Demirden gözlerini örse koyup çekiçleyince.
Bilinir, iristen pervasız akanlar beyne ince ince.
Doğrular üzerinden cambaz edasıyla geçmek.
İki nokta arası kadar uzak en gerçeği seçmek.
Sadakat dört sekize katlanmış bir japon oyunu.
Birey olmak zor zanaat, yardıma çağırır soyunu.
Vefa kendiliğinden kaybolmuş sabah meltemi.
Merhamet dümeni kırık, su almış batık bir gemi.
Vicdan çoktan savrulmuş içi boş sap harman.
Hakikati konuşmak için lal dilde yok derman.
İyilik ticarete konu, iadesi zor en ayıplı mal.
Yardımlaşma siyasal hiyerarşide sosyal bir dal.
Erdem nasihatleri ile dolu bir yığın çiğ okumuş.
Vakar yerde sürünen peştamal, çinli dokumuş.
Bilgelik kisvesi altında bir yığın kavuklu hacivat.
Kitaphane rafları dostoyevski'ye inat zerzavat.
Akıl tatile çıkmış, yorgun, aç, kimsesiz gezgin.
Soytarılar baş köşede, bilge sessiz ve bezgin.
İlim, irfanla donatılmış yüreklerde iç geçirmeler.
Kevgire dönmüş adalet, aynı kalburda elemeler.
Güvenilir olmak, yolcusu olmayan metruk han.
Basiret yer bulsa kendine, kaybolmaz onca can.
Kendini bilmek, ilimler içinde bilimlerin en şahı.
Civa gibi akar, yol bulur çıkar, mazlumların ahı.
İnsan bu, elbet birgün biriktirdiklerini terkeder.
Sevginin koleksiyonu yok, sevince biter keder.
Av.Yusuf AKIN/13.07.2021/Kuşadası