KINO 2017: ALMAN FİLMLERİ İZMİRLİLER’LE  BİR ARAYA GELDİ

KINO 2017: ALMAN FİLMLERİ İZMİRLİLER’LE BİR ARAYA GELDİ

Goethe-Institut ve German Films işbirliğiyle düzenlenen Kino 2017 başlıklı film gösterimleri, Alman sinemasından yeni ve ödüllü örnekleri İzmirlerle bir araya geldi.

Fransız Kültür Merkezi’nde gerçekleşen açılış kokteyli ve filmine İzmirliler büyük ilgi gösterdi. Açılış filmi Şafak Sökmeden izleyiciden tam not aldı. Almanya’nın gişede başarı kazanmış ve pek çok ödül almış filmleri Fransız Kültür Merkezi ve Karaca Sineması’dna İzmirli sinema severleri bekliyor.

Açılış filmi öncesi seyircilere seslenen Fransız Kültür Merkezi Müdürü Caroline David üç lisanda birden yaptığı konuşmasında “Alman filmlerini bir kez daha İzmirliler’le buluşturmaktan çok memnunuz. Bu birlikteliğin devam etmesini diliyorum. Hepinize iyi seyirler diliyorum” dedi.

Goethe-Institut İzmir Müdürü Anna Weber ise “Üçüncü defa bizimle salonunu paylaşan Fransız Kültür Merkezine teşekkür ediyorum. Ayrıca bu yıl bir sinemayla daha işbirliğimiz var. Karaca Sinemasına da çok teşekkür ediyorum. Bu yıl açılış filmi olarak Stefan Zweig'ın son yıllarını konu alan ünlü oyuncu Maria Schrader yönettiği Şafak Sökmeden ile başlayalım dedik. Hepinize geldiğiniz için teşekkür ediyorum” dedi.

KİNO 2017: Alman Filmleri İzmir’de Açılış Kokteyline AK Parti eski İzmir Milletvekili Rıfat Sait de eşi Sevilay Sait ve kızı Sena Sait’le birlikte katıldı. 

SEANSLAR VE PROGRAM  

FRANSIZ KÜLTÜR MERKEZİ

30 KASIM
16:00 - Manifesto
18:30 - Dünyamın Merkezi

1 ARALIK
16:00 - Unutulmayan Aşk
18:30 - Tuz ve Ateş
20:30 - Beuys

2 ARALIK
16:00 - Kör Talih
18:30 - Gerçek Mutluluk
20:30 - Dünden Kalan Çiçekler

KARACA SİNEMASI

30 KASIM
16:00 - Tuz ve Ateş
18:30 - Gerçek Mutluluk
20:30 – Dünden Kalan Çiçekler

1 ARALIK
16:00 -  Dünyamın Merkezi
18:30 -  Kör Talih
20:30 -  Şafak Sökmeden

2 ARALIK
16:00 - Beuys
18:30 - Manifesto
20:30 - Unutulmayan Aşk

İKİ KONUK VAR
 

Goethe-Institut ve German Films'in birlikte düzenledikleri Kino 2017 programı İzmir ayağında iki konuk ağırlamaya hazırlanıyor. Geçtiğimiz yıl pek çok festivalde gösterilen ve beğeni toplayan gençlik filmi "Dünyamın Merkezi"nin (Die Mitte der Welt) yönetmeni Jakob M. Erwa, filmin İzmir'deki iki gösterimine de katılacak ve seyircilerin sorularını yanıtlayacak. Jakob M. Erwa "Dünyamın Merkezi" ile Bavyera Film Ödülleri'nde Umut Vaat Eden Yönetmen seçilmişti.

Kino 2017 programında yer alan Andres Veiel imzalı belgesel film "Beuys" geçtiğimiz yüzyılın en önemli sanatçılarından Joseph Beuys üzerine. Filmde sanatçıyla ilgili röportaj yapılan kişilerden sanat tarihçisi Rhea Thönges-Stringaris de İzmir'e konuk olarak gelecek ve filmin gösterimlerine katılacak. 1972 yılında Almanya'daki Direkte Demokratie (Doğrudan Demokrasi) hareketine dâhil olan ve böylece Joseph Beuys ile tanışan Rhea Thönges-Stringaris, sonraki yıllarda da sanatçı ile birlikte çalıştı.

FİLMER HAKKINDA
 

Berlin'de Altın Ayı ödülü için yarışan ve Volker Schlöndorff'un imzasını taşıyan Unutulmayan Aşk (Return to Montauk) bunlardan birisi. Max Frisch'in otobiyografik özellikler taşıyan anlatısı Montauk'tan yapılan bu uyarlama; Stellan Skarsgård, Nina Hoss ve Niels Arestrup gibi Avrupa sinemasının gözde oyuncularını da bir araya getiriyor. 


Geçen yıl Tokyo Uluslararası Film Festivali'nden En İyi Film ödülüyle dönen Dünden Kalan Çiçekler (Die Blumen von Gestern) ise Chris Kraus'un yazıp yönettiği film, Holokost'un sonraki kuşakları nasıl etkilediğine son derece zekice bir yorum getiren, alışılmadık bir komedi dram.

Alman sinemasının en büyük ustalarından Werner Herzog'un yeni kurmaca filmi Tuz ve Ateş (Salt and Fire) de Kino 2017 seçkisinde yer alıyor. Michael Shannon ve Gael García Bernal gibi ünlü oyuncuların da rol aldıkları Tuz ve Ateş, Herzog'un önceki filmlerinden de tanıdık bir temayı, insan ve doğa arasındaki çatışmayı merkezine alan ve çevreci mesajlar içeren bir politik gerilim.

İlk gösterimi Ocak ayında Sundance Film Festivali'nde gerçekleşen, hemen ardından Avrupa prömiyerini de Rotterdam Uluslararası Film Festivali'nde yapan Manifesto ise şimdiden yılın en çok konuşulan ve merak edilen filmlerinden birisi oldu. Alman sanatçı Julian Rosefeldt'in aynı adlı video enstalasyon projesinin uzun metraj bir film formatında tekrar kurgulanmış versiyonu, elbette en çok Cate Blanchett'in oyunculuk şovuyla dikkat çekiyor. Filmde 13 farklı rolde karşımıza çıkan Blanchett, kılıktan kılığa girerken, gerek düşünce hayatı gerekse sanat dünyasına yön vermiş önemli manifestoları okuyor. 

Geçtiğimiz yıl pek çok uluslararası festivalde gösterilen, Sven Taddicken'in yönettiği Gerçek Mutluluk (Gleißendes Glück) da mutluluğu yakalayamamış iki farklı insanın, orta yaşlı ev kadını Helene ile beyin araştırmacısı ve yazar Eduard'ın dostluğunu konu alan film İskoç yazar A.L. Kennedy'nin novellasından uyarlanmış. Geçtiğimiz yıl Karlovy Vary Uluslararası Film Festivali'nde FIPRESCI Ödülü'nü kazanan Gerçek Mutluluk'un başrollerinde ünlü oyuncular Martina Gedeck ve Ulrich Tukur yer almakta.

2016'nın en çok övgü toplayan Alman filmlerinden Şafak Sökmeden (Vor der Morgenröte) de Stefan Zweig'ın son yıllarına odaklanan bu biyografik film, ünlü yazarın Amerika kıtasındaki sürgün dönemine eğiliyor. Filmin yönetmenliğini ünlü oyuncu Maria Schrader üstlenmiş. 

Saliya Kahawatte’nin otobiyografik kitabından uyarlanan, Marc Rothemund'un yönettiği Kör Talih (Mein Blind Date Mit Dem Leben)  Almanya'da gişede oldukça başarılı olan bu kendini iyi hisset filmi, genç bir erkeğin önüne çıkan olumsuzluklarla mücadele etmesi üzerine acı/tatlı bir komedi.
 

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.