Merhaba değerli dostlarım;

Öncelikle başlık için epey bir düşündüm. Çünkü dün gerçekleştirilen “festival” için bir çok başlık atılabilirdi. En son karar kıldığım başlık bu oldu. Ama “Festival mi? Halk Konseri mi?”, “Sönük Kiraz Festivali” gibi başlıklar da uygun olurdu.

Biraz uzun bir yazı olabilir ama elimden geldiğince sıkmadan “Kiraz Festivali”ni bir gözden geçirelim.

Her şey sanırım o dönem Belediye Başkanı Sayın Rıdvan Karakayalı'nın festivali rekreasyon alanına taşıması ile başladı. Kiminize göre bu doğru bir karar olabilir. Ama bence son dere kötü bir karardı. Kemalpaşa'nın muhteşem doğası ile iç içe bir mekanda yapılan Festivaller nerede?, Rekreasyon alanında yapılan festivaller nerede? Bırakın sanatçı dinlemeyi Dere Mesire alanının o muhteşem doğa dokusunu görmek bile yetiyordu bana göre. Güzel kareler, güzel fotoğraflar... Hepsi geçmişte kaldı.

Bu tarz büyük organizasyonlarda aksaklıklar çıkması doğaldır. Bunu kabul ederim. Nitekim Kemalpaşa'ya yerleştikten sonra ufak eleştiriler dışında Kiraz Festivalini eleştirmedim. Takii dün yapılan “Festival görünümlü Halk Konserine” kadar.

Ben, bir şeyleri sırf yapmak için yapılmış olmasına karşı biriyim. Yapalım, geçelim. Olsun bitsin gibi bir mantıkla hareket iyi sonuçlar getirmez. Dün yapılan festival gibi. Kaldı ki gitmeyecektim ancak festivale katılan arkadaşlarımdan gelen telefonlar üzerine gidip yerinde bir görmek istedim.

Bu festival olağan gününde yapılamamıştı. Hava muhalefeti sebebi ile ertelendi. Ben festivalin bu yıl iptal edileceğini düşünüyordum ama yanılmışım. Bir hafta sonra festival gerçekleştirildi. Bu yıl yapılmaması bana göre mantıklı olurdu. seneye daha güzel, daha kaliteli, daha içeriği dolu bir festival yapılabilirdi.

Yeni seçilmiş bir Belediye Başkanı, Belediyenin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntı, Kiraz Festivalinde Kiraz'ın olmaması. İklimsel koşullar sebebi ile bu yıl bildiğiniz gibi Ziraat 900 kirazı ovada yetişmedi. Tek tük bildiğim kadarıyla. Bunların hepsini bir araya getirince bu sene Festival İptal edilebilirdi. Ben bunu saygı ile karşılardım.

Çünkü bir şeyi yarım yamalak yapmaktansa hiç yapmamak daha iyi olurdu. Belki bir kaç çatlak ses çıkardı o kadar. Ama sadece Kiraz olmadan nasıl Kiraz Festivali olur demek bile bence iptal için yeterli bir sebep. Bu festivalin amacı da bu değil mi? Kemalpaşa Kirazını, Kemalpaşa'yı hem Türkiye'ye ye hem dünyaya tanıtmak?

Bu zamana kadar ne görürsem, ne düşünürsem onu yazarım. İyiye iyi, kötüye kötü. Benim meslek etiğim bu. Ben gazeteci olarak eleştiririm. Ben nasıl eleştiriye açık oluyorsam, sizlerin de eleştiriye açık olmasını beklerim.

Kültür Müdürü Halise Önal Bölükbaşı'nı tenzih ediyorum bu arada. Festival ile ilgili görüşlerimi, eleştirilerimi yaptım. Kendisi dinledi. Usulüne uygun cevap verdi. Kendisine teşekkür ediyorum. Ancak bir arkadaşım ile tatlı sert bir münakaşa yaptık. Kaldı ki bir gazeteci olarak ne yazacağımı, ne çizeceğimi kimseye söyleme gibi bir mecburiyetim de yok. Ancak ben hem Kemalpaşa'da yaşayan bir vatandaş, hem de Kemalpaşa'da gazetecilik yapan biri olarak iyi niyetle eleştirilerimi yaptım. Bunda alınacak bir durdum yok.

Bu yılki festivali mükemmel, harika, muhteşem diye niteleyenlerde olabilir. Buna da saygı duyarım.

Diğer taraftan, siz bana göre kötü olan bir organizasyonu iyi olarak empoze etmeye çalışırsanız işte burada bir sorun görürüm.

Bana göre bu yılki festival bugüne kadar yapılan festivallerin en kötüsüydü. Israrla şahsıma, “Sizin Belediye ile bir probleminiz mi var” sözü de oldukça canımı sıktı açıkçası. Kaldı ki bu cümleyi Kemalpaşa'da kuracağınız belki de son gazeteci benimdir. Öncelikle bunu bir belirteyim.

Başta da belirttiğim gibi. Eski Festival havası artık yok. Organizasyonu gerçekleştiren arkadaşlara tek söylediğim “bugüne kadar gördüğüm en kötü festival bu". Bu benim fikrim. Size güzel, bana kötü.

Bu nasıl bir festival diye soruyorum. Bu festival değil deniliyor. O zaman dün yapılan bir açık hava konseri miydi? Öyle ise neden afişlerde 51. Kemalpaşa Kiraz Kültür ve Sanat Festivali olarak lanse edildi.?

Ben bu Festivali protokole yapmıyorum, halka yapıyorum diyorsunuz. O zaman neden protokol bölümü kuruyorsunuz. Protokol sahnenin en az 50 metre ilerisinde. Zor olsa da o karanlık bölgeden bir kare fotoğraf alabildim. Güzel bir düşünce halkı sahneye yaklaştırmak. Lafım yok. O zaman protokol diye bir davetiye vermenin de bir mantığı yok. Protokol üyeleri de halkın arasına karışıp konseri izleyebilirlerdi.

Protokolün önünde yer alan engelli çocuklar. Kültür Müdürlüğü personelinin sahnenin dibinden izlediği yerde o minik kardeşlerimiz pek tabi konseri izleyebilirlerdi. Onlara ön sıralardan bir yer ayrılabilirdi.

Festival, genellikle yerel bir topluluk tarafından belirlenmiş ve geleneksel olmuş gün ve tarihlerde kutlanan, yapıldığı yörenin imgesi hâline gelmiş etkinlikler bütünüdür. Sözlük manası bu. Benim dün izlediğim kesinlikle bir Festival değildi. Olsa olsa mini bir açık hava konseriydi O kadar...

Bir öneri. Festival coşkusu bu alan da olmuyor. Rekreasyon alanı bu tarz bir organizasyon için uygun bir yer değil kesinlikle. Sanatçılar ille de truss (Sahneya konan metal yapı) istiyorlarmış. İstemeyen sanatçılar da vardır mutlaka. Netice de hayrına gelmiyor konsere.

Ben Dere Mesire alanında çok festivale katıldım. Evet sahne dar. Kapasite az. Ama en azından bir coşku oluyor. Bir heyecan oluyor. Daha fazla ilgi çekiyor. Gürültü kirliliği olmuyor. Olmaz mı?

Gölet olabilir diyenlerde olabilir. Yine rekreasyon alanından iyidir. Ancak mesafe sorun yaratır. Bana göre en güzel yer yine Dere Mesire alanı. Bu benim şahsi fikrim.

Seneye daha iyi, daha kaliteli, gerçekten Kemalpaşa'yı, Kemalpaşa'nın kirazını tanıtacak, güzel bir organizasyon ve gerçek bir FESTİVAL olması dileğiyle...