Kutsal Yara kitabının ilk imza günü
Ayzıt yayınlarından "Kutsal Yara" kitabını çıkaran Tufan Öztürk Antalya'da ilk imza günüyle kitapseverlerle bir araya geldi.
Kelebekler Ne Renk Ağlar Rüyalarında? İlk kitabının ardından tekrardan okuyucularıyla buluşmanın heyecanını yaşayan Öztürk kitap severlerden büyük ilgi gördü. Ayzıt yayınlarının değerli yazarı bir ay öncesi de "Sokaklar Çocuk Doğurmaz "sosyal sorumluluk proje kitabıyla da adından söz ettirmişti. Otuz yazarın kaleme aldığı yazılar içinde " Çıkmaz Sokak Çocukları " eseriyle de okuyucularından tam not aldı.
Ayzıt yayınlarının imtiyaz sahibi R.Serkan Bozkuş yazarının ilk imza gününde bulunarak büyük desteğini esirgemedi.
Yazarın imza gününde kitabı kadar yaptığı resimlerde dikkat çekti. İmza günü etkinliğine renk katan resimler davetlilerin ilgi odağı oldu.
Antalya'nın değerli yazarı Tufan Öztürk'e başarılar ve bol okuyucuları olmasını dilerken yazar hakkında önemli bilgileri sizinle paylaşıyoruz.
Yazarın hayatından kesitler:
"Yazar Tufan Öztürk'ün geçmişten günümüze kadar yapmış olduğu etkinlikleri sizlerle paylaşıyoruz.
1996 ve 1997 yıllarında bir karma, iki kişisel resim sergisi açtı. Ara verdiği sergilere 2016 yılında tekrar dönerek karma ve kişisel sergilere devam etti.
Resimlerinde ve yazılarında gerçeküstücü bir yol izledi. Gözün ve algının bir ötesindeki gerçeği resmetmeyi ve yazmayı denedi.
"Kelebekler Ne Renk Ağlar Rüyalarında? isimli ilk kitabında, renklerle yaptığı resimleri bir de kelimelerle yaptığını söylüyor. Kelimelerin de kendilerine özgü renkleri vardır ve iki rengi karıştırarak yeni bir renk oluşturmak kadar zevklidir kelimelerle oynamak diyerek resim ve edebiyat sanatlarından alınan hazzı birleştirmeye çalıştığını ifade ediyor.
Akdeniz Gerçek Gazetesinde bir süre sanat ve edebiyatla ilgili köşe yazarlığı yaptı.
Yazarımız, "Sokaklar Çocuk Doğurmaz” isimli sosyal projeye bir hikâyesiyle dâhil oldu.
İkinci kitabı “Kutsal Yara”, hayat yolculuğunun bir rüyadan ibaret olduğunu ve bizlerin tesadüf olarak algıladığı her şeyin aslında muhteşem bir senaryonun parçası olduğunu anlatmak istiyor. Ama bunun bir kadercilik düşüncesinin çok ötesinde, sonsuz bir gücün bizlere oynadığı sanatsal bir oyun olduğunu; bunun, insan algısının zayıflığıyla yanlış anlaşıldığını, her düzeye hitap eden felsefik bir dille anlatıyor. Roman sizi içine öyle bir çekiyor ki, romandaki kahramanlarla beraber ağlıyor, onlarla beraber gülüyorsunuz. Ve hatta hayal kahramanları onlar mı yoksa siz misiniz, kitap bunun cevabının peşinde."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.