlı subayı olmasını ve Anadolu’nun yeni kurtuluş, kuruluş lideri olarak ortaya çıkmasını da bir nevi kabul edemeyenlerdir.

Onlar, Fatih Sultan Mehmet Han’a İstanbul’u, Mustafa Kemal Atatürk’e İzmir’i kaybedenlerin soyundandır.

Onlar, şimdinin Yunanlılarından kalma, Bizans kırıntılarıdır.

Osman beyden, Fatih Sultan Mehmet Han’a, Yavuz Sultan Selim’den Mustafa Kemal Atatürk’e kadar Türklere liderlik yapmış, önderlik yapmış, kuruluş ve kurtuluşunda yer almış bütün atalarımızı rahmetle ve minnetle yad ediyorum.

Fetih günümüz kutlu olsun!