Tem Sanat Galerisi, sergi sezonunu Almanya’da yaşayan Mehmet Güler ile açıyor. 1 Aralık 2016 tarihinde açılacak sergi 14 Ocak 2017’ye kadar devam edecek. Türkiye’deki resim eğitiminden sonra burs alarak Almanya Kassel Güzel Sanatlar Akademisi’ne devam eden sanatçı “Auszeichnung” (en yüksek derece) ile mezun oldu. 1977 senesinden beri yaşamını serbest sanatçı olarak Kassel kentinde sürdürmektedir. Kassel kenti, Güler’i, o şehirdeki başarılı çalışmalarından ötürü “Altın Rozet Liyakat Nişanı” ile onurlandırmıştır.

Mehmet Güler, bugüne kadar çizdiği binlerce figür ve doğa etütleriyle önceleri “Fotorealist” bir dile sahipken,  bazı piyasa endişelerine takılmadan, sanatın doğası gereği, yoğun çalışma süreci içinde figür ve doğa elementleri, kendi kişiliğinde ve dilinde gelişerek arındı, sadeleşti, form ve elementler asgariye indirgenerek  sağlıklı bir soyutçuluğa ulaştı.

Mehmet Güler, Anadolu’da kökü olan, ancak hayatının kırk yılını Avrupa kültürü içinde geçiren bir sanatçı olarak, farklı kültürleri kendine özgü kişiliğinden ve dilinden ödün vermeden,  yoğurup yorumlayarak evrensel bir sanat dili yarattı.

Çalışmalarının ağırlığını yağlıboya oluşturmakla beraber, sanatında grafik  ve heykel gibi çeşitli teknikleri de kullanan  Güler’e,  Almanya Unna Kültür Müdürlüğü tarafından büyük kapsamlı bir kitapla birlikte 70. yaşı onuruna 2014 yılında retrospektif bir sergi düzenlendi. Altı ay süreli sergiye gösterilen ilgi nedeniyle sergi bir ay daha uzatıldı ve yirmi bin civarında izleyici tarafından gezildi.

Mehmet Güler’in çalışmaları, çıkış noktası olan yaşantıyı kopya etmez. Sanatçı, mükemmel bir ağaç baskıcı ve gravürcüdür. Ama içinde kaynayan asıl tutku, renkle uğraştır. Onun resimleri, bu yolla sakin bir içerik diliyle olağanüstü resimsel hummadan doğan karışımlardır. Heyecan verici bir iç yapısı olan geniş yüzeyler resimlerin özelliğidir. Her şeyden önce, özellikle bu renk kültürünün ifade bulduğu,  Mavi Sevinci gibi yapıtlar, mavinin egemen ilk vurgu olduğunu, ancak resimlerde eşsiz bir renkliliğin duyarlı nüanslarla derinlemesine yerleştirildiğini gösterir. Mehmet Güler’in gittikçe artan biçimde anlatıyı indirgeyip, içeriği salt renklerle, nüanslarla, çok tutumlu birkaç çizgiyle ifade edebildiğini gösterir. Bu, konudan, renk sevincine giden yoldur. Onda resim yapmak bir çeşit araştırma sürecidir. Bu süreç, sözü kullanmak istemeyince, renkle neyin söylenebileceğini inceleme anlamına gelir.

Güler’in çalışmaları fikir doludur, memleket açısından  – Anadolu açısından –  şimdi aynı zamanda Batı Avrupa, Almanya açısından çok çeşitli düşünceler uluslararası bir sanat dilinde birbiriyle karılır. Bütün bunlar, onun zaten içinde olan ve bizim kültürümüzle, her defasında değişik olarak, imbiklediği ve ayrıntılı olarak anlatabildiği birçok duygu ve sezgiyle karılır. Onun bakışı, düşünüşü, yaşayışı ve dönüştürüşü kaynayan bir kazan gibidir ve bunun sonuçları, müthiş atak ve biçimsel yönden fevkalâde gerilimli yapıtlardır. Onun fikir dağarı, resmin belleğidir; bu bir ressamın bilgi bankasıdır. Oradan istediğini alabilir. Kullanılan araçların titiz bir indirgenmesi, onun yaratısının özelliğidir; orada fazladan tek söz bulunmaz; hiçbir renk aşırı değildir. Hiçbir ifade apaçık ya da yüzeysel değildir. Şu noktaya işaret etmek de önemlidir. Mehmet Güler’in üslûbu, soyut biçim diliyle figürsel işaretleri birleştirir, resim ile çizimi iç içe sokar, alandan ve çizgiden söz eder, hareketli ve durgundur. Mehmet Güler’in yapıtları, çok üst düzeyde içerik ve biçimleme iddiası olan ve her zaman özerk, özgün sanatsal ifadelerdir.

Sergiyi galeride izlemek imkanını bulamayan sanatseverler, www.temartgallery.com adresinde devamlı güncel tutulan e.ağ sayfalarımızda sergiye, galeri sanatçılarına ve geçmiş sergi arşivlerine ulaşabilirler

Valikonağı Cad., Prof. Dr. Orhan Ersek Sok. 14, Nişantaşı, 34365 İstanbul