31 Mart seçimlerinden önce Medya Ege Yayın Gurubu olarak birçok aday adayını, adayı televizyon programlarımıza, dergimize, haber sitelerimize konuk ettik.

Hepsini dinledik, dinletirdik ve izlettirdik.

Sizin adınıza sorular sorduk. Sizler için neler olursa başkan olurlarsa neler yapmayı düşündüklerini aldık.

Sonra seçim oldu, seçilenler seçildi, kazananlara, göreve başlayanlara hem yazılı olarak, hem de sözlü olarak başarılar diledik, hayırlı olsun dedik.

Onları sizlerle, kamuoyuyla buluşturan yayın gurubu olarak da sorumluluğumuzu her zaman olduğu gibi taşımaya devam ediyoruz.

Ne dedilerse, yapıp, yapmadıklarını, ne söyledilerse uygulayıp,  uygulamadıklarını da yine sizlerin adına takip ediyoruz, edeceğiz.

Belediye başkanlığı koltuklarına oturup, bu göreve başlayanların iki, üç haftalık değerlendirme raporunu da çıkardık.

Seçilen adaylar, çalışmalara çok hızlı girdiler.

Sanki yıllardır belediye başkanlığı yapmışlar gibi konularına, konutlarına, başkanlık yaptıkları yerlere sahip çıktılar.

Meclis toplantılarını, nerede kalmıştık dercesine arka arkaya yaparak, düşündükleri, söyledikleri projelerine başladılar.

İşin açıkçası ben bile bu kadar hızlı işe girişeceklerini beklemiyordum.

Geçmiş dönemden gazetecilik izleme tecrübelerimle, iki üç ay ancak kadrolar oturur, ancak işler rayına girer ve anca kamuoyunun göreceği işler olur diye tahmin ediyordum.

Yanıldım.

Öyle bir giriş yaptı ki, her bir ilçe belediye başkanı, düşündüklerini, söylediklerini ve yaptıklarını haber yapmak, Medya Ege Yayın Gurubu haber merkezi olarak bizleri yordu.

Aman kimse yanlış anlamasın, bizler kamuoyu için çalışmaktan ve yorulmaktan şikâyetçi değiliz.

Tek başkanlar çalışsın, tek belediyeler çalışsın, tek İzmirliler için her ilçede, mahalle de, sokakta güzel şeyler olsun,  oluşturulsun biz sabahlara kadar haber toplamaya, haber girmeye ve haber yaymaya razıyız.

Çalışkan belediye başkanları olsun, çalışan belediyeler olsun, kazanan İzmir, İzmirli olsun.

Yani, seçilen, seçenin hakkı versin.