Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen ‘suç örgütü soruşturması’ kapsamında Adana Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğüne bağlı ekipler, Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfına yönelik olarak 30 Ocak’ta operasyon yapmış, aralarında vakfın kurucusu Alparslan Kuytul’un da bulunduğu 21 kişi gözaltına alınırken, daha sonra bu sayı yeni yakalamalarla 28’e ulaşmıştı. 10 gün boyunca emniyette sorgulanan zanlılar, sevk edildikleri adliyede önce soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısına ifade verdi. 3 kişi ifadesinin ardından serbest kalırken, Kuytul ile birlikte 5 kişi nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklandı. Şüphelilerden 6’sına elektronik kelepçe takılıp ‘ev hapsi’ cezası verilirken, 14 kişi de ‘adli kontrol’ ile serbest kaldı.

"DİNİ LİDER DEĞİL, SİYASETÇİ GİBİ DAVRANDI"

Kuytul’un tutuklanmasına ilişkin gerekçeli karar da açıklandı. Söz konusu kararda zanlılara ‘FETÖ/PDY, PKK/KCK, El Kaide ve DEAŞ silahlı terör örgütlerine bilerek ve isteyerek yardım etme’, ‘suç örgütü kurma ve yönetme’, ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘özel belgede sahtecilik’ suçlamaları yöneltilirken, Alparslan Kuytul ile ilgili ifadeler de dikkat çekti. Kuytul’un söylemleriyle bir ‘kanaat önderi’ olmaktan öte ‘siyasi bir şahsiyet’ portresi çizdiği belirtildi.

Kuytul’un Türk siyasetine yön verme çaba ve gayreti içinde olduğunun altı çizilen kararda, “Siyasi parti kurarak, çeşitli yasal prosedürlerle kayıt altına alınmak yerine bundan kaçınıp, sosyal medya aracığıyla halkın teveccühüne yön vermeye çalışmanın hayatın olağan akışı ile bağdaşır nitelikte olmadığı, saklanan amaçları aşikar ettiği, menfaat temini amacıyla hareket ettiğini ortaya koyduğu, ayrıca herkesin özgürce yaşadığı bir ortamda dini hasasiyetleri kaşıdığı, din üzerinden siyaset yapmaya çalıştığı, bunu da sosyal medya üzerinden yaparak kayıt altına alınmamak istediği” ifadelerine yer verildi.

Alparslan Kuytul’un dini hissiyatları ve duyguları kullanarak insanların teveccühünü kazanıp kendisine menfaat temin ettiği ve bu yolla da nüfusunu arttırma çabasına girdiği vurgulanan gerekçeli kararda, Kuytul’un tüm bu amaçlarla kendisini ‘eleştirilemez ve sorgulanamaz bir şahsiyet’ olarak ortaya koyduğu, böylelikle birçok kişiyi dolandırdığı da kaydedildi.

"AFRİN ÇIKIŞI MİLLİ MENFAATE AYKIRI"

Kuytul’un ‘Zeytin Dalı Harekatı’na yönelik sosyal medyada yer alan konuşmalarına dikkat çekilen kararda, söz konusu yorumların kamu düzenini bozacak, halkın vicdanını yaralayacak, toplumda infial oluşturacak nitelikte olduğu ifade edildi. Harekatın dünya barışını sağlamak amacıyla dünya mazlumları adına ve faydasına manevi bir ‘milli seferberlik’ halinde yapıldığı vurgulandı. Kuytul’un harekatla ilgili “Girmesi var, bir de çıkması var. Girersin ama çıkamazsın” sözlerine yer verilen kararda, bunun neye hizmet ettiğinin de aşikar olduğu belirtildi.