İzmir'in Sakin Şehir ünvanlı ilçesi Seferihisar'da yaşayan 15 yaşındaki Yağmur'un sahibi olduğu iki köpekten birisi kimliği henüz tespit edilemeyen kişi veya kişilerce vahşice zehirlenerek öldürüldü.

Edinilen bilgiye göre Seferihisar Sığacık Mahallesi'nde 31 Ağustos sabahı 15 yaşındaki Yağmur, kardeş olan Kangal cinsi iki köpeğini yerde can çekişirken görünce çığlık atmaya başladı. Çığlık seslerine uyanan çevre sakinleri köpeklerin çırpındığı yere geldiler ve can çekişen köpekleri 15 dakika içersinde veterinere yetiştirdiler. Veteriner tedavisinde zehirlendikleri tespit edilen köpeklerden birisi yaşamını yitirirken, kardeşi olan diğer köpek son anda kurtarıldı. Zavallı hayvanların zehirli ciğer ile canlarına kast eden kişilerin kimlikleri tespit edilemezken, yapılan suç duyurusu sonucunda arama çalışmalarının sürdüğü öğrenildi. 

Köpekleri zehirlenen 15 yaşındaki Yağmur'un ise köpeklerine olan bağlılığı duyanları hayrete düşürecek cinsten. Aynı zamanda Seferihisar Hayvan Bakımevi'nin de gönüllü çalışanı olduğu söylenen Yağmur'un geçtiğimiz haftalarda sonucu açıklanan TEOG sınavında oldukça yüksek puan aldığı ancak köpeklerinden uzaklaşmamak için sadece Seferihisar'a yakın olan Güzelbahçe'de bir okulu tek tercih olarak yazdığı öğrenildi.

Sığacık'ta yaşayan bir hayvansever olan Neşe Evcimen isimli vatandaş da gerçekleşen bu vahşi olayı anlattı. Evcimen yaşadıkları hüzünlü tabloyu şu cümlelerle ifade etti:

"31.08.2016 Çarşamba sabahı sabah 7.53 te komşumuz yağmurun çığlıklarıyla uyandık ,tüm mahalle ,kardeş olan  kangal cinsi olan 2 adet 3 yaşında köpeklerimiz zehirlenmişti. Ağzında köpükler ve inanılmaz derecede titriyorlardı, dilleri morarmaya başlamiştı, zehirlendiklerini anladığımda hemen veterineri aradık köpekleri 15 dk içinde veterinere yetiştirdik veteriner duygu Kocatepe inanılmaz bir hızla tüm müdaheleleri yaptı, 1 köpeğimiz daha iyiye gitmeye ama   tedaviye çok yavaş cevap verdi ona rağmen müdaheleye devam edildi. Maalesef akşamüstü saat 17.00 de inanılmaz acılar çeken köpeğimiz karamel melek oldu. Hemen Seferihisar bakım evini arayıp köpeği soğuk hava deposuna koyduk bu arada bakım evindekilerde bize çok yardımcı oldular. Hemen o akşam üstü polis karakoluna suç duyurusunda bulunduk sahipli hayvan olduğu için mala zarar vermeden suç duyurusu yapıldı eger yakalanırsa hapis cezası alması için. Sonrasında ilçe tarım müdürlüğünden köpekten zehir numunesi alınması için başvurduk ama savcılıktan emir gelmesi gerekiyormuş savcılıkla görüşüp emri aldık ilçe tarım köpekten gerekli numuneleri aldı. Ama fail belli olmadığı için nasıl işlemler devam edecek bilmiyoruz. Bu arada bu hazin olayı herkesin öğrenmesi için kaymakam beyle görüştük durumu anlattık mahallemizde katillerle yaşamak istemediğimizi, bu zehirle çocuklarımızın da zehirleneceğini, şu an mahallede hiç çocuk olmadığını herkesin çocuklarını eve kapattığını , korktuğumuzu, ve mobese kamera si istediğimizi sözle de olsa belirttik. Ardından müftülüğe gittik müftü beyle konuyu paylaştık Cuma hutbelerinde bu konuya değinilmesini, bu vahşi olayın dinimizce de çok büyük günah olduğunun söylenmesin  rica ettik. Devlet mercilerinden ulaşabildiğimiz herkese ulaşıp durumun takipçisi olacağımızda belirttik. Benim şahsi görüşümüde şöyle açıklamak istiyorum gidilen tüm bu mercilerde herkes bizi dinledi ama yakalamak için hiçbir uygulama olmadı bir soruşturma polislerin tekrar gelip bir araştırma yaptığını görmedik bize soruyorlar kimdir diye sanki biz kolluk kuvvetleriyiz ve suçluyu bizim bulmamızı isteyen bir tavırları vardı. Kısaca biz sakin şehir diye konuşulan beğenilen ufacık bir köyde yaşayan sakinler olarak KATİLLERLE yaşamak istemiyoruz."