Köylü “milletin efendisi”
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tarım kesimine verdiği desteklerin başarılı sonuçları, köylü ile kentlilerin bir araya geldiği ‘Yerel Üretim Şöleni’ ile kutlamaya başladı
Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘köylü milletin efendisidir’ düsturunu İzmir’de tekrar yaşatmak büyük onur duyuyoruz. İzmir’i Türkiye’de örnek kılacağız” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, yerelde kalkınma hedefiyle yürüttüğü projelerin meyvelerini almaya başladı. 2007 yılından bu yana "ısrarla" sürdürülen kırsal kesim destekleri sonucunda il sınırları içinde köyden kente göçü durdurmayı başaran ve tarımdaki büyümeyi Türkiye ortalamanın çok üzerine taşıyan Büyükşehir Belediyesi, elde edilen bu başarıyı “Yerel Üretim Şöleni” ile taçlandırdı. İzmir’in kırsal kalkınma başarısında önemli rolü olan üreticilerin kortej yürüyüşü ile başlayan kutlama, kentlilerin büyük ilgi odağı oldu. Kültürpark Basmane Kapısı’nda başlayan ve Gündoğdu Meydanı’nda son bulan yürüyüşe İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocoğlu başta olmak üzere, belediye başkanları, üretici kooperatiflerinin yönetici ve üyeleri, ziraat odaları, üniversiteler, köylüler, “Süt Kuzusu” projesinde yer alan çocuklar ve aileleri ile tarıma desteği yakından hisseden kentliler katıldı. Gündoğdu Meydanı’ndaki köylü-kentli buluşması ise gerçekten görülmeye değerdi.
Halk oyunları gösterisiyle başlayan şölenin açılışında konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ‘Köylü milletin efendisidir’ diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün köylüye verdiği bu önemli sıfatı İzmir’de tekrar yaşatmak büyük onur duyduklarını söyledi.
Tarımın yok sayıldığı bir ülkede biz..
Tarım kesimine verdikleri destekle 13 yılda çok önemli bir noktaya geldiklerinin altını çizen Başkan Kocaoğlu, “Üreticilerimizle el verip birlikte çalıştık ve sadece Türkiye’ye eğil, dünyaya örnek olduk. Tarımın, hayvancılığın köylünün yok sayıldığı bir ülkede, biz İzmir olarak köylüyü, çiftçiyi ve hayvancılığı yeniden filizlendirdik. Üretimini artırdık, köylünün lokmasını büyüttük” dedi.
Birlikte yürüdüğümüz kooperatifler 10 kat büyüdü
Sadece ürünleri satın almakla, fidan ve hayvan dağıtmakla, ücretsiz tahliller yapmakla ve eğitim vermekle kalmadıklarını, bu ürünlerin kolaylıkla satılabilmesi için paketleme tesisi kurduklarını da kaydeden Başkan Kocaoğlu, “Bizimle birlikte yola çıkıp yürüyen kooperatiflerin hem cirosu hem serveti 10 senede en az 10’a katlandı. Yatırım yapan Bademli Fidan Kooperatifi’ne, Tire Süt Kooperatifi’ne, Bayındır Çiçek Kooperatifi’ne, Urla Bademler Çiçek Kooperatifi’ne ve Kiraz İğdeli Kooperatifi’ne sonsuz teşekkür ediyorum. Onlar olmasaydı, ben ne kadar istersem isteyeyim, bu işi başaramazdım” şeklinde konuştu.
Kooperatifler bizim kaldıracımızdır
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, konuşmasını şöyle sürdürdü;
“Bayındırlı çiçek üreticilerimiz, bugün dünyanın en büyük çiçek üreticilerinden olan Hollanda ile ortak proje yapıyor. Türkiye’de tarım yüzde 2 büyürken, İzmir’de tarım yüzde 5.5 büyüyor, tam iki katı. Türkiye’de süt üretimi yüzde 100 artarken, İzmir’de yüzde 150, Tire’de ise yüzde 440 artıyor. Bu başarının sırrı birlik olmakta, kooperatifleşmede, birleşmede yatıyor. Bugün kooperatifleri karalamak isteyenler bilsinler ki, Fransa ve İspanya gibi ülkeler tarımın yüzde 90’ını kooperatifler vasıtasıyla üretiyor ve pazarlıyor. Türkiye daha yüzde 1’lerde bile değil. Oysa kooperatifler bizim kaldıracımızdır. Biz onları ayağa kaldırmaya devam edeciğiz. Ülkenin geleceği tarımdadır, ülkenin geleceği hayvancılıktadır. Peki biz ne yapıyoruz? Üretemiyoruz. Elimizden tutulmuyor. ‘Köylü milletin efendisidir’ düsturu Ulu Önderimizin sözlerinde kaldı. Biz şimdi o sözü İzmir’de yaşatacağız. İzmir’i Türkiye’de örnek kılacağız.”
Sırbistan’dan et almayacağız
Kooperatiflerle birlikte yeni bir oluşum içerisinde olduklarının müjdesini de veren Başkan Kocaoğlu, “Hem belediyeler hem de kooperatifler hisse alıp pazarlama ihracat faaliyetlerini yürütüp bu görev zincirini tamamlayacağız. Sırbistan’dan et almayacağız. Bizim köylümüzün çiftçimizin ürettiği eti yiyeceğiz. Ülke hiçbir zaman tarımda bu noktaya gelmemiştir. Bu noktaya düşmemiştir. Ona göre biz çalışıp, üretip, kaliteden ödün vermeden göğsümüzü gere gere bu ürünleri pazarlayacağız. Durmak yok, çok çalışacağız. Biz köylü, çifti, esnaf, emekçi olarak bu ülkenin gerçek sahipleriyiz. İzmir kendi gücüyle kalkınabilecek ve bunu bugün Türkiye’de gerçekleştirebilecek tek şehirdir. İzmir kendi kendine yeter. İzmir’e köy diyorlardı. İzmir’e ‘sümükleri akan, kir pas içinde çocuk’ diyorlardı. Bugün ise ‘İzmir bir tane’ diyorlar. Peki bu kalkınma örneğinde bir Türk kuruşu hakkınız var mı? Ne mutlu İzmir’e. Ne mutlu ‘illa kooperatif ürünü alacağım’ diyen tüketiciye. Biz bu yolda yürüyeceğiz, büyüyeceğiz. Hemşehrilerimizin, üreticimizin lokmasını büyüteceğiz” diye konuştu.
Köylü de mutlu kentli de
Köylüler ile kentlilerin buluşmasına tanıklık eden Gündoğdu Meydanı’nda üreticiler büyük emek vererek yetiştirdikleri sağlıklı ürünleri, şehirde yaşayanların beğenisine sundu. Eşsiz lezzetlerin tadıldığı şenlik alanında halk oyunları gösterileri ile büyük ilgi görürken, gerçekleşen yerel yarışmalar ve konserlerde renkli dakikalar yaşandı.
Tarımda İzmir farkı
Türkiye’de ilk defa sözleşmeli üretim modelini uygulayarak üreticinin yüzünü güldüren İzmir Büyükşehir Belediyesi, ‘İzmir Modeli’yle sadece Türkiye’ye değil tüm dünyaya örnek olacak projeler gerçekleştirdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi, üreticinin ürününde verimi, kaliteyi ve çeşitliliği artırarak lokmasını büyütürken, bir yandan da ürününü değerinde satabilmesi için işleme ve depolama tesislerini faaliyete geçirdi. Bu süreç içerisinde tarımsal kalkınma kooperatiflerini, ziraat odalarını ve üretici birliklerini destekleyerek, üreticileri örgütlenme gücüne inandırırdı; tüketicinin de kooperatif kanalıyla güvenli gıdaya ulaşmasını sağladı.
Tarım arazilerinin yollarını asfaltlayarak ürün kalitesini artıran ve pazarlama olanaklarını geliştiren Büyükşehir, sözleşmeli alımlarla üretici kooperatiflerini de destekledi. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kırsaldaki üreticiye verdiği destek bugüne kadar toplam 703 milyon lirayı aştı. Küçükbaş hayvancılığın desteklenmesi konusunda Karaburun, Urla, Kınık, Beydağ, Bergama, Kiraz, Seferihisar, Selçuk ve Menderes İlçelerinde toplam bin 773 üreticiye 6 bin 902 adet küçükbaş hayvan dağıtımı yapıldı. 2 bin 341 yavrunun da doğumuyla birlikte üreticiye kazandırılan mevcut küçükbaş hayvan sayısı 9 bin 243 oldu.
Bölgedeki süt üretimini artırmaya yönelik projelere en önemli desteği veren İzmir Büyükşehir Belediyesi 1-5 yaş grubu arasındaki 130 bin çocuğa ücretsiz süt dağıtarak kısa süre içinde hem küçükbaş hayvan üreticilerinin hem de sağlıklı sütle büyüyen çocukların yüzünü güldürdü. Ayrıca Türkiye de ilk olan ''Arı Eğitim Aracı''nı faaliyete geçiren Büyükşehir Belediyesi, köylerde özellikle kadın üreticilere arıcılık eğitimleri verdi ve bu eğitimlere de devam ediyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.