Siyasi partiler, ilçelerde, illerde ve genel merkezde kongrelerini yapa dursun, yerel seçim öncesi siyasette çalışmalar, kulisler ve gizli, açık aday adayları ortaya çıkmaya başladı.
İzmir siyasetinde gerek CHP’de, gerekse AK Parti’de parti içinde yaşanan değişimler, aday adaylıklarının çok olmasının en büyük nedeni.
Mevcut görevlerini bırakan aday adayları, yeni görev alan aday adayları, hiçbir görev almamasına rağmen kendisini aday adayı olarak görenlerin siyasetin tabanındaki çatışması en şiddetli şekilde devam ediyor.
Siyasi partiler bu işe kongrelerini tamamlamadan başlamak istemese de, kongrelerden sonra yerel seçimlere az süre kalması aday adaylarının da ortaya çıkıp, çalışıp, kulis yapmalarının en büyük nedeni.
Siyasette kim kazanır ucu açık bir sorudur!
Ama siyasette kim aday olur sorusu ise hepten açık bir sorudur!
Aday adayları işte bu kadar ucu açık durumda, kendilerine prim yapmak, kendilerine alan yaratmak, kendi isimlerinin adaylık kulislerinde konuşulması için bu çalışmalara hız vermiş durumdalar.
Bir çok siyasi parti yeni adaylarla yola çıkmayı tercih etmesi ise siyasetin tabanında aday adaylığı çıkışlarının daha da hareketli hale gelmesine neden oldu ve oluyor da.
İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerde özellikle belediye başkanlığı için yapılan bu siyasi yarışın içine siyasi partilerin tabanlarındaki insanlarda girmiş durumda.
Destekledikleri aday adaylarının gizli gizli adaylık süreciyle ilgili konuşarak partilerinin tabanında nabız yoklayanlar, yanlarına yan katmaya çalışanların hedeflerinde ise en iyi ihtimalle meclis üyeliği, en kötü ihtimalle kazanılacak belediyede bir koltuk sahibi olmak var.
Siyasette her şeyin mubah olduğu bir dönemde dolasıyla aday adayları sadece kendileri için değil aynı zamanda kendileri gibi çalışma içinde olan aday adaylarının aleyhine de çalışmalara başladı.
Siyasi kulisler hem iyi bilgilerle, hem de kötü bilgilerde doldu taştı.
Biz gazeteciler bile birilerine iyi diye yazarken, birilerini kötü diye yazarken, birilerinin ekmeğine yağ sürmemek, birilerinin tavuğuna kış dememek için kılı kırk yaratacak şekilde düşünüyoruz.
İşimiz haber vermek olsa da, haberin kaynağının yalan, yanlış bilgilerinden dolayı en az aday adayları kadar zor bir süreçte yaşıyoruz.
Her hangi bir siyasi partinin içinde, her hangi bir şekilde bulunanlar açısından aday adaylarının varlığı ise bir o kadar daha zor.
‘Olur’ deseler de, ‘Olmaz’ deseler de bunun bir bedeli olacağını gayet iyi biliyorlar.
Siyasi partiler açısından ise en zor süreç, adaylarını belirlemeye başlayacakları süreç o seçim atmosferinin başladığı Kasım ve Aralık ayları olacak.
Onlar da biliyor ki, bu kadar aday adaylığının bolluğu, iyiliği ve kötülüğü içinde doğru adayı bulmak ve çıkartmak bir o kadar zor.
Siyasetin şu günlerinde en rahat olan kesim ise seçmen!
Çünkü henüz vatandaşın önüne adaylar çıkmadı, sandık konmadı, seçim sayacı başlamadı.