Otobüsler geçerdi önümden , pencere kenarında oturanlar mağrur ve igretiydi .
Bozuk para gibiydi gözleri kolay harcanan ..
Çizgiler çoğalırdi beynimin kıyılarında
Bir fren sesinde parçalanirdi şehir.
Suçu yoktu tüyü yeni bitmiş tatlıcının..
Otobüsler geçerdi ellerimin üstünden
İllegal gövdelerin iniltisinde dönerdi tekerlekler..
Anneme kızardım içimden ,irin akan memelerine tırnaklarımı geçirip  boğulsaydım süt taşıyan bezelerinde..
Suçu yoktu tüyü yeni bitmiş tatlıcinin..
Sonra bütün duraklarını bombalayıp   yoluma çıkan bütün  evlerin camlarını kırıp rezil ve makyajı akmış bu şehirden arkama bakmadan kaçmak isterdim..
Neden sonra
Yağan yağmurlara küfürler ederdim
Çünkü
Zamansız getirirdi   toprak kokusunu
İnsan leşleri doluyordu mazgallara
Kuşlar tünerdi omuzlarima ıslak ve çaresizce
İliklerdi düğmelerini bu sütü bozuk kent
Gökteki bulutlara kan sıçrardı
Sevgi duvarları yıkılirdı
Kuşatılirdı sahipsiz turuncu akşamlar
Sokak lambaları ,
Toprağı elleriyle kanatan cumartesi anneleri gibi
Özlemin yaşını unutur
Gücenik
Ve tüketinik olurdu..
Ama
Suçu yoktu tüyü yeni bitmiş tatlıcının..
..