Dr. Cem Şah, hem havaların sıcak olması hem de gün boyu sıvı tüketilememesi nedeniyle Ramazan’da böbrek hastalarının karşılaşacağı en kötü durumun ise tansiyon yükselmesi olduğunu belirtti. 

Özellikle yüksek tansiyon hastalarının Ramazan’da mümkün olduğunca tuzsuz gıdalar tüketmesi gerektiğini anlatan Dr. Cem Şah, “Aşırı tuz tüketimi yüksek tansiyonu tetikleyen bir unsur. Tuz tüketimine dikkat edilip en aza indirilirse hem tansiyon yükselmelerinin önüne geçilecek hem de susama durumu daha az olacaktır. Ancak tansiyon, bütün önlemlere rağmen yükselirse acilen bir hekime danışmak gerekir. Böbrekleri tehdit eden yüksek tansiyon aynı zamanda kalp yetmezliği, kalp krizi ve inme gibi ciddi sorunlara neden oluyor” diye konuştu. 

Su alımının azalmasının böbrek taşı riskini doğurduğunu ifade eden Şah, “Böbrek taşı oluşumuna karşı Ramazan’da alınabilecek en iyi tedbir iki öğün arasında yeterli miktarda su tüketmek. Oruç tutanlar iftardan sahur bitimine kadar olan süre zarfında günlük sıvı ihtiyaçlarını almaları gerekir. Yetersiz sıvı alımı böbrek taşı oluşumuna yol açabiliyor. Sorun yaşamamak için günde yaklaşık 2 buçuk litre sıvı tüketilmesi gerekiyor. Ancak bu miktarın içinde günlük tüketilen çay ve kahve gibi içecekleri saymamak gerekiyor. Çünkü bu içecekler diüretik, yani idrar söktürücü olduklarından suyun yerini tutmazlar” ifadelerini kullandı. 

Dr. Cem Şah, böbrek taşından korunmak amacıyla bol sıvı ile beraber sitrat içeren besinlerin de alınması gerektiğini belirterek, en iyi sitrat kaynağının limonata olduğunu ve böbrek taşına karşı koruyucu bir etki oluşturduğunun bilindiğini kaydetti. 

Diyaliz hastalarının beslenmelerine her zaman ayrı bir özen göstermeleri gerektiğini belirten Dr. Cem Şah, şunları kaydetti: 

“Sağlıklı çalışan böbrekler uzun süren susuzluğa karşı vücudu dengeleyebilirler. Bu sebeple sağlıklı bir insanın oruç tutması sorun yaratmaz. Ancak sağlıklı insanların aksine diyaliz hastalarında, böbreklerin çalışmaması nedeniyle sıvı birikimine yol açan sıvı alımının artması birçok olumsuzluğu da beraberinde getirebilir. Vücutta biriken fazla sıvı tansiyonu yükseltebilir, ödem ve kalp yetmezliğine neden olabilir. Bunun yanında, diyaliz tedavisi gören kronik böbrek yetmezliği hastaları, diyabet, kalp hastalığı veya kontrol altında olmayan yüksek tansiyon problemleri yoksa diyalize girmedikleri günler doktorlarının bilgisi ve onayı dahilinde oruç tutabilirler. Ancak bu hastaların durumu bahsedilen ön koşullara uymuyorsa oruç tutmaları önerilmez.”