İnsanın sosyal medya arenası!

İnsanın sosyal medya arenası!

Ali Eyce yazdı; İnsanın sosyal medya arenası!

Arena, eski çağlarda gladyatörlerin dövüştüğü yerlerdi.

İşin içinde oyunlar, hediyeler, ikramlar olsa da arenanın temelinde dövüş vardı, kan vardı, ölüm vardı.

Eski çağda yaşayan insanların insanlıktan nasibini almamış akıllarında, buldukları köleler ile besledikleri köleleri (Kölelerin hepsi insan) birbirini öldürmesinden zevk alan insanlık dışı tutum.

Şimdilerde bu arenalara karşı hukuk ve adalet mücadele ediyor.

Kimsenin kimseyi öldürmeye hakkı olmadığını, kimsenin ölümü hak etmediğini ve öldürenin de öldürmesinin yanına kalmayacağını hukukun temeline yerleştirerek.

Peki gerçekten hukuk bunu toplumsal barış ve başarı adına başarabiliyor mu?

İşte orasında çok ama çok değişken cevaplar var.

Bu adaleti nerede aradığınıza, adaletten ne anladığınıza bağlı.

Ancak günümüzde ne kadar aklını geliştirse de, hukukunu sağlamlaştırsa da insanlar maalesef ki arenalardan vazgeçmiyor, vazgeçemiyor.

Tarihte eski insanlardan kalan koca kum zeminli, taş oturaklı insanların birbirini öldürmesinden keyif alan bugünlerde sosyal medya denen şeyin içine girmiş ve kendine yer bulmuş halde.

Başka başka mahallelerde, şehirlerde ve hayatlarda yaşayan insanların ve özellikle de gençlerin sosyal medya arenasında birbirlerine maddi ve manevi olarak kafa tutması, birbirini kışkırtması ve birbirine öldürecek kadar kinlenmesi bunun en açık göstergesi.

Gün geçmiyor ki, devletler ve hukuk adı sosyal medya olan ama adındaki sosyalliğin insanlık dışı hallerine daha çok tanık olduğumuz bu alanla ilgili tedbirleri almaya çalışıyor.

Bir kısım sosyal medyadaki bu arenadan para kazanmanın yolunu bulanların, bu tedbirlere özgürlük olarak göstermesine karşı.

Hepimiz aynı dünyada, aynı şehirlerde, aynı sokaklarda ve caddelerde yaşıyoruz.

Kendi tercihlerimizle seçtiğimiz dostlarımızla mutlu hayat yaşamaya hakkımız varken, seçmediğimiz ama seçmişiz gibi muhatap olmak zorunda olduğumuz insanlarla sosyal medya üzerinden tartışmalara girmek, düşman edinmek bu kadar basit olmamalı.

Eskiler der ki, seviyorsan selam ver, sarıl, sevmiyorsan yine selam ver ama sarılma.

Özellikle gençlerimizi sosyal medya konusunda ciddi ciddi uyarmamız, takip etmemiz gerekiyor.

Çocuklarımızın, gençlerimizin sosyal medya üzerinden neleri paylaştığını, kimlerle muhatap olduğunu veya kimlerin onunla muhatap olmaya çalıştığını çok ama çok iyi takip etmeniz gerekiyor.

Oğlunuzun veya kızının kiminle arkadaşlık ettiğine önem verip, dikkat ettiğiniz gibi.

Güzel ülkemizin nüfusu 90 milyona dayanıyor.

Kendi bahçenizde yetiştirmeye çalıştığınız gülleri, laleleri, papatyaları kollamamamız gerekiyor.

Sosyal medya arenasında birilerine öldüresiye veya birileri tarafından öldüresiye düşman olmaması için.

Vesselam!

sosyal-medyanin-olumsuz-yonleri.jpg

Etiketler :