Petrol devlerinden iklim tazminatı istediler
Mısır'da 6 Kasım'da başlayan COP'27'de liderlerin konuşmaları bugüne damga vurdu.
COP27’nin Liderler Zirvesi‘nin ikinci gününde yoksul ülkelerin liderleri, yaptıkları konuşmalarda, için varlıklı hükümetleri ve petrol şirketlerini küresel ısınmayı tetikledikleri için hedefe oturttu ve ekonomilerine verilen zararları ödemelerini istedi.
Giderek artan şiddetli okyanus fırtınaları ve deniz seviyesinin yükselmesiyle sarsılan Küçük Ada Devletleri, petrol şirketlerini son zamanlarda elde ettikleri devasa kârların bir kısmını buraya harcamaya çağırırken; gelişmekte olan Afrika devletleri de daha fazla uluslararası fon talep etti.
Küçük Ada Devletleri İttifakı adına konferansta konuşan Antigua başbakanı Gaston Browne, “Petrol ve gaz endüstrisi günlük yaklaşık 3 milyar dolar kar elde etmeye devam ediyor. Bu şirketlerin, kayıp ve zarar için bir fon kaynağı olarak kârları üzerinden küresel bir karbon vergisi ödemelerinin zamanı geldi””Onlar kâr ederken, gezegen yanıyor.” diye konuştu.
Malavi Devlet Başkanı Lazarus Chakwera “Doğa yitip giderken vatandaşlarımız sabrını yitiriyor” ifadelerini kullanırken Ruanda başkanı Paul Kagame şunları söyledi:
“Gelişmiş ülkelerin yapabileceği en değerli katkı, sürdürülebilir, yeşil enerji inşa etmek için Afrika’ya yatırım yaparken emisyonlarını daha hızla azaltmaktır.”
Senegal Devlet Başkanı Macky Sall konferansta Afrika’daki yoksul gelişmekte olan ülkelerin kötüleşen iklim değişikliğine uyum sağlamak için zengin ülkelerden daha fazla finansmana ihtiyaç duyduklarını ve Afrika ülkelerinin ekonomilerini beslemek için ihtiyaç duyduğu fosil yakıtlardan derhal uzaklaşma çağrılarına direneceklerini söyledi.
Barbados başbakanı Mia Mottley’nin dünkü sözlerini de yineleyen Sall, “Bir zamanlar sanayi devriminin temelini oluşturan sömürgecilik için, şimdi de onun neden olduğu karbon emisyonlarının etkisiyle “iki kez cezalandırılıyoruz” dedi.
Ormanları, halkının saldığından daha fazla karbon emen bir Güney Amerika ülkesi olan Surinam’ın başkanı Chandrikapersad Santokhi, zengin ülkelerin iklim adaptasyonu için gelişmekte olan ülkelere yılda 100 milyar dolar yönlendirme sözünü tutmaları gerektiğinin altını çizdi:
“Bütün çocuklar ve gelecek nesil adına, tarihi yayıcıları dünyamızı korumak için acilen üzerlerine düşeni yapmaya çağırıyoruz. Ülkem kısıtlı kaynakları ve kapasitesiyle üzerine düşeni yapıyor. Aslında karbon negatifiz, ancak etkilerle karşı karşıyayız.”
Sri Lanka Devlet Başkanı Ranil Wickremesinghe, Batılı hükümetlerin Ukrayna’daki savaşa milyarlarca doları hızla yönlendirdiğini, ancak iklim değişikliğine harcamakta yavaş kaldığını söyledi.
“Çifte standart kabul edilemez” diyen Wickremesinghe “İklim finansmanının hedefi ıskaladığı sır değil… Pek çok gelişmiş ülkenin iklim finansmanı katkılarını bekletmeyi uygun görüyor, aynı ülkeler Ukrayna savaşının bir tarafında yer aldılar ve savaş için bir miktar harcama yapmaktan çekinmiyor gibi görünüyorlardı.” dedi.
Zimbabve Devlet Başkanı Emmerson Dambudzo Mnangagwa Cop27’de Afrika birliği çağrıbulundu:
“Tek sesle konuşmalı iklim mağdurları bloğu gibi hareket etmeliyiz. Ancak o zaman şimdiki ve gelecek nesiller için sağlıklı bir gezegeni güvence altına almamız muhtemeldir. İklim krizinden en çok sorumlu olanlar daha çok dinlemeli ve iklim finansmanına öncelik vermeli.”
Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa, kıtanın borcunu artırmasını önlemek için hibeler ve imtiyazlı krediler şeklinde daha fazla iklim fonunun gelmesi gerektiğini söyledi.Ramaphosa, çok taraflı kalkınma bankalarını iklim finansmanına yaklaşımlarını değiştirmeye çağırdı ve dünya nüfusunun çoğu için desteğin ulaşamayacağını söyledi. Mısır’daki COP27 konferansında, kurumların “riskten kaçındıklarını” ve finansman tekliflerinin “zahmetli maliyetler taşıdığını” söyledi.
Cabo Verde volkanik ada devletini temsil eden José Maria Neves: Dünyada kişi başına en düşük sera gazı emisyonlarından birine sahip, gelişmekte olan küçük bir ada devleti olan ülkesinin Afrika ve dünyadaki en savunmasız ülkelerden biri olduğunu ve “neredeyse hiçbir şeye” katkıda bulunmadığını söyledi.
Portekiz başbakanı António Costa, nispeten iyimser bir konuşmasında, ülkesinin yenilenebilir enerjiye yaptığı güçlü yatırımlar sayesinde Ukrayna krizinin neden olduğu enerji krizinin etkilerinin çoğunu azaltmayı başardığına dikkat çekti.
Ülkenin 2045 yılına kadar karbon nötr olacak şekilde ayarlandığını, bunun diğer birçok ülke tarafından belirlenen 2050 hedefinden daha erken olduğunu ve bir “yeşil enerji koridoru” oluşturmak için Fransa ve İspanya ile birleştiğini hatırlattı. Portekiz kömürü planlanandan sekiz yıl önce terk etmişti. Costa, Ukrayna savaşının ülkenin kararı tersine çevirmesine neden olacağını düşünmediğini söyledi.
120’ye yakın devlet ve hükümet başkanının konuştuğu programda ancak Amerika Birleşik Devletleri, Çin ve Hindistan da dahil olmak üzere dünyanın en büyük kirleticilerinin çoğu bulunmadı. ABD Başkanı Joe Biden koferansa gelecek hafta katılacak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.