Kılıçdaroğlu'dan anket açıklaması
"Anketler cumhurbaşkanı seçimlerinin ikinci tura kalacağını söylüyor"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı Tutum Belgesi'nde parlamenter sisteme geçiş maddesinin bulunmamasına ilişkin, "Bir kavram geçmemiş olabilir orada önemli değil ama önemli olan can ve mal güvenliğini sağlayacak olan yargı bağımsızlığı, güçler ayrılığı ilkesinin ayrıntılarıyla vurgulanmış olmasıdır." dedi.
Kılıçdaroğlu, "Bütün anketler cumhurbaşkanı seçimlerinin üç aşağı, beş yukarı ikinci tura kalacağını söylüyor." ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, bir sosyal medya kanalı üzerinden canlı yayınlanan programda açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
Seçim kampanyası kapsamında, "Bugsuz bir Türkiye" başlıklı video çekimleriyle ilgili bilgi veren Kılıçdaroğlu, videonun çok beğenildiğini belirtti.
Avrupa ülkelerinde yapılan seçimlerde, seçim güvenliği ile ilgili hiçbir tartışma yaşanmadığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, Türkiye'de ise "devletin çökertildiği" için devletin ve hükümetin yapması gereken görevi muhalefet olarak kendilerinin yaptığını dile getirdi.
Sandık güvenliğini sağlamaya çalıştıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "YSK, yasa dışı karar veren bir organa dönüştü. Yasa dışı diyorum, yasada açıkça emredici hüküm olmasına rağmen, emreden hükmün aksine karar verdiler. Bizim bütün bu sorunları aşmamız lazım. Önlem alıyoruz, alacağız." diye konuştu.
Gençlerden sandığa gitmelerini ve kullandıkları oylara sahip çıkmalarını isteyen Kılıçdaroğlu, arzu eden bütün gençlere "CHP müşahit kartı" verebileceklerini bildirdi.
Bir parti genel başkanı olarak cumhurbaşkanı adayı olmamasının lehine veya aleyhine sonuçlar doğurup doğurmadığına ilişkin bir soruyu da yanıtlayan Kemal Kılıçdaroğlu, "Bizim açımızdan herhangi bir sorun çıkarmadı. Şunun için, biz en baştan beri cumhurbaşkanlarının tarafsız olmasını istedik. Bir partinin genel başkanı cumhurbaşkanı olmaz, bunu en başından söyledik." dedi.
Bir partinin genel başkanının tarafsız olamayacağını aktaran Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı yemin metninde ise tarafsızlık vurgusu olduğunu söyledi.
Muharrem İnce'nin geniş kitlelere hitap ettiğini, kendisinin ise halk oylamasında olduğu gibi sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya geldiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, bunun Millet İttifakı'nın oluşmasına katkı sağladığını vurguladı.
Bugün gelinen noktada gerginlikler ve kutuplaşma üzerine inşa edilen bir siyaset anlayışı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, bu durumun insanların sağlıklı düşünmesine imkan vermediğini anlattı.
Böyle bir durumda insanların aç bile olsa tuttuğu partiye oy verdiğini aktaran Kılıçdaroğlu, "Biz bunu kırmak istiyoruz. Aç kaldıysan şu soruyu soracaksın, 'Neden ben aç kalıyorum?' 16 yıldır ülkeyi yönetiyorlar, 17 milyon yoksul niye var? 2 trilyon 94 milyar dolar para harcadılar. Bütün cumhuriyet hükümetleri 713 milyar dolar harcamıştı 79 yılda, siz 2 trilyon 94 milyar dolar para harcadınız. Hadi onların ne yaptıklarını biliyoruz, siz ne yaptınız? Bir Keban, Karaya Barajı mı yaptılar? Köprü yaptılar, o da yap işlet devret modeliyle. Buna dahil değil. O zaman ne yaptınız bu parayı?" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı'ndan memnun olup olmadığı ve seçim sonrası ittifakın kurumsallaşıp kurumsallaşmayacağı yönündeki soruya, "Millet İttifakı seçimlerden sonra kurumsallaşacak. Nedeni şu; Millet İttifakı ilkelere dayalı kurulan bir ittifak. Her birimizin siyasi partiler olarak farklı düşüncelerimiz var ama bir de ittifakı oluşturan siyasal anlayışın ortak paydaları var. Örneğin demokrasi, yargı bağımsızlığı, medya özgürlüğü... İlkesizliğe veya dar bir alana sıkışıp 'Şu seçime kadar bu işi götürelim, sonra bu işi bırakalım' anlayışında değiliz. Parlamentoya da bu ilkeler yansıyacak." karşılığını verdi.
Yeni bir anayasa konusunda da hem fikir olduklarını belirten Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı'nın Muharrem İnce'nin cumhurbaşkanı seçilmesi halinde, oturup yeni bir anayasa yapacağını bildirdi.
Kılıçdaroğlu, "Güçlü bir parlamenter sistem ve yeni bir anayasayı hayata geçireceğiz" ifadesini kullandı.
"İYİ Parti'den yapılan resmi bir açıklamada, mutabakat metninde iyileştirilmiş parlamenter sistem vurgusunun olmamasının sorumlusunun kendileri olmadığını söylediler. Ne dersiniz?" sorusunu da yanıtlayan Kılıçdaroğlu, "Olabilir. Ama zaten metni okuduğunuz zaman bütün ayrıntılarda bir demokratik parlamenter sistemden söz ettiğini, üç aşağı beş yukarı hepimiz görüyoruz zaten. Yargı bağımsızlığı var, diğer ilkeler var... Bir kavram geçmemiş olabilir orada önemli değil ama önemli olan can ve mal güvenliğini sağlayacak olan yargı bağımsızlığı, güçler ayrılığı ilkesinin ayrıntılarıyla vurgulanmış olmasıdır." değerlendirmesinde bulundu.
"Anket yaptırmadık"
Bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, seçim sonuçlarına dönük anket yaptırmadıklarını ancak seçimlerin ikinci tura kalacağının görüldüğünü belirtti. Kılıçdaroğlu, "Bütün anketler cumhurbaşkanı seçimlerinin üç aşağı, beş yukarı ikinci tura kalacağını söylüyor." ifadesini kullandı.
"Muharrem İnce'nin size göre başarı eşiği nedir?" sorusu üzerine Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Muharrem Bey'in başarı eşiği elbette ki ona cumhurbaşkanlığı yolunu açacak olan ikinci turdan yüzde 51'in üzerinde bir oyu almış olmasıdır. Bu bizim hepimizin ortak arzusu ve ortak çabasıdır. Bu bağlamda CHP'liler, demokrasiye inanan insanlar olarak hepimiz çalışmak zorundayız. Bugün soğan 6 lirayı buldu, 7-7,5 lirayı bulacak bu gidişle. Soğan ithal eden bir ülke haline geldik. Vatandaş sandığa giderken bütün bunları düşünmeli. Muharrem Bey başarılı bir performans izliyor, geniş kitleleri etkiliyor. Bu güzel bir şey. Mesele bunun sandığa yansıması ve sandıktan elde ettiğimiz sonucu almak. Elbette ki büyük bir başarının ilk hamlesi olacaktır. Millet İttifakı'nın temel amacı bu ülkeye demokrasiyi getirmektir."
Kılıçdaroğlu, seçimlerin ikinci tura kalması durumunda, İnce'nin diğer partilerden oy alıp almayacağına ilişkin bir soru üzerine de şunları kaydetti:
"Özgün düşüncemiz birinci turda herkes istediği partiye oy verebilir ama cumhurbaşkanı seçimi ikinci tura kaldığında o zaman hepimiz ikinci tura kalan arkadaşa destek vermeliyiz. Siyaseten, ahlakın da gerektirdiği bir davranış olmalıdır. Çünkü Meral Hanım'a veya Temel Bey, Selahattin Bey, Doğu Bey'e oy veren vatandaşlarımız, ikinci tura kaldığında Erdoğan'ın tavrı belli zaten, dünyadaki görüntüsü de belli, demokrasiyi içine sindiremeyen, baskıcı bir anlayış, hatta yeri göğü pankartlarla donatıyor, bunu devletin imkanlarıyla yapıyor, belediyeler bedava insanları taşıyor, hatta Suriyelileri taşıyorlar, 'gelin kalabalık yapın' diye. Bunlar halkın gözünden kaçmıyor. Bir de Erdoğan toplumu çok yordu, ayrıştırdı. İnsanlar bir araya gelip konuşmak istiyor. Kavga ortamını yaratan kim? Erdoğan ve ekibi. Ondan özenle kaçınmak gerekiyor. Ben AK Partilileri suçlamıyorum, ülkeyi yönetenleri suçluyorum. O nedenle AK Partili kardeşlerimin de sandığa giderek düşünmesi lazım."
"Demokrasi ayıbıdır
Kılıçdaroğlu, HDP ile ilgili bir soru üzerine bütün anketlerin HDP'nin barajı aşacağını gösterdiğini söyledi.
Kemal Kılıçdaroğlu, "HDP barajı aşsın" diye CHP'den bu partiye oy gideceği yönündeki bilgilerin ise gerçeği yansıtmadığını aktardı.
"Sayın Demirtaş'ın tutuklanması ve hapse atılması bir demokrasi ayıbıdır. Milletvekillerinin tutuklanması doğru değil, bu milli iradeye saygısızlıktır." diyen Kılıçdaroğlu, yasaların öngördüğü şekilde seçimlere giren ve seçilen herkese saygı duyacaklarını ifade etti.
En başta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "bir cumhurbaşkanı adayı tutuklanamaz" diye isyan etmesi gerektiğini savunan Kılıçdaroğlu, tüm cumhurbaşkanı adaylarının eşit koşullarda yarışması gerektiğini dile getirdi.
Kemal Kılıçdaroğlu, 25 Haziran'da Türkiye'nin güzel bir sabaha ulaşacağını, Millet İttifakı'nın çoğunluğu kazanacağını, Muharrem İnce'nin de cumhurbaşkanı seçileceğine inandığını anlattı.
Kılıçdaroğlu, bir soru üzerine 15 CHP milletvekilinin İYİ Parti'ye geçmemesi durumunda, bu partinin kesinlikle seçime sokulmayacağını gördüklerini ve olayı bozduklarını söyledi.
Bir rakiplerinin siyaset dışı kalmasını doğru bulmadıklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Bakın benzer bir olay Erdoğan olayıdır. Erdoğan 2002'de milletvekili seçilemedi, seçilme hakkı yoktu. 'Yüzde 34,5 oy alan bir siyasi partinin genel başkanı Mecliste olmalıdır' dedik ve anayasa değişikliğine destek verdik." diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.