Gerçek Haberci sitesinin ilgiyle takip edilen yazarı Deli'nin Zoru, bu yazısında AK Parti İzmir kongresini ele aldı.
İşte o yazı:
Ak Parti'de "Vefa" semt adıymış!
Es Selamın Aleyküm Sevgili Delisever Dostlar...
Nihayet herkesin beklediği il kongresi tamamlandı. Maalesef ki dağ fare doğurmuştur sevgili Delisever dostlar… Çok konuşulan ve İzmir’i uçuracağı söylenen yönetim listesinin yerine maalesef ki yeller esmiştir. Kongre sonrası oluşan atmosfer ve kapalı kapılar arkasında, kahve köşelerinde, parti koridorlarında konuşulan en önemli konu “Vefa” oluyor. Vefa’nın bir semt adı olduğu çok net ortaya çıkmıştır. Kongrede belirlenen Büyük Kongre Delegeleri listesinde tüm eski vekiller yer alırken hem vekillik yapan hem de Konak Belediye Başkanı adayı olan İlknur Denizli neden yer almamıştır? Eski il başkanlarından Ömür Kabak’ın listede olmamasını yazdığı köşe yazılarıyla anlatabilirsiniz de bu partide yaklaşık 3 yıl il başkanlığı yapan ve İzmir’de partinin aldığı en yüksek oyun alınmasını sağlayan Ömer Cihat Akay’ı neden yazmazsınız?
Sevgili Deli Dostları; hadi bunlara bir kulp bulursunuz da Ak Parti’de bir teamül haline gelen selefin yazılmasını hangi akıl ile hiçe sayar Ak Partimize İzmir’de en uzun süre il başkanlığı yapan isim olan Bülent Delican’ı yazmazsınız. Bu Deli aklım almıyor. Ben bile böyle bir delilik yapmayı akıl edemem.
Deli sever kardeşlerim; Tüzüğümüz gereği yönetim kurulunun yüzde 30’u(yani 15 kişi) kadın olması gerekirken orda bile 12 kadın yazılmıştır. Hani hak ve adalet içinde yapılacaktı? Hani teşkilat iyi tanınıyordu? Hani kimse listeye etki etmeyecekti? Sayın vekillerin istediği isimler çok olunca mı listede 3 kadın eksik yer aldı?
Sevgili Deliseverler Allah aşkına biri bana anlatsın; 24 Haziran’da bir oy bir oydur diyerek sokağa dökülen partimizin mücahitleri can siperane çalışırken neden parti içinde küskünler yaratmaya çalışılır?
Ünlü hiciv üstadı Ziya Paşa’nın 12 bentten oluşan Terkib-i Bent şiiri vardır. İşte o şiirin her bendi bir ders niteliği taşır. Mesela makam ve mevkinin kıymetsiz olduğunu anlatan Seyretti havâ üzre denir taht-ı Süleyman, Ol saltanatın yeller eser şimdi yerinde (Süleyman’ın tahtı hava üzerinde uçuyordu derler, dünyanın geçiciliğine bak ki o muazzam saltanatın bile yerinde şimdi yeller esiyor) bendi tam da bu konuya parmak basmıştır.
Tek dedikodu bunlar da değil sevgili Delidostlar; kısık sesle söylenen bir dedikodu var ki o daha da vahim. Uzun zamandır partimizin içinde ‘yönetime girmek için “bağış” alınıyor’ dedikoduları sizinde kulağınıza gelmiştir. Bu dedikodular kısık sesle söylenmeye başladı korkarım ki yakın zamanda daha da yüksek sesle dile gelecektir. Onun içinde Ziya Paşa şöyle buyurmuştur;
Dehrin ne safâ var acaba sîm ü zerinde, İnsan bırakır hepsini hîn-i seferinde(Dünyanın altınında ve gümüşünde ne mutluluk olabilir ki? İnsanlar ahiret yolculuğuna çıkarken bunların hepsini geride bırakır)
Sevgili Delisever Dostlar, partimiz daha fazla zarar görmeden ve Ziya Paşa’nın dediği Ne günlere kaldık ey Gâzi Hünkâr,Katır mühürdâr oldu, eşek defterdâr!” bendi gerçek olmadan kendimize çeki düzen versek!
Hepinizi yüce Yaradan'a emanetsiniz Sevgili Deli Dostları....