Saldıran Başkan! Savunan Başkan!
Ali Eyce yazdı; Saldıran Başkan! Savunan Başkan!
Çiğli’de neler oldu?
Çiğli’de neler oluyor?
31 Mart Yerel Seçimleri öncesi Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, belediye başkanlığına yeniden adaylığını koydu ve; "Bu dönem bereketli bir dönem. Bizi belediyecilikten kimse eleyemez. Başka saikler harekete geçerse ona bir şey diyemem. Bize bu dönemi CHP verdi verirken 'bizim oğlandır yapar' dediler. Ben yine böyle diyeceklerini düşünüyorum. Bizi kimse eleyemez" dedi.
Ama öyle olmadı.
CHP, 2019’da ‘Bizim oğlan yapar’ dediği Utku Gümrükçü’yü aday göstermeyerek, ‘Başkan oğlan yapsın’ dedi.
Onur Emrah Yıldız’ı başkan adayı yaptı.
Yıldız, 31 Mart seçimlerinde Çiğli Belediye Başkanı seçildi.
Başkan seçildikten sonra yaptığı ilk icraatlardan birisi ise işten çıkarmalar oldu.
Bunu yaparken de gelen tepkiler üzerine, neyi, neden yapmak zorunda olduğunu açıklamak zorunda kaldı.
“Biz istemedik, mecbur bırakıldık” cümlesiyle başlayarak, geçmiş dönemde, son yılda, son aylarda yapılan işçi alımlarına, kadrolaşmalara ve fazlalıklara yönelik eleştirilerde bulundu.
Önceki dönem Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü de, aynı partiden olmasına rağmen, babasıyla birlikte siyaset yapmasına rağmen kendi yönetiminde hatalı işler yapıldığına dair açıklamalar yapılmasına, olan mağduriyetlerin faturalarının kendisine kesilmesine doğal olarak sessiz kalmadı.
Utku Gümrükçü’nün siyaset anlayışını, siyaset söylemini, onu ilçe başkanı iken tanıyanlar az çok bilir.
Söylerse doğruyu söyler, dobra söyler.
Gümrükçü’nün halefi Çiğli Belediye Başkanı Onur Emrah Yılmaz’a cevabı rakamlarla, yıllarla ve sonuçlarıyla oldu.
Uzun bir cevap ama ne anlam çıkarılması gerektiğini düşündüğümde benim aklıma şunlar geliyor;
“Başkan Yıldız, belediye başkanı sensin, hizmet üretecek olan sensin, hizmeti insanlarla üretecek olan da sensin. Bugün işten çıkarttığın insan gücü Çiğli’nin artan nüfusuna göre yetersiz hizmet götürmektir. Bir süre sonra yeterli hizmet üretebilmek için insan gücüne ihtiyaç olduğunu gerekçe göstererek belediyeye işçi alımları yapacaksan, kendi insanlarını koyacaksan, bugün çıkartmanın bahanesinin bir önemi yok.”
İzmir’in Kuzey’deki bir ilçesinde CHP’nin başkanları arasında bu çatışma diyaloğu yaşana dursun asıl merak edilen CHP Genel Merkezi’nin bu durumlara karşı nasıl tavır aldığı.
Önceki Belediye Başkanlarını, CHP’nin önceki Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanları olarak görüp, şimdiki Belediye Başkanlarını şimdiki CHP’nin Genel Başkanı Özgür Özel’in başkanları olarak görüp görmediği.
Ekonomik olarak zaten zor durumda olan CHP, bir de siyaseten zor duruma düşerse, bir dönem içinden Bülent Ecevit liderliğindeki DSP rüzgarı gibi rüzgara denk gelirse, o zaman seçmen için karşısında CHP’de kimin başkan olduğunun, kimin başka olduğunun hiç mi hiç anlamı kalmaz.
Vesselam!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.