RES’ler hakkında tüm bilimsel çalışmaların İzmir dışında hatta Ege bölgesi dışındaki üniversitelerde görev alan bilim insanları tarafından yapılabildiğini vurgulayan Özdeş, dernek olarak çalışmalarda İzmirli bilim insanlarının yer almasını istediklerini dile getirdi.

12 BİN MW POTANSİYEL

İzmir'in turizm, tarım ve sanayisiyle ülke ekonomisine ciddi destek veren bir kent olduğunun altını çizen Özdeş, İzmir'in son zamanlarda ise yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ön plana çıktığını söyledi.

İzmir'in rüzgar enerjisi potansiyeline de değinen Ekrem Özdeş, “Özellikle rüzgar enerjisinde Elektrik İşleri Etüt İdaresi verilerine göre İzmir genelinde 12 Bin MW’a yakın bir rüzgar enerjisi potansiyeli bulunmakta. Türkiye Rüzgâr Enerjisi Birliği’nin (TÜREB) en son temmuz ayında yayımladığı Türkiye Rüzgâr Enerjisi İstatistik Raporu’na göre; İzmir’de 969,75 MW kurulu güç bulunmaktadır. 404,05 MW RES ise inşaat halindedir. İnşaat halindeki RES’ler tamamlandığında İzmir il sınırları içerisinde toplam 1.373,8 MW Kurulu güç olacaktır” diye konuştu.

EN BÜYÜK NEDENİ MAHALLE BASKISI

İzmir'de yerli, yenilenebilir ve bilinen en temiz elektrik üretim şekli olan rüzgar enerjisinden elektrik üretimi konusunda bilimsel çalışmalar yapılamadığını öne süren Özdeş şöyle devam etti: “Bunun en büyük nedeni ise inşaat firmalarının, fuel-oil ithalatçılarının RES’lere karşı yalan/yanlış ve iftira dolu karalamalarla açtıkları davalar ve yarattıkları mahalle baskısı olduğunu düşünüyoruz. RES’ler hakkında tüm bilimsel çalışmalar İzmir dışında hatta Ege Bölgesi dışındaki üniversitelerde görev alan bilim insanları tarafından yapılabilmekte. İsteriz ki, bu çalışmalar mahalle baskısına karşı mücadele edebilen, İzmir'deki üniversitelerde bilim üretme iddiasında olan bilim insanları tarafından yapılsın”