Özkök'ün kendisini köşe yazısında hedef gösterdiğini iddia eden Peker dikkat çeken açıklamalar yaptı

24 Temmuz Salı günü Hürriyet Gazetesi'ndeki köşesinde; ''Bahis açıldı, YENİ FETÖ kim olacak?'' başlıklı bir yazı kaleme alan Ertuğrul Özkök'e Sedat Peker'den yanıt geldi. Köşe yazısında isim vermeden kendisinin hedef alındığını iddia eden Peker sert sözlerle Özkök'e yüklendi.

Ertuğrul Özkök ne demişti?

''Yeni FETÖ ki olacak..

Tarikat fotoğraflarını, etrafında neredeyse ordu besleyen 'alem kabadayılarını' izleyin.''

Sedat Peker Özkök'ün bu cümlelerine sosyal medya hesaplarından yayınladığı şu yazıyla cevap verdi;

Kıymetli dostlarım,
 

24 Temmuz Salı gününe ait gazeteleri okurken Hürriyet Gazetesi'ndeki Ertuğrul Özkök'ün köşe yazısını inceleme imkanına sahip oldum. Şahsımın hedef alındığını hissettiğim bazı cümleler şu şekilde belirtilmişti. Ertuğrul Özkök yazısında Fetö'nün yerini kim alacak diye bir yazı kaleme almış; yazının içerisinde de bir ordu kadar insan besleyen kabadayılar vardemişti.

Genelde ismimin geçmediği yazıları üzerime alınmamak gibi doğru olduğuna inandığım bir tarzım var ancak her nedense içimdeki hissiyat bu yazının direkt olarak muhatabı sensin demekteydi. (Bu sebeple şu an okuyacağınız yazıyı kaleme alma gereği hissettim.)

Öncelikle gençliğimin ilk yıllarında doğru olduğuna inandığım kutsal değerlerin saldırıya uğradığına inandığımda şiddete matuf eylemler yaptığım doğrudur ancak çok ama çok uzun yıllardan beri şiddeti reddeden bir hayat tarzını benimsedim. (Fakat bu sözlerim okçular tepesindeki yerimi terkettiğim anlamına da asla gelmesin şartlar oluşursa, meşru müdafaa hakkım doğarsa kendimi sevdiklerimi ve inandığım kutsal değerleri korumak için yine aynı şeyleri çekinmeden yaparım.)

Yukarıdaki açıklamalarımdan da anlayacağınız üzere şu an bir kabadayı tarzına sahip değilim ayrıca ordu diye bahsettiğiniz insanların hepsi kendi işinde gücünde olan bir çoğu asgari ücret ile çeşitli iş kollarında çalışan vatan evlatlarıdır. Yaptığım tüm il ziyaretlerinde toplanan 10 binlerce kişiyi ve sosyal medyadaki takipçilerimi göz önüne aldığımızda zaten sayı milyonlara ulaşmaktadır. (Takdir edersiniz ki bu kadar insanı dünyada hiç bir güç finansa edemez.)

Yazınızda Fetö terör örgütünün yerine acaba kim geçecek demişsiniz. Bu kişi her kim olursa olsun (Yüce Allahın izniyle hiç kimse olamayacak) benim olmayacağım kesin olarak garantidir. Çünkü akrabalarımın ve arkadaşlarımın içerisinde hiç bir devlet görevlisi yoktur. (Dolayısıyla kadrolaşıp devleti ele geçirebilmemiz mümkün değildir.)

Ayrıca yine bütün herkes bilir ki ben kazandığım tüm paraları inandığım değerlere hizmet edebilmek için aynı gün dağıtırım. ( Bende asla ertesi güne kalmış yani bayatlamış para bulunmaz.) Bu gerçekliklerden anlaşılacağı üzere 81 milyon vatandaşımızın içerisinde Fetö gibi hain bir yapının yerine geçmeyi düşünmeyi isteyebilecek en son kişi şahsımdır.

Aslında bence sizin gibi kişiliklerin ülkemizi yönetenler tarafından hızlı bir şekilde incelemeye alınması gerekir. 28 Şubat darbesinin tüm askeri unsurları müebbet hapis cezası aldılar. Oysa ki (bu darbenin sivil ayağını oluşturan o günkü kişileri en çok destekleyen sizin genel yayın yönetmenliğini yaptığınız hürriyet gazetesi idi.) Fettullah Gülen'in sözlerini manşetten verip Erbakan Hoca'ya "Bu işi beceremiyorsunuz bırakıp gidin" diyen sen değil miydin? Genç subayların rahatsız olduğunu da devamlı işleyen yanılmıyorsam yine sizin başında olduğunuz gazeteydi. (ve bunlar gibi suç unsuru taşıyan bir çok kötü yazı)

Hem rahat olun benim sizin gibi tüm şartlarda ayakta kalabilme gibi bir yeteneğim yok. Öyle bir yeteneğim olsaydı ömrümün çoğunu yani 16.5 senesini ceza evlerinde geçirmezdim. Geçmiş seçimlerle ilgili yapılan anketlerde sayın Cumhurbaşkanımızın kaybedeceği devamlı konuşuluyorken küçük adam diye bir yazı yazmıştınız. Şu an Cumhurbaşkanına hakaretten ceza evinde olan insanların söylediklerinden yüz kat daha ağır hakaretler içeriyordu ancak seçimleri sayın Cumhurbaşkanı kazanmayı başarınca her zamanki yeteneğini konuşturup ben öyle demek istememiştim diyerek konunun dışında kalmayı başarabildin.

Aslında bu geri vites içeren sözlerine ne Sayın Cumhurbaşkanı ne de halkın hiç bir kesimi inanmadı. Fakat uluslararası kamuoyunda tanındığın için "Muhalif gazeteciler ceza evlerine atılıyor" şeklinde bir kampanya oluşmasın diye ayrıca da alman dostlarının katkısıyla başına bir iş gelmeden yine paçanı kurtarmayı becerdin. (Ancak okunma oranlarına baktığımızda görebildiğimiz Yüce milletimizin vicdanında mahkum olmaktan kurtulmayı becerememiş olmandır.)

Sana ve senin gibi düşünenlere şu düşüncelerimi samimiyetle belirtmek isterim. Eğer ki bir gün ülkeme devletime saç teli kadar zarar vereciğime inandığım an iki rekat şükür namazımı kılıp sonrasında ise yakışanı yapacak kadar cesaret sahibi bir insanım. Yüce Allah korusun bir gün böyle bir durumla karşı karşıya kalırsam bir saniye bile tereddüt etmemek için bu şekilde geçmişte hayatına son vermiş olan hemen hemen herkesin hatta farklı dünya görüşüne sahip olan insanların biyografilerini eserlerini dahi okudum. Yüce Allah vermesin ancak öyle bir şey hissedersem yakışanı yapmaya çok uzun yıllardır hazırlıklıyım.

Sayın Ertuğrul Bey sizin ordu diye tarif ettiğiniz kalabalıkları oluşturan o kişilerin her biri Türk İslam davasına inanmış neferlerdir. Eğer ki siz devleti ele geçirmek üzere planlanmış grupları bulmak istiyorsanız amipler gibi bölünerek çoğalan her şartta ayakta kalmasını başaran kutsal değerlerin tehlikede olduğu zamanlarda hiçbir işe yaramayan şahsiyetteki kişileri arıyorsanız bence bizim oluşturduğumuz kalabalıklara değil sizin telefon rehberinizdeki ve çevrenizdeki kişilere bakmalısınız.