Kocaoğlu, "Biz kendimizle yarışıyoruz, hedeflerimizle yarışıyoruz. 'İzmir'in çevre projeleri yerinde saydı' diyenlere sesleniyorum. Kim ne derse desin, İzmir bu konuda açık ara bir numaradır. Yarışacak varsa, çıkarsın rakamları. TÜİK orada, bizim rakamlarımız da burada. 2020’ye kadar karbon salımını yüzde 20 azaltma sözünü taahhüt eden başka belediye yok" dedi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Nisan ayı ikinci olağan meclis toplantısında görüşülen İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ESHOT Genel Müdürlüğü’nün 2017 yılı faaliyet raporları, oy çokluğu ile kabul edildi. Raporlar hakkında parti grup sözcülerinin değerlendirmelerinin ardından kürsüye gelen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yapılan yorum ve eleştiriler hakkında konuştu.

TÜİK rakamları ortada

İlk olarak "çevre projelerinin yerinde saydığı" eleştirisini yanıtlayan Başkan Kocaoğlu, “İzmir Büyükşehir Belediyesi, kişi başına 69.1 metreküp su arıtıyor. İstanbul 28 küsürlerde..  Ankara ise 4.1. Çevre yatırımları konusunda kim ne derse desin, İzmir bir numaradır. Açık ara bir numaradır. Yarışacak varsa, çıkarsın rakamları. Türkiye İstatistik Kurumu da orada, bizim rakamlarımız da burada. Çevre yatırımı ne demekmiş, onu oturup konuşalım. Ayrıca 2020’ye kadar yüzde 20 karbon salımını azaltma sözünü taahhüt eden başka belediye yok. Atık yönetiminde evsel atıkların bertarafı ve ekonomiye kazandırılması çalışmalarının kaç yıldır sürdüğünü, yer i zni konusunda neler çektiğimizi ise hepiniz çok iyi biliyorsunuz” dedi.

Kentsel dönüşümün tarifi..

Kentsel dönüşüm konusunda yapılan değerlendirmeler hakkında konuşurken İstanbul'daki Fikirtepe ve Sulukule örneklerini vererek şöyle konuştu:

"Bunu iddia ediyorum; eğer kentsel dönüşüme inanılıyorsa, çarpık yapılaşmadan vatandaşlarımız kurtarılmak isteniyorsa, bir tek çözüm yolu vardır. O da uzun emeklerle ürettiğimiz ve başka da örneği olmayan ilk iki etap uygulamasını Uzundere’de başlattığımız yüzde yüz uzlaşmadır. Oradan çıkan rantın tamamını yine orada yaşayan hemşerilerimize veren, yerinde dönüşüm yapan, sağlıklı konutlara kavuşturan, kimseden bir kuruş para talep etmeyen İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin uyguladığı projedir. Yol da yöntem de budur. 'Sen ne kazanıyorsun' diyor bana. Vatandaşımı çarpık yapıdan kurtarıyorum. Kentimizi güzelleştiriyorum. Bulvarlar yapıyorum. Daha ne kazanacağım? Bu para mantığıyla, ne verdim-ne aldım mantığıyla ne belediye ne devlet yönetilir. Biz Uzundere’de ilk etap ihalesini yapar yapmaz Çevre ve Şehircilik Bakanımızı İzmir’e getirdiler. 48 saat içinde.. Buraya kentsel dönüşüm yapacağız dediler. Ancak başladıkları iş, zemin etütleri değiştirilmiş; bir kulübe, bir duvar yıkmadan boş araziye yapılan kentsel dönüşüm. Onun adı da kentsel dönüşüm değil, bu boş araziye ev yapmaktır. Vatandaşın arazisini kamulaştır, müteahhide ver. O satsın. Para kazansın helali hoş olsun. Bu ne dönüşümü? Kentsel dönüşüm tarifini doğru yapmak, doğru bilmek gerekir."

Yine "havuç" dedi

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ulaşımda yaptığı yatırımların görmezden gelinmesinin yanlışlığına dikkat çeken Başkan Kocaoğlu, "Dostluk Bulvarı açıldı, Doğuş Caddesi açıldı, Sasalı’da Ahmet Piriştina Bulvarı açıldı. Karşıyaka’da Bülent Ecevit Caddesi açıldı. Kimsenin yapmadığı, yapmaya cesaret edemediği NARBEL yolu yapıldı. Yüzbaşı İbrahim Hakkı Caddesi bu kentin tarihindeki en geniş caddedir. 40 senedir konuşulan Uçan Yol... Bunlar sadece yollar, alt geçitleri saymıyorum" dedi.

Raylı sistemlerde kent tarihinin en büyük yatırımlarına imza atıldığını vurgulayan Başkan Aziz Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Raylı sistem 11 kilometreden 179 kilometreye çıkmış. Tam 16 kat, 14 senede. Duyan duymayan, anlayan anlamayan, bunu duyacak ve bilecek. 70-80 bin kişi taşıyorduk günde. Konak Travmayı oturduğunda 800 bin kişiye ulaşacağız. Bu kadar yolcu için bu kentin yollarına kaç bin otobüs girmesi lazımdı? Bunu engellemiş olduk. Millete taahhüt ettiği metroları yarım bırakan belediye başkanı değilim ben. Başladığı işi bitiren, yarım işi kimseye vermeyen bir başkanım. 'Yapmak istiyorsan Narlıdere, Buca, Otogar metrosunu yap' diyen biriyim. Havuç deyince kızıyorlar. 2008’den beri her seçimde Otogar metrosu havucu önümüze sürülüyor. Tüp geçit… 'Yapın kardeşim' diyoruz. Sayın Başbakan teşrif etti. ‘İ zmir isterse yapacağım’ diyor. Ben belediye başkanı olarak ilan ediyorum. Buyurun yapın, başlayın. 'Ulaşım Planı'nda yok' diyorlar.. Konak Tüneli’nin master planı mı vardı?”

Tek tek rakamları açıkladı

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ilçe belediyelerine  yardımda adaletsizlik ve parti ayrımı yapmadıklarının da altını çizdi. Şikayet eden belediyelere altyapı yatırımı yaptıklarını hatırlatan Başkan Kocaoğlu, "Altyapı yapmazsak, su veremiyoruz. Kanalizasyonu arıtmaya götüremiyoruz. 14 senedir altyapı yapıyorum. Bize sonradan bağlanan 19 ilçede ne olduğuna, ne olmadığına bakın. Kanalizasyon var mı? Bakın. Ben ister miyim, millet rahatsız olsun.. Belediye başkanlarının en çok kaçtığı işi yapıyorum. Bu kentin kalkınması için yapıyorum. Bu koltukta olduğum müddetçe de devam edeceğim" diye konuştu.

Bizim farkımıza önce Avrupa vardı

Milli Eğitim Bakanlığı'nın yürüttüğü Okul Sütü projesi için ihaleyle şirketlerden alım yapıldığını ifade eden Başkan Aziz Kocaoğlu, "Üretici kooperatiflerinden alsanız, hayvancılık ayağa kalkacak. Biz sütü aldık, süt üretimi arttı. Tire Organize'ye dünya yatırım yapıldı. Şu anda hayvan besleyen memnun, vatandaşlar memnun, çocuklar memnun. Buna ekonomide çarpan etkisi, sinerji diyorlar. Dolayısıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 'İzmir Modeli', Türkiye’ye örnek olacak bir modeldir" dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bizim farkımıza önce Avrupa Birliği uzmanları vardı. Bazı arkadaşlar ise bizi hala görmemeye devam ediyor. Bence bir mahsur yok. Ama bunları görmemek, yok saymak adamı zor duruma düşürür. İzmir kenti, o siyasi parti bu siyasi partinin uğraşacağı bir iş değildir. Hep beraber, bu kentin bir adım daha ileri gitmesi için el birliği yapmak zorundayız.”

Güvencemiz İzmirliler

"Bir güvencemiz var 14 senedir,  o da İzmir" diye konuşan  Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “İzmirli hemşehrilerimiz bizi anlıyor. Biz de hemşehrilerimizi anlıyoruz. İzmirli hemşerilerimiz bize inanıyor, güveniyor, saygı duyuyor. Biz de onlara inanıyor, güveniyor, saygı duyuyoruz. 14 senedir en kötü günlerimizde bile bize sahip çıktılar. Biz hemşerilerimize borcumuzu ödemek için çalışıyoruz" dedi.

İstanbul-İzmir farkı 

Muhalefetin İzmir'i İstanbul'la kıyaslama çabalarını da eleştiren Büyükşehir Belediye Başkanı şöyle devam etti:

“Biz İstanbul’la yarışmıyoruz. İstanbul ayrı bir dünya. Biz kendimizle yarışıyoruz, hedeflerimizle yarışıyoruz. İstanbul’la yarışmak ve İstanbul’a öykünmek gibi bir durumumuz yok. Ama istiyorsanız birkaç rakam vereyim: İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 14.6 milyar liralık geliri, 3.7 milyar liralık İzmir'den 3.9 kat daha fazla. Giderleri 19.5 milyar lira; bizden 4.2 kat daha fazla.. Bütçe açığını kıyasladığımızda bizden 5.4 kat daha büyük olduğunu görüyoruz. Borç tutarları ise 6.4 kat daha fazla."

Konuşmaların ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ESHOT Genel Müdürlüğü’nün 2017 yılı faaliyet raporları, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP)’nin ‘ret’ oyuna karşılık Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) oylarıyla kabul edildi.