Demokrasidir, seçmendir, oydur, sonuçtur, kazanandır derken seçim biter, kazanan kazandığını düşündüğü ama bana göre ona verilmesi çoğunluk tarafından uygun görülen görevini yapmaya başlar.

İstediği kadar ‘Zafer’ desin!

Ancak bazı durumlar var ki, ne demokrasiye, ne seçmene, ne oya, ne sonuca, ne de kazanılan göreve uygun değildir, olamaz da.

Demokratik haklarını kullanan seçmenlerin verdiği her oy, ‘Bu görevi sen yap’ oyudur.

Oyların ‘Ne istersen yap, nasıl istersen yap, kafana göre yap, cesaretin göre yap, kanunları tanımadan yap, gayri meşru olarak yap’ gibi bir anlamı yok, olamaz da.

Kiraz'da Belediye Başkanlığı görevini alan Nasuh Coşkun, bu yazının öznesi olmayı sonuna kadar hak ediyor.

Kiraz'da seçimleri kaybeden, 10 yıl boyunca Kiraz Belediye Başkanlığını yapan ve Kirazlıların ayrı bir sevgi, saygı duyduğu Saliha Özçınar Kutlu, sosyal medya hesabından başkan seçildikten sonra astığı borç afişleri, sağda solda konuştuklarıyla ilgili olarak başkanlık görevini alan Nasuh Coşkun’a ağır bir eleştiride bulunmuş.

Kendisine göre eleştiri, cevap, bana göre tespit, hukuka göre suç!

“Evimin önünde bira şişeleri kırdınız sustum, kanıtları da kamera kayıtlarında.”

“Malum zihniyette hem de Ramazan günü bir sürü tehdit ettiniz sustum.”

“Aracımı hala takiptesiniz sustum.”

“Ailemden ve özellikle çocuğumdan uzak durun.“

“Çocuğumdan uzak durun. O zaman bir anne olurum!”

Bu cümleler önceki dönemlerin Kiraz Belediye Başkanı Saliha Özçınar Kutlu’ya ait.

Bu cümleler sıradan cümleler değil.

Bu cümlelerin her birisi Türk Ceza Kanunu’na göre suçtur.

Belediye başkanlığı görevini almak veya belediye başkanlığı görevinin yürütürken hiçbir kanun kişilere Türk Ceza Kanunu’nda seçim öncesi veya seçim sonrası suç işleme ayrıcalığı tanıyan madde yoktur.

Kadın, anne bir belediye başkanı, ‘Evimden uzak durun’ diyorsa, ‘Çocuğumdan uzak durun’ diyorsa, ‘Arabamdan uzak durun’ diyorsa, ‘Takip etmeyin beni’ diyorsa bunların her birisi Türk Ceza Kanununa göre suçun işlendiğine dair ciddi iddialardır, suç işleyenin suçu işlediğine dair de ciddi uyarıdır.

Eşrefpaşalı diliyle bir iki cümleyle devam edeyim, delikanlılık raconunda her şey mubah değildir!

Kadınlar ve çocuklar delikanlılık raconunda konu dışıdır, hareket dışıdır, eylem dışıdır, söz dışıdır!

Kiraz Belediye Başkanının ismi olan ‘Nasuh’ kelimesinin anlamına gelince.

Nasuh, en halis, en safi ve en içten demektir. Ayrıca bu kelime yırtığı, söküğü dikip kapayan, bozulanı ıslah eden ve hiçbir gedik bırakmayacak şekilde onaran manasını da içine almaktadır.

Kiraz Belediye Başkanı Nasuh Coşkun’a şiddetli şekilde önerim, adına yakışır şekilde görevini yapması, görevine uygun şekilde yaşaması!

Kiraz'ın Nasuh Paşası olmaması!

Olmasına neden olanları veya olayları durdurması!

Yok, ben adımın anlamını da bilmiyorum, paşalığı da pek sevdim, bana oy verenler bana yeter demokrasiden aldığım başkanlık görevi de benim maskem olacak diye düşünürsen, hukuk içinde o maskeni düşürürler.

Hukukun dışında ise delikanlılık raconunu işleme girer.

O zaman eğitimci birileri, adının anlamını, en halis, ne safi ve en içten şekilde öğrenebilmen için ders vermeye başlarlar.

Kadınlar ve çocuklar hepimiz için en değerlilerimizdir!

Vesselam!