Gaziemir Belediye Basın Danışmanı ve Fiore Ajans Direktörü Hasan Dalgıç, Suriyeli mültecilerin yaşamlarına, objektifi ve kalemiyle mercek tutuyor. ‘Mülteci Hayatlar’   adı verilen projenin ikinci sergisi, Gaziemir Belediyesi’nin fuaye alanında açıldı…

Bu yüzyılın en kirli savaşının Türkiye’ye savurduğu 3 milyon mültecinin hayatları; foto-öyküler ile belgesel filmin yer aldığı özel bir çalışmayla mercek altına alınıyor. Gaziemir Belediye Basın Danışmanı ve Fiore Ajans Direktörü Hasan Dalgıç tarafından hazırlanan ‘Mülteci Hayatlar’ isimli projenin ikinci sergisi, Gaziemir Belediyesi fuaye alanında açıldı. Projede Suriye’den kaçış hikayesi foto-öyküyle anlatılan Cevad Şükri’nin de yer aldığı sergiyle ilgili konuşan Gaziemir Belediye Başkanı Halil İbrahim Şenol, “Milyonlarca insanın savaş, etnik çatışma, otoriter rejimler ve insan hakları ihlali sebebiyle ülkelerini terk etmeleri büyük bir insanlık ayıbını oluşturuyor. Bizim de belediye olarak bu insanlık ayıbıyla ilgili görevlerimiz var. Kentimize gelmiş olan mültecilere gücümüz yettiğince el uzatıyoruz” diye konuştu.

Aylan ile gündem olabildi…

Mülteci sorununun, Bodrum’da sahile vuran cesediyle tüm dünyanın vicdanını kanatan Aylan Bebek sayesinde gündem olabildiğine vurgu yapan Hasan Dalgıç, “Yüzyılın en büyük trajedisinin tek kurbanı Aylan değildi. Özenle örülüp atkuyruğu yapılmış saçları, bot batarsa suda ağırlık yapmasın diye kesilen Afgan kız var. Anne babası karşıya geçince; elinde bir çanta ve kardeşinin biberonuyla kala kalan isimsiz 9 yaşındaki Suriyeli kız çocuğu var. Enkazdan sağ çıkan Ümran var. Bunun gibi binlerce öykü var ve bu öykülerin yazılması gerekiyor” dedi. Dalgıç, Uzun soluklu çalışmanın sonunda, Mülteci Hayatlar adıyla belgesel bir filmin çekilmesini de amaçladığını söyledi.

Milli tenisçinin kaçış öyküsü…

Mülteci Hayatlar Projesi’nin ilk sergisinde, Osmanlı döneminde Şam’a vali gönderilen Abdullah Şükri’nin soyundan gelen, 30 yaşındaki Suriyeli milli tenisçi Cevad Şükri ile İzmir’de kurduğu işletmeyle 42 kişiye istihdam sağlayan Hussam Fansa’nın öyküleri yer alıyor. Serginin omurgasını oluşturan ve ülkesinde ‘kortların altın çocuğu’ olarak tanınan Şükri’nin, ‘ikinci vatanım’ dediği Türkiye’deki antrenörlük hayatından karelerin yer aldığı sergide ayrıca; 4 çocuğuna bakmak için hurdadan bulduğu dikiş makinesiyle mücadele veren Hadice Meskani ve 5 çocuk 1 torun sahibi 39 yaşındaki Henedi Zeyno’nun öyküleri de bulunuyor.