Ahmet Talimciler Türk Sporu’nun 2016 yılını yorumladı

Ülke olarak çok zor bir yılı geride bırakırken, 2016 yılı, Türk Sporu açısından da hem büyük başarılarla hem de büyük hayalkırıklıklarıyla doluydu. Voleybolda Eczacıbaşı Vitra’nın üst üste 2. kez Dünya Kulüpler Şampiyonu olması, basketbolda Fenerbahçe’nin Euroleague finali oynaması, takımlar bazında kazanılan en önemli iki başarı olarak göze çarptı.
            Türkiye Milli Futbol Takımı’nın Avrupa Şampiyonası’nda aldığı başarısız sonuçların yanı sıra, Brezilya’da düzenlenen Yaz Olimpiyatları’nda Türkiye’nin, hedeflenen madalya sayısının bir hayli altında kalması da bu yılın hayal kırıklıkları arasındaki yerini aldı.
            Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Talimciler, 2016 yılının Türk Sporu açısından nasıl geçtiğini ve ülkedeki spor ikliminin bugünkü halini değerlendi.
 
            “MEDYA GERÇEK BAŞARILARI GÖRMEZDEN GELDİ”
           
            2016 yılında, takım sporlarındaki en büyük başarının Eczacıbaşı Vitra’ya ait olduğunu, fakat bu başarının medyada yeteri kadar yer almamasının, futbolun toplumdaki abartı derecesindeki ilgisiyle açıklanabileceğini belirten Ahmet Talimciler, “2016 yılında Dünya Kulüpler Şampiyonu olan Eczacıbaşı Vitra’nın başarısı maalesef yeterince ilgi görmedi. Toplumun ilgisinin büyük bir kısmını futbolun meşgul etmesi, bu başarıya haksızlık etmemize neden oldu.”dedi.
            2016 yılının en önemli spor organizasyonu olarak görülen Yaz Olimpiyatları’nda gösterdiğimiz performanslara da değinen Doç.Dr. Talimciler, “Olimpiyat Oyunları’nda kazandığımız madalya sayısında geçmişe nazaran ufak bir artış oldu. Ancak sporcularımızın büyük bir bölümünün devşirme olması bir problem olarak göze çarpıyor. Paralimpik Oyunları’nda kısmen daha başarılı olsak da, Eczacıbaşı’nın büyük başarısında görebildiğimiz gibi, medya bu başarıya yeterince ilgi göstermedi. Olimpiyatlarda yarışan 17 yaşındaki sporcularımız Mete Gazoz ve Tutya Yılmaz’ın ortaya koydukları performans ve mücadele azmi beni çok heyecanlandırdı” şeklinde konuştu.
 
           
 
 
         “ÜLKE GÜNDEMİ SPORU DA ETKİLEDİ”
           
            Ahmet Talimciler, kamuoyunun ilgisini diğer spor dallarına göre daha fazla çeken futbolda, 2016 yılında Beşiktaş ve Şenol Güneş’in yıllar sonra kazandığı şampiyonluğu en önemli olaylardan biri olarak değerlendirdi. Gündelik ve toplumsal hayatta yaşanan olumsuzlukların spora da yansıdığını belirten Doç. Dr. Talimciler, “Son haftalarda gerçekleşen futbol karşılaşmalarında emniyet görevlerine taraftarların sahip çıkması, futbolcuların sevinçlerini onlarla paylaşması gerçekten güzel bir tablo ortaya koyuyor. Bunun yanında, ülkemizin içinde geçtiği süreç, sporun konuşulmasını ve tartışılmasını engelliyor. Gönül isterdi ki, terör ve acı dolu gelişmeler yaşanmasaydı ve bizler sadece sporu konuşabilseydik. Sporun etrafında dönen diğer gündem konuları üzerinden sporu yorumluyoruz” ifadelerini kullandı.
            Futbol takımlarının herkesin ortak paydası olduğunu vurgulayan Talimciler, “Sahadaki sporcular bizim ‘ötekimiz’ değil, aksine ülkemizin her coğrafyasından yetişmiş insanlarımız. Terör olaylarından sonra gösterilen birlik ve beraberlik fotoğrafları, karşılaşmaların 10. dakikasından sonra kaybolarak, rakip takıma küfür ve hakaret şeklinde devam ediyor. Bu ülkenin takımı olan Amed Sportif, başka bir ülke takımıymış gibi ayrımcılığa maruz kalıyor. Şehmus Özer’in ölümü sonrasında, özellikle sosyal medyada yapılan ırkçı yorumlar son derece üzücü. Bu davranışlardan vazgeçmek, birlik ve beraberliğimizi daha da pekiştirmemiz gerekiyor.”dedi.
           
         “MODERN STAT YETMEZ, SEYİRCİ DE ŞART”
 
            Türkiye’de tesisleşme açısından güzel yatırımların gerçekleştiğine dikkat çeken Ahmet Talimciler, “Sadece stadyum ve spor tesisi inşa etmek yeterli değil. Şenol Güneş Stadyumu’nun açıldığı hafta Galatasaraylı Serdar Aziz’in çok sert ve buzlu bir zeminde sakatlanıp sezonu kapatması, bu gelişmelerin aksayan yönleri üzerinde girişimde bulunulması gerektiğini de kanıtlıyor. Modern stadyumlar yapmanın yanında, bu mekanları doldurabilmek de son derece ciddi bir konu olarak göze çarpıyor. Avrupa’nın ilk beş liginden biri olmak gibi bir iddiamız varsa, bir hayli düşük olan seyirci ortalamasını yükseltmemiz lazım.”
           
            Ahmet Talimciler son olarak, 2017 yılının ülkemiz ve spor camiası için huzurlu, başarılı bir sene olması dileyerek sözlerini noktaladı.