Adem Nakçı Yazdı

Karabağlar 2014 Yerel Seçimleri  döneminde CHP'de en hareketli ilçelerin başında geliyordu. Uzun süre devam eden çalışmaları ta orta göbeği derler ya işte oradan takip ettim. Bu süreçte kimsenin beklemediği daha önce başka ilçelerde de belediye başkan adayı olmak isteyip hep reddedilen bir isim olan Muhittin Selvitopu aday olarak atandı. Bu atamada İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun CHP Genel Merkezdeki girişimleri etkili olmuştu. O dönemin başkan adayı Muhittin Selvitop Karabağlar halkına janjanlı bir vaadler paketi ile sunulmuştu. 
Karabağlar'ı ayrı belediye olarak dizayn edilmeden önce bünyesinde barındıran Konak Beldiyesi'nde yaklaşık 20 yıl  İmar işlerinin hep başında olan ve Başkan Yardımcısı olarak görev yapan Selvitopu, özellikle halk arasında "Yatay" olarak tabir edilen imar ve kentsel dönüşüm konularında sıkıntılı olan bölgelerde bir umut olarak sunulmuştu. CHP ve Ak Parti arasında bıçak sırtı tabiriyle başa baş geçmesi beklenen seçimlerde bu şekilde avantaj elde edilmesi bekleniyordu. Maalesef ki seçimin kaderi bu kozla değil, CHP'ye ezici oy çıkan kentte "Dikey" olarak tabir edilen İnünü Caddesi  ve Üçkuyular Bölgesi etrafında kümelenen yüksek yapılı binalardan oluşan mahallelerdeki sandığa gitme oranının yükselmesi sayesinde belirlendi. Selvitopu liderliğinde girilen seçim bir önceki Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm'ün ezici üstünlük sağlayarak elde ettiği 26-27 binlik fark erimiş ancak 5-6 bin farkla seçim alınabilmişti.
Seçimin kazanmasının ardından kentte yönetim anlamında krizlerde baş göstermeye başladı. Öncelikle Meclis grubu içerisinde sıkıntılar yaşandı. Meclis "etnik ve hemşehricilik" bakımdan bölündü. Öyle ki CHP'li meclis üyelerinin bazılarının itirazlarını ve sorularını cevapsız bırakarak AK Parti'nin eline büyük bir koz verdi. Belediye sanki Ak Parti'den alınmış gibi tüm kadrolar silbaştan yapılmaya başlandı. Göreve gelir gelmez görevde bulunan müdürler ve yetkililer anlaşılmaz şekilde yerlerinden oldu. Bazıları üzerinde yoğun bir mobbing başladı. Eski başkan Sıtkı Kürüm'e yakın olduğu düşünülen yada bilinen hemen hemen herkesin yeri değiştirildi. Bu yer değiştirilmeler yetmezmiş gibi yoğun bir denetleme başladı. Mesai içindeki hal ve hareketleri kontrol edilmeye hatta psikolojik baskıya varan denetimler başlatıldı.
Eski personel üzerinde bu baskı kurup kendi kadrolarını kurmak için dört kolla çalışan belediye üst yönetimi Karabağlar halkının dört gözle beklediği kentsel dönüşüm ile 1/1000 ve 1/5000'lik imar planları için vatandaşın sorularını hep yanıtsız bıraktı. Hatta kendisi ile ilgili ortaya atılan ve "yatay"da çok konuşulan "Muhittin Selviopu; Kürüm döneminde hazırlanan 1/1000 ve 1/5000'lik planları Büyükşehir'de görev yaptığı sırada kabul ettirmedi" iddiasına bile cevap verilmedi. Seçimin üzerinden yaklaşık 2.5 yıl geçtikten sonra ancak imar planı çalışmalarına sıra geldi. Bunda bile, "Planlar ada bazında mı yada parsel bazında mı olacak? Şuulandırma çalışmaları ne olacak? Bazı mahalelerde geçmişte kalan kat ve yükseklik farklılıkları değişecek mi?" sorusu yanıtsız kaldı. Bu sorular halen de cevap bulmuş değil.
Siyasetten uzak duracağı düşünülen Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu İlçe Kongresi'ne direk müdahil olarak bu konuda da beklentileri boşa çıkardı. Destek verdiği İlçe Başkanı ise seçim için vaatettiği"birleştiricilik"ten çok uzak bir performans sergilemesi ile dikkat çekiyor. Özellikle son günlerde yaşanan işçi alım krizin de Belediye Başkanı ile başrolde yer aldı. İlçe yönetimine taşınan işçi krizinde Belediye Başkanı Selvitopu'nu savunan ve onun kişisel insiyatifinde eleman aldığını dile getiren İlçe Başkanı Ali İhsan Yıldız kendisinin işe kaç kişi soktuğu sorusunu ise cevapsız bırakıyor. Parti tabanında bu nedenle hedefte olan Yıldız, ilçe kongresindeki birleştiricilik söyleminden hızla uzaklaşmış görünüyor. 
İşte bu krizler içinde kaynayan bir Karabağlar var. Önümüzdeki günlerde kaynayan Karabağlar çok ciddi şeylere gebe. Özellikle köşebaşlarını tutan isimler ile ilgili çok farklı iddialar ve haberler var. Belediyenin beklenenin çok çok altındaki bu çalışma temposu ve ayrıştırıcı icraatları nedeniyle AK Parti'nin merkezde almaya en yakın olduğu ilçe haline gelen Karabağlar da yazacak daha çok şey var...
GöndeMe1: Karabağlar'daki işçi krizinde özellikle her seçimde direk başlarında bayrak asan sandık başlarında nöbet tutan kapı kapı çalışan partili gençlerin hiçe sayılıp başka isimlerin iş sahibi yapılması iddiası kabul edilemez. Unutmayın gençliğine sahip çıkmayan geleceğine de sahip çıkmamış sayılır.
GönderMe2: Başta bazı siyasiler olmak üzere koltuk sahibi olan bazı isimlerin egolarını çözemedim gitti arkadaş. İşi düşünce gecenin bir yarısı arayıp "Kardeşim" çekerek konuşanların başka zamanlarda ise vurdumuymaz tavırları yokmu bitiyorum resmen. Ama Allah büyük be!..
GönderMe3: Hani internetin meşhur fenomeni vardı Fuat Avni. 15 Temmuz sürecinde o kaynak kurutuldu ama Maşallah Ak Parti'de onun huylarından feyz alan o kadar çok isim var ki şaşarsınız. Maşallah sosyal medya bunlardan geçilmiyor. Hepsi Beştepe'deki Külliye'nin ve Ak Parti Genel Merkezi'nin orta göbeğine orta göbeğindeler. Bu arkadaşlar hakkında o kadar çok suç duyurusu var ki yakında mahkeme kağılarından bilgi verecekler gibi.