Sadece 'Siz' gittiniz Kaymakamım!
Ali Eyce yazdı; Sadece 'Siz' gittiniz Kaymakamım!
İzmir'in Karabağlar ilçesi nere, İstanbul'un Başakşehir'i nere!
Google'dan baktım arası tam 504 kilometre!
İzmir'in Karabağlar ilçesinde görev yaparken şahsen tanıştığım Karabağlar Kaymakamı Cemil Özgür Öneği'nin İstanbul'un Başakşehir ilçesine kaymakam olarak gidişi, çok sesli olmadı ama çok da sessiz kabul edilemedi.
İzmir'den İstanbul'a yolu düşenler, Başakşehir'e uğramadan, Başakşehir Kaymakamı Cemil Özgür Öneği'ni ziyaret etmeden, bir bardak çayını, bir fincan kahvesini içip, iki sohbet etmeden dönemiyorlar İzmir'e!
Tıpkı Karabağlar'da kaymakamlık yaptığı dönemde bir bardak çayını, bir fincan kahvesini içmeden duramadıkları gibi.
Başakşehirliler çok şanslı!
Karabağlarlılar bu anlamda çok şansını kaybetti.
Kaymakam Öneği'ni tanımak, onun insanlarla olan iletişimini görmek, onun devletin temsilcisi olarak, devlet adamı olarak toplum üzerinde devletin varlığını gösteren faaliyetlerine tanık olmak, gerçekten çok güzeldi.
Hem gazeteci olarak, hem Karabağlarlı olarak.
Gazeteci merakıyla bir görüşmemizde bu etkinliği ve bu faal halinden etkilenerek toplumun içinden gelen o soruyu sormuştum, 'Siyaseti düşünüyor musunuz?' diye.
Kesin bir cevapla 'Hayır' derken, devletin kendisine verdiği görevle zaten toplum için yapacağını yapmaya çalıştığını, ülkesi için, milleti için çalıştığını söylemeyi, 'Zaten ülkem ve ülkemde yaşayan insanlar için çalışıyorum' dercesine söylemişti.
İstanbul'da, Başakşehir'de de aynı etkinlik ve aktiflik içinde olduğunu görünce 'Ah Karabağlar, vah Karabağlar' dememek elde değil.
Kaymakam Öneği'nin bir de bizi alıştırdığı güzel bir görsel sanat şöleni var.
'Benim kadrajımdan' dediği, özel çektiği, yaşadığı şehri, yaşadığı ülkeyi, yaşadığı doğayı, yaşadığı hayatı anlatan fotoğraflar.
Bazıları biz gazetecileri kıskandıracak kadar da güzel oluyordu.
Gören göz güzel olunca, hayat dolu olunca, sevgi dolu olunca ister istemez yansıması da güzel oluyor.
Karabağlar'da bir şeyler eksik kaldı mı derseniz valla kaldı ki insanı yazmaya itiyor.
Yaşadığınız yerde mutlu olun, yaşadığınız yerdeki insanlar mutlu olsun, kadrajınızdan mutluluklarını takip ediyor olalım.
Kaymakam olarak Türkiye'nin her yeri sizin için ne kadar önemliyse, dost olarak, arkadaş olarak, kaymakam olarak sizin varlığınızda nerede olursanız olun önemli.
İstanbul'a yolumuz düşerse, bir bardak çay, bir fincan kahve alacağımız olsun.
Sohbet mi, o zaten ne kadar uzakta olursanız olun bol olsun.
Kaymakamım!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.