Dilimiz tutuldu, kanımız dondu, midemiz bulandı.
Türlü türlü duygudayız iki gündür.
Kaçmaya çalıştığım haberlerden birine yakalandım.
Çocuk, hayvan, yaşlıya yapılan eziyete tahammül edemiyorum.
Çünkü bu saydıklarımın üçü de savunamıyor kendisini.
Senden daha aciz herhangi bir canlıya zulüm edilmesine dayanamıyorum. Başım çatlayana kadar ağlıyorum.
Yemekten içmekten kesiliyorum. Fazlasıyla yoruyor beni.
Kendimi kaybedecek kadar dağılıyorum.
İki tane minicik çocuğun yaşamak zorunda kaldıkları zulümlere okurken katlanamadım. O çocuklar yaşadı.
Günlerce, gecelerce zulüm gördüler.
Detay detay inceleyince kanım dondu. Şerefsiz annesi çocuğu istismar ederlerken izlediği yetmezmiş gibi, şerefsiz anneannesi çocuğu sopayla dövüyor. Eziyete bakar mısınız? Çocukları oklavayla şarj kablosuyla dövmek.
Çocuklara zorla çakmak gazı içirmek peki? Nasıl sapıksınız siz?
Çocuğun ağzını açıp gazı zorla içirmek? Nasıl iğrençsiniz?
Ne yaşamış olabilirsiniz ki bu denli şeytan olmak için? Anlamıyorum, doğuştan mı sapık doğuyorsunuz?
Lütfen kimse bana, onların çocukluğuna inmek lazım demesin.
Çok şükür hepimiz yarı psikolog olduk kırmızı odalarda. Eziyet edilen, istismar edilen çocuklar gördük. İçindeki iyiliğe tutunup sapıklaşmadan çıktılar savaşlarından. Sizin soyunuz bozuk.
Aileden mi geçiyor, genleriniz mi bozuk anlamıyorum.
Anasına bak kızını alma.
Torununu oklavayla döven işkence eden kadının kızı da çocuğunu satıyor. Kanınız bozuk sizin. Ürememeniz, çoğalmamanız lazım.
Ama yaşamanız da lazım. Ölmeden, uzun yıllar çeke çeke yaşamalısınız. Yaptıklarınızın on mislini yaşayarak ve sonunda öldürün beni diye yalvaracak hale gelene dek yaşamalısınız.
Peki ya adalet?
Ne olmuş, çocuklar yalan mı söylemiş, inanmadınız mı?
Size masal gibi mi geldi?
İki minik çocuk bu kadar mı kurgu yapabiliyor sizce?
Yok çünkü başka bir açıklama. Biz ülkece bugün bunu konuştuk, düşündük beyinlerimizi yaktık ve başka bir neden bulamadık.
Bu sapıkların beraat etmesi için çocuklara inanmamış olmanız gerekiyor.
Eğer öyle ise, çocukları tanımıyorsunuz demektir. Ya çocuğunuz yok ya da hiç çocuk görmediniz.
Çocuklar henüz kirlenmedikleri için, bütün saflıklarıyla konuşurlar. Planları olmaz kafalarında. Plansız, doğal, tamamen oldukları gibi konuşurlar. Hayalleri vardır evet, masalsı bir dünyaları vardır. Ama onların masallarında tacizci sapık adamlar olmaz. Orasına burasına dokunan iğrenç adamları bilmezler. Çakmak gazını içiren adamları hayal etmezler. Soyun deyip çıplak resimlerini çeken anneleri tanımazlar. Eğer gerçekten öyle şeyler olmuyorsa bunları uyduramazlar.
Siz hiç " çocuktan al haberi" diye bir deyim duymadınız mı?
O halde soruyu bir daha soralım.
Neden beraat ettiler?
Çocuklara inanmadınız mı?
Çocuklar yalan mı söylemişler?
Çocuklar bu kadar hikayeyi uydurmuş mu?
İki çocuk birleşip olayı kurgulamış mı?
Birşey daha sormak istiyorum.
Bu kararı verirken utanmadınız mı?