Halep’e Yol Açın’ başlığı ile okullarda dağıtılan bağış zarfları ile yine MEB ve İHH arasında yapıldığı öne sürülen protokol kapsamında ‘iyilikte yarışan sınıflar’ adı altında gerçekleştirilen okullarda para toplama uygulamasını Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’a sordu.

ÖĞRENCİLERİN ‘LİMİTİ BELLİ BAĞIŞ’ YAPILMAYA ZORLANDIĞI DOĞRU MU?

Her ay devam edecek şekilde sürekliliği bulunan ve bağış miktarının belirlendiği, dolayısıyla ‘gönüllülüğü’ fiilen işlevsiz kılan ve fişlenme korkusunu arttıran bağış kampanyalarının öğrenciler, veliler ve öğretmenler üzerinde baskıya dönüştüğünü ifade eden Bakan, Milli Eğitim Bakanı’na “Protokol kapsamında sınıflara kumbaralar konulduğu ve öğrencilerin her ay bu kumbaralara kimi okullarda 100 TL, 30 TL veya 90 TL gibi limiti belli bağış yapılmaya zorlandığı iddiaları doğru mudur? Doğruysa ve Bakanlık’ın konuyla ilgili bilgisi varsa, niçin Bakanlık bir işlem yapmamaktadır?” diye sordu.

İHH HAKKINDAKİ İDDİALAR

İHH hakkında basına da yansıyan bazı bağlantıları sıralayan Bakan, “Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın El Kaide terör örgütü üyeliğinden 26 kişi hakkında açtığı davanın iddianamesinden İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı’na yönelik çarpıcı telefon konuşması çıktı. Halen IŞİD saflarında çatışan ve örgüte eleman ve malzeme götürülmesi işini yöneten Oğuzhan Gözlemecioğlu adlı firari şüpheli, 23 Eylül 2013’te Yusuf isimli bir şüpheli ile Suriye’ye gönderilecek yardım malzemelerini konuşmuş ve Gözlemecioğlu, “1 tır veya 3 büyük kamyonluk yardım malzemesinin geçişi için yolu hazırlayabilirim, gerekirse İHH yardımı ile malzemeleri geçirebilirim” ifadelerini kullanmıştı. Yine İHH adına Suriye’de bağlantı kuran kişilerin El Kaide militanları ile sarmaş dolaş fotoğrafları olduğu iddiası basına yansımıştı” diye konuştu.

NEDEN İHH? BAKANLIK BU İŞİN NERESİNDE?

MEB’in, hakkında cihatçı çetelere destek verdiği gibi çok fazla olumsuz iddia olan bir sivil toplum kuruluşuyla protokol imzalamasına Bakan, verdiği önergede şu soruları sordu: “İnsanlık, ayrım gözetmemek, tarafsızlık, bağımsızlık, hayır kurumu niteliğinde birlik ve evrensellik çerçevesinde çalışan bir yardım kuruluşu olan ve tüm dünya tarafından onaylanan Türk Kızılayı’nın Halep’e yardım kampanyası devam ederken; MEB neden hakkında olumsuz birçok iddialar bulunan ve bu iddiaların birçoğu da Suriye ile ilgili olarak gündeme gelen İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı ile protokol imzalamayı tercih etmektedir? Toplanan para yardımlarının takibi, paraların nereye harcandığı, bu harcamaların kaydının tutulması, Suriye’ye gönderilen yardımların kontrolü, ulaşımı, ulaştıysa orada nerelere teslim edildiği gibi konularda Bakanlık işin neresindedir?”