Gayrimenkul ve otomobil satım ve alımıyla ilgili piyasalara getirilen düzenleme kiminin işine yaradı, kiminin dişini kırdı.

İşine yarayan kesim, gerçek anlamda alım ve satım yapan, bu işin ticaretinden anlayan, ticaretini yaparken hem satıcıya, hem de alıcıya kazandıran, kazandıramasa bile kaybetmemesine neden olmayanlar.

Dişi kırılan kesim ise, 'Keçiden nasıl yağ çıkarılır?' sorusunun cevabını bilerek müşteri konumunda olanları keçi konumunda düşünerek hareket edenler.

Devlet, işte böyle büyük miktarda paraların ve birikimlerin kullanıldığı ticaret, alış-veriş hattına getirdiği yeni düzenlemelerle, hem herkes için kontrolü sağladı ve eline aldı hem de herkes için güvenli ticaret imkanı sağladı.

Mesela, bir gayrimenkulün birden fazla alıcısı olabilir ama asla birden fazla satıcısı olamaz kuralı getirildi.

Böylece A emlakta 5 lira, B emlakta 4 lira, C emlakta 6 lira olan, adamına göre, parasına göre alım-satımın önüne geçti.

Satana dedi ki, 'Tek sen satabilirsin!'

Satana dedi ki, 'Tek fiyat verebilirsin!'

Otomobil ve gayrimenkul iş alanlarını eskiden beri cazibeli hale getiren, kazanımı en kolay meslek haline getiren unsur da tam olarak buydu.

Adamına göre fiyat!

Parasına göre mal!

Malına göre para!

Hal böyle olunca sadece piyasada alıcı ve satıcı arasındaki netlik ortaya çıkmadı, aynı zamanda alım ve satım konusunda da kurallar getirildi.

Para olmadan mal yok!

Mal olmadan para yok!

Ev alırken dolandırılan, parasını kaptıran mağdurlar devri kapandı.

Tapu dairesine parasına yatıran, malı almaya gelebilir.

Tapu dairesine, tapusunu getiren ve satan da parasını almaya gelebilir.

Eminönü işi, 'Bul karayı, al parayı' devri kapandı.

Araba alırken de aynı durum geçerli.

Notere parasını yatıran, arabasını almaya gelebilir.

Notere, arabası olan ve satan da parasını almaya gelebilir.

Organize işlerdeki anekdot gibi, 'Araba nerede, para nerede?' sorunsalı artık yok.

Devletin getirdiği kurallar ve şartlar, piyasaya her anlamda, herkes için güvence getirdi.

Güvensizlikten para kazanmayı kendisine yol olarak görenlerin işine ise tabi ki gelmedi.

Piyasada bu güven, bir başka şeyin de ortaya çıkmasına neden oldu.

Son haftalarda 'Sahibinden' notuyla satış yapılan gayrimenkul ve otomobil satışlarında da artış olmaya başladı.

Sanki satış için aracı olanlar, bu işte arada olup para kazananlar diskalifiye ediliyormuş gibi.

Bunun en büyük nedeni de milyonluk ticaretlerde kanunen de olsa alınan binlik komisyonlar.

Örneğin, 5 milyonluk bir evin satışına aracılık eden emlakçıya, yasal hakkı yüzde 2'den olmak üzere, hem alıcının, hem de satıcın 100'er bin TL verecek olması, yani bu işe aracılık ettiği için emlakçıya 200 bin TL ücret verilecek olması, makul ücret olarak kabul edilemiyor.

Hal böyle olunca da satan 100 bin TL daha az almamak için, alan 100 bin TL daha fazla ödememek için direkt ilişki kurmayı tercih ediyorlar.

Komisyon oranları değişkenlik gösterse de otomobil sektöründe de.

Otomobil sektöründe alıcıyı daha fazla güvende hissettiren ise oto ekspertiz raporları.

Almayı düşündüğü otomobili istediği yerde kontrol ettirebilme şansı.

Duyduklarımla yola çıktım, gördüklerimle de teyit eder oldum.

Şimdilerde gayrimenkul ve otomobil piyasasında 'Sahibinden' trend oldu!

Vesselam!