Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Dr. Cemil Tugay, Selçuk ilçesinde gerçekleştirdiği halk buluşmasında iktidarın merkezi hükümetle yerel hükümet birlikteliğine vurgu yaparak oy istemini eleştirdi. Tugay, “Ne demek istiyorsunuz siz? Seçim yapmayalım mı yani. O zaman belediyeleri kaldırın, doğrudan atama yapın ve geçin” dedi.

Selçuk halk buluşması, CHP Selçuk İlçe Başkanı İpek Onbaşıoğlu, yeniden aday gösterilen Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, ilçe yönetimi, gençlik ve kadın kolları, partililer ve Selçuklular’ın yoğun katılımıyla davul zurna eşliğinde gerçekleşti. Tugay, İzmir’e gelen Ulaştırma Bakanı Abdülkadir Uraloğlu’nun “Bizim daha iyisini yapmamız için mutlaka mahalli idareler ile özellikle Büyükşehir ile iş birliği yapmamız lazım” sözlerini eleştirdi. Tugay, şöyle dedi:

“Bugün değişik yerlerde, değişik ağızlardan, ta devletin en üstünden açıklamalar geliyor. Dündü galiba bir bakan geldi. Hep aynı teraneyi anlatıyorlar. Diyorlar ki ‘belediyecilik hizmetini daha iyi almak istiyorsanız, hükümet ile uyumlu adayı belediye başkanı seçin’. Bu bir kere her şeyden önce ahlaki bir teklif değil. Ne demek istiyorsunuz siz? Seçim yapmayalım mı yani. O zaman belediyeleri kaldırın. Doğrudan atama yapın ve geçin. Diğer taraftan adama sorarlar. İzmir'de merkezi hükümetin yapması gereken işler vardı. Bugün partinizin genel başkan yardımcısını buradan büyükşehir belediye başkan adayı gösterdiniz. O da kalkıyor diyor ki, kentsel dönüşüm yapacağım, şunu bunu yapacağım. Ben sorarım, bugüne kadar elinizi kim tuttu? Yirmi iki yıldır bu ülkede siz iktidarsınız. Hangimiz sizi nerede tuttuk da neyi yapamadınız?”

“KARABAĞLAR KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ 12 YILDIR BEKLİYOR”

Tugay, Karabağlar'da 540 hektarlık hektarlık kentsel dönüşüm alanının 12 yıldır merkezi hükümetin uhdesinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yetkisinde beklediğini belirterek, “Orada on binlerce yurttaşımız kentsel dönüşümün gerçekleştirilmesini bekliyor. Tam on bin konut yapılacak. Eğer aklınız fikriniz ranta çalışıyorsa gidersiniz olmadık yerlerde toplu konut çalışmaları yaparsınız. Toplu konut çalışması yapmışlar, insanlara ev veriyorlar. Ama ne hikmetse bir AKP milletvekili kuradan çıkıyor. Ona da ev veriyorlar. Bizim burada da yaptıkları bütün toplu konut çalışmalarında kendi yandaşlarını mülk sahibi yaptılar. Bize rantçı değil halkçı başkanlar lazım. Gerçekten halkın kentsel dönüşüm ihtiyacını karşılayacak, konut ihtiyacını karşılayacak, samimi, dürüst, halkçı bir yönetim anlayışı lazım. Siz on iki yıldır, Karabağlar'da bir tane ev yapmamışsınız, gidip orada başka bir alanda rant peşinde koşmuşsunuz. Bugün bu kentte insanların kentsel dönüşümle ilgili ihtiyaçlarına çözüm vadediyorsunuz. Samimi değilsiniz. Doğru değilsiniz.”

“22 YILDIR OLMADIK ADAMLAR ZENGİLEŞİRKEN HALK YOKSULLAŞIYOR”

Tugay, iktidara yönelik eleştirilerini şöyle sürdürdü:

“Siz ormanlarımızı yok etmeye, ağaçlarımızı kesmeye, tarım alanlarımızı başka şeylere dönüştürmeye heveslisiniz. Eğer bu ülkede, bu şehirde herhangi biri samimi olarak halktan yana, insanların zenginleşmesi için, refahı için, iş sahibi olması için, ülkenin kalkınması için bir şey yapacaksa namusum ve şerefim üzerine söz veririm onun her daim yanında olacağım. Biz yirmi iki yıldır bu ülkede başka şey gördük. Hikaye anlatmasınlar bize. Yirmi iki yıldır olmadık adamların zenginleştiğini gördük. Ama halkın da sürekli yoksullaştığını gördük. Verdikleri aylık 10 bin TL ile emeklilerimizin nasıl geçineceğini anlatsınlar. Devlet hastanelerinde sağlık hizmetlerinin nasıl bu kadar kötüye gittiğini anlatsınlar. Okullarımızda, devlet okullarımızda eğitimin niye bu kadar kötüye gittiğini anlatsınlar.”

“DEĞERLERİMİZİ YALAN YANLIŞ VAATLER İÇİN TERK ETMEYİZ”

İzmir’in değerlerinden söz eden Tugay, kentlinin yalan yanlış vaatlerle kandırılamayacağını vurgulayarak şunları söyledi:

“İzmir uzun yıllardır demokrasiyi savunan, insan haklarını savunan, kadınlarımızın haklarını savunan, çocuklarımıza doğru dürüst bir gelecek vadeden aynı zamanda özgür bir yaşamı vadeden, sosyal açıdan, kültürel açıdan, zengin bir yaşamı vadeden bir anlayışla yönetiliyor. Bu İzmir'in değeridir. Bu değer yüzündendir ki Türkiye'nin her yerindeki insanlar İzmir'i örnek gösterir. İzmir'i nefes alınan yer olarak tarif eder, sık sık gelirler. Burada nefes alırlar. Bizi ne kadar karalamaya çalışırlarsa çalışsınlar. Biz bu ülkenin en zengin, en demokrat, en çağdaş düşünceli, Cumhuriyet’e gerçekten inanmış insanlarıyız. Bunu yalan yanlış vaatler için bırakacak, terk edecek değiliz. Tabii ki bunu yapmayacağız. O yüzden benim şüphem yok. Biz Cumhuriyet Halk Partililer bu ülkeye sahip çıkacağız. Belediye başkanı olarak da bize verilen görevi sonuna kadar yerine getireceğiz. Lütfen ülkemizle gurur duyun. Lütfen şehrinizle gurur duyun. Yüzümüzü bayrağımızdan çekmeyiz, gücümüzü Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten alırız. Çocuklarımıza utanacakları bir ülke bırakmayacağız.”