Milli Eğitim Bakanlığında devir teslim yapıldı!
Prof. Dr. Mahmut Özer, Bakanlık görevini Ziya Selçuk’tan devraldı.
Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayımlanan karara göre, görevden affını isteyen ve af talebi kabul edilen Ziya Selçuk'tan boşalan Milli Eğitim Bakanlığına, Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Özer atandı. Karar sonrasında Milli Eğitim Bakanlığında devir teslim töreni gerçekleşti. Halefi Mahmut Özer’ görevini devretmeden önce bir konuşma yapan Ziya Selçuk, “10 Temmuz 2018 tarihinde Cumhurbaşkanının tensipleri ile başladığım ve 3 yılı geride bıraktığım Milli Eğitim Bakanlığı görevim bugün itibariyle nihayetlenmiş bulunmakta. Başta Cumhurbaşkanına bu milletin çocuklarına hizmet etme fırsatı verdiği için teşekkür ediyorum. Kabinede beraber görev aldığım Bakan arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Gece gündüz demeden mesai kavramını dikkate almadan birlikte çalıştığımız tüm arkadaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum. Sahada çalışan tüm arkadaşlarımıza ve eğitim ailemize, öğretmenlerimize, okul müdürlerimize, ilçe ve il müdürlerimize sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Bize canlarını emanet eden velilerimize ve saygıdeğer milletimize yürekten teşekkür ediyorum. Bu bir bayrak yarışı ve çalışma sürecinde çok değerli çalışmalara imza attığımız Prof. Dr. Mahmut Özer‘e teşekkür başarılar diliyorum. Ziya öğretmen olarak bu ülkenin çocukları için her durumda hizmet etmeye devam edeceğim. Bizim işimiz eğitim ve öğretmenlik. Bu ülkenin çocukları ve yarınları için yapılmış olan tüm iyiliklere, güzelliklere ve verilen emeklere her daim sonsuz bir vefa içerisinde olacağım ve çalışmaya devam edeceğim” ifadelerini kullandı.
"Öğretim üyesi bir eğitimci ve Milli Eğitim Bakanı olarak en büyük amacım tüm çocukların Türkiye’nin neresinde olursa olsunlar, kaliteli bir eğitim almaları için fırsat eşitliğini sağlamaktır"
Göreve geldiği için mutlu olduğunu belirten Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “Öncelikle bu göreve bizi layık gören Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a şükranlarımı sunuyorum. Tabii ki Milli Eğitim Bakanı olarak büyük bir sorumluluk üstlendiğimi ve çok zor bir görevi devraldığımı biliyorum. Son bir buçuk yıldır pandeminin getirdiği zorluklar nedeniyle tüm dünyada ve dolayısıyla da Türkiye’de eğitimi asgari düzeyde sağlamak bile artık ciddi bir mesel haline gelmiştir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde eğitime son 19 yılda AK Parti hükümetleri eğitime gerçekten çok büyük yatırımlar yapılmıştır. Böylece Türkiye’deki eğitim sisteminin fiziksel ve teknolojik altyapısı birçok Avrupa ülkesi ile rahatlıkla kıyaslanabilir bir zenginliktedir. Daha önemlisi OECD tarafından yapılan son uluslararası öğrenci başarı izleme araştırma sonuçlarının gösterdiği gibi son yıllarda Türkiye’de eğitim kalitesinde de önemli gelişmeler başlamıştır. Ancak Türkiye olarak dünya ile daha çok rekabet edebilir bir eğitim sistemine ihtiyacımız vardır. Bu zor görevi Sayın Bakandan devralırken en büyük avantajım üç yıl birlikte kendisinin Bakan Yardımcısı olarak çalışmış olmamdır. Kendilerine şükranlarımı sunuyorum. Sayın Bakan döneminde başlayan ve bir kısmını birlikte başarılı bir şekilde yürüttüğümüz projeler var, bunlara devam edeceğiz. Öğretim üyesi bir eğitimci ve Milli Eğitim Bakanı olarak en büyük amacım tüm çocukların Türkiye’nin neresinde olursa olsunlar, kaliteli bir eğitim almaları için fırsat eşitliğini sağlamaktır” şeklinde konuştu.
“İlk önceliğim gerekli tüm tedbirleri alarak okulları tıpkı pandemi öncesinde olduğu gibi yüz yüze eğitime hazır hale getirmektir”
Pandemi döneminin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de eğitime etkileri olduğuna dikkat çeken Bakan Özer, “Türkiye dünya ile yarışabilecek bir eğitim sistemini kurabilecek güçtedir. İnanılmaz güçlü bir öğretmen kadromuz var. Çok güçlü bir bürokratik ekibimiz var. Eğitimin tüm paydaşlarını da dikkate alarak çok çalışacağız. Bu vesile ile belirtmek isterim ki Eylül’de okulları açmak için her ne gerekiyorsa yapacağız. Pandemi döneminde öğrenci, öğretmen ve velilerimiz çok büyük zorluklar yaşadılar ve çok büyük fedakarlıklar gösterdiler. Geçen bir buçuk yılda pandemi dolayısıyla yaşanan kaybın telafisi için Sayın Bakanın da çok önemli çalışmaları oldu. Bu çalışmalar güncellenerek aynen devam edecek. İlk önceliğim gerekli tüm tedbirleri alarak okulları tıpkı pandemi öncesinde olduğu gibi yüz yüze eğitime hazır hale getirmektir. Türkiye’nin geleceği için yüz yüze eğitime bir an önce geçmek oldukça kritik bir hal almıştır. Okulların açılması için vakaların belirsiz bir gelecekte tamamen sıfırlanmasını bekleyemeyiz. Pandemi dolayısıyla çocuklarımızın bedensel ve zihinsel olarak etkilenmelerine daha fazla müsaade edemeyiz. Son söz olarak artık okulları kapalı tutmak gibi bir lüksümüz yoktur.”
Devir teslim töreni sonrasında çiçek takdimi gerçekleşti ve hatıra fotoğrafı çekildi. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in yardımcıları ise Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili, Prof. Dr. Petek Aşkar ve Dr. Sadri Şensoy oldu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.