Aile eğitimi çok önemli bir konudur çünkü büyüdüğünde her birey anne ve babasından gördüklerini uygulayacaktır. Bu sebeple çocuklarımıza değer vermeliyiz ama en çok da aile içinde birbirimize nasıl davrandığımıza çünkü çocuklar model alma yoluyla taklit ederek öğrenir. Büyük ozan Dedem Korkut "kız anadan görmeyince öğüt almaz, oğul babadan görmeyince sofra çekmez. Oğul babanın yerine yetişenidir, iki gözünün biridir. Devletli oğul olsa ocağının korudur" diyerek asırlar öncesinden eğitimin ve aile terbiyesinin sırrını çözmüş . Çocuk eğitimini bu kadar önemli yapan nedenlerden bir tanesi de çocukken edinilen olumlu- olumsuz bütün bilgi ve tecrübelerin hayatımızı şekillendirmesi ve geleceğimize yön vermesi. Özellikle 19. Yüzyıldan sonra Avrupa'da bilimin gelişmesiyle gelişen ve ayrı bir bilim dalı olan psikoloji bu konuyu da en ince ayrıntısına kadar incelemiş ve hâlâ incelemeye de devam etmektedir. Sigmund Freud hapishanedeki suçluların çocukluk dönemindeki olumsuz yaşantılardan etkilendiği için suça meyilli olduğunu savunmuş ve birçok suçlu kişi üzerinde hipnoz ve bilinçaltı gibi yöntemlerle bilinçaltında sakladığı kötü şeyleri açıklamıştır . Öncelikle çocuğa 5-6 yaş aralığındaki yaşına uygun yapabileceği küçük işler verilerek sorumluluk duygusu güçlendirilmeli. Eğer bu dönemde çocuğa yapamazsın sen daha çocuksun demek ya da azarlamak ileride öz güveni düşük bireyler olmasına sebep olur. Bu yüzden çocuklar desteklenmeli ve çok fazla korumacı ya da baskıcı olmamalıyız. Ahlaki değerlerimizi, kültürümüzü bu dönemde öğretmeliyiz. Eğitim önemli ama eğitimin en önemli gayesi kendini gerçekleştirmek insan olmayı öğrenmek. Yunus Emre'nin dediği gibi " ilim ilim ilmektir, ilim kendini bilmektir, sen kendini bilmezsen bu nice okumaktır" . Unutmayalım geleceğimize çocuklarımızı iyi bireyler olarak yetiştirirsek sahip çıkarız.