Banu Pirinçcioğlu

Banu Pirinçcioğlu

MUTLULUK KUSURDADIR BAZEN

Vapurda  iki küçük kız oturmuş konuşuyorlar. Mecburi  kulak misafirliği yaptım.

Yaş tahminim, kıyafet olarak forma giydiklerinden tahminim 17-18 olsun en fazla. 

Sevgilisinden ayrılacakmış, mevzu bu. Arkadaşı diyor ki, ama seviyordun hem çok iyi çocuk kızım süper yani niye ayrılacaksın ki? Ayrılmak isteyenin cevabı basit;  iyi çocuk tamam da bilmemkim de çok yakışıklı hem babasının marketleri var! Kelimesi kelimesine bu şekilde diyalog.

Şimdilerde durumlar böyle. Yani olay küçükten başlıyor. Daha iyisi, daha güzeli, daha muhteşemi arayışı. 

Büyüklerin tatminsizliğini geçtim, küçüklerin neden ki? Büyüklerini örnek aldıklarından olabilir mi?

Herşeyi tüketmek ve daha iyisini beklemek marifetmiş gibi, çocuklara da aynısını öğretmişiz meğer.                                                                                                 

Ne istediğini bilmeyen, istediğini bulunca daha da iyisini isteyip duran şımarık insanlarız artık. 

Evin daha iyisi, telefonun daha yenisi, arabanın bir üst modeli. Daldaki kuş eldekinden iyidir misali...

Psikologların dolup taşmasına şaşmamalı. 

Kimse uzun süre evli kalamaz elbet, nasıl kalsın ki? Adamın daha zengini, daha yakışıklısı, kadının daha güzeli, bir beden incesi. Hep daha iyisinin  arayışı. 

Güzelliğin, zenginliğin, gücün sonu yok. Herkesin ve herşeyin daha güzeli hep var. 

Hala parada, güçte, güzellikte aşkı, mutluluğu arayan insanların hiç mutlu olamayacak olması ve bunun farkında bile olmaması mesele. 

Kim güzelliğe uzun süre aşık kalabilir ki? Limitsiz kredi kartıyla yaşanan aşk ne kadar sürer? 


Elindeki senin için mükemmelse, ötesini düşünmeyeceksin yani. 

Bazen mutluluk kusurlardadır.

Önceki ve Sonraki Yazılar