Okul fobisi belirtilerine dikkat!
Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, çocuklarda görülen okul fobisinin nedenlerine ilişkin açıklamalarda bulundu ve ailelere tavsiyeler verdi.
Okul fobisinin diğer fobi türlerinde olduğu gibi bireyin yoğun bir endişe hali yaşaması ve bu endişesini, kaygısını kontrol edememesi durumu olduğunu söyleyen Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezinden Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, “Okul fobisi yaşayan çocuklarda bu yoğun endişe ve kaygı hali, kendisini okul üzerinden gösteriyor. Okul fobisi, özellikle çocuğun okula gideceği günlerin akşamında veya okul sabahlarında fizyolojik bir rahatsızlıktan bağımsız olarak birden ortaya çıkarak mide bulantısı, kusma, baş ağrısı, hızlı kalp çarpıntısı, nefes alışverişlerde zorlanma gibi birçok farklı belirti şeklinde kendisini gösteriyor.” ifadelerini kullandı.
Okul fobisinde fizyolojik belirtilere ek olarak ağlama, inatlaşma, küsme, saldırganlık ve yoğun bir şekilde ortaya çıkan öfke nöbetlerinin görülebildiğinin altını çizen Aydoğdu, “Okul fobisi yaşayan çocuklar, yoğun kaygı yaşadıkları bu zaman diliminde öfkelerini kontrol edemedikleri için kasılma yaşayabiliyor veya oyuncaklarına, kitaplarına zarar verme gibi davranışlar sergileyebiliyor. Temel bakım veren kişiler çocuğun o gün okula gitmemesine izin verirse bütün bu belirtiler ortadan kalkacaktır. Ancak yine okula gitmesi gerektiğinde aynı durumlar tekrarlayabilir ve çocuk okula gitmeyip evde kalmasına yönelik pazarlık etmeye çalışabilir.” dedi.
Ailedeki kaygı bozukluğu da etkili olabiliyor
Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, çocukların okul fobisi geliştirmek için birçok nedeni olduğunu söyledi ve “Bu nedenler arasında genetik geçiş göz ardı edilmemelidir. Ailesinde özellikle kaygı bozukluğu olan çocukların okul fobisi geliştirmeleri diğer çocuklara oranla fazla olduğu biliniyor. Bununla birlikte eğer çocuğun travmatik bir yaşam deneyimi olmuşsa tekrar zarar göreceğine dair korkuları, yoğun endişe ve kaygıları olabilir. Bu sebeple çoğunlukla kendisini güvenli gördüğü yerden yani evinden ayrılmak istemeyebilir. Bir diğer durum ise temel bakım veren kişiden ayrılmak istemediği için kaygı yaşayarak okula gitmek istemeyebilir. Burada çocuğun temel bakım veren ile kurduğu bağlanma ilişkisi ve ebeveynlik stili oldukça önemli. Tüm bunların yanında eğer çocuk okul ortamında dışlanıyorsa, zorbalığa maruz kalıyorsa veya akademik olarak yetersiz ise ve bu yetersizliği ile etiketlenmişse çocuğun yine okul fobisi geliştirme ihtimali oldukça yüksektir.” diye konuştu.
Uzman desteği önemli
Okul fobisine sahip çocukların vakit kaybetmeden profesyonel bir destek almaları gerektiğini belirten Aydoğdu, “Çocuk okul fobisinden dolayı okula gitmek istemezken temel bakım veren kişiler çocuğun okula gitmesine yönelik bir baskı ve ikna etme çabası içinde oluyor. Bu durumda çocuk zorla okula götürülse bile uyumsuz davranışlarından dolayı okul ortamında dışlanabilir ve etiketlenebilir. Tüm bu süreçlerin önüne geçmek için olabildiğince erken dönemde profesyonel destek almaları oldukça önemli.” ifadelerini kullanarak açıklamasını tamamladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.