AK Parti sözcüsü Mahir Ünal, geçtiğimiz günlerde Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı'ndan istifa eden Edip Uğur'a tehdit iddialarıyla ilgili konuştu. Ünal konuya ilişkin, "Siyasi riskin olduğu yerde keyfilik olmaz. AK Parti kendi değişiminin siyasi riskini alarak, Cumhurbaşkanımızın genel başkan olması ile birlikte kendisini 2019'a hazırlıyor. Bu süreçte Cumhurbaşkanımız demokratik hakkı olan istifaya çağırma hakkını kullandı. Sayın Edip Uğur, AK Parti'den de ayrılmayı tercih etti. Görüşme Erol Kaya'nın koordinasyonunda devam etti. Biz hiçbir belediye başkanımızla ilgili en ufak bir tehdit ya da onlara dönük herhangi bir şantaj dili kullanmadık. Bazı haddini bilmezlerin Edip Uğur'a dönük hadsizliği varsa, sayın Uğur'un hukuki yollara başvurması gerekir." ifadelerini kullandı.
İşte Ünal'ın konuşmasından satır başları
"Bu ülkenin demokratikleşmesi, devlet aklının demokratikleşmesi ve Türkiye'nin refahını artması için 15 yıldan beri verdiğimiz mücadele milletin gözü önünde cereyan ediyor. Kaset operasyonu ile göreve gelen Kılıçdaroğlu'nun CHP'nin siyasetini nasıl dönüştürdüğünü görüyoruz. Adeta Türkiye düşmanı yapıların içerideki siyasi aparatı olarak hareket etmektedir. Siyasette iyi niyet önemlidir ama muhalefet yapmak demek düşmanlık yapmak demek değildir. Muhalefet yapmak demek milletin seçtiklerine düşmanlık yapmak demek değildir.
TÜRKİYE DÜŞMANLARININ APARATI
CHP açık bir şekilde Türkiye düşmanı yapıların içerideki siyasi aparatı gibi davranmaktadır. Bu milletin hayrına olan hiçbir meselenin yanında olmamıştır Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP'si. CHP düşmanlık yaptığı sürece, Türkiye düşmanı güçlerin içerideki sözcüsü gibi davrandığı sürece biz CHP'yi muhatap almayacağımız bir süreden beri söylüyoruz. 9 Temmuz Maltepe mitinginden sonra Kılıçdaroğlu apaçık sokak çağrısı yapmıştı. Biz de ona neden sandık çağrısı yapmıyorsun demiştik.
HUKUKİ HAKLARIMIZI KULLANIYORUZ
Bir ilçe belediye başkanının hezayanı olarak değerlendirdik Tekirdağ'ı. CHP'nin sözcüsünün Tekirdağ'a gidip isyan çağrısını desteklemesi Maltepe'de yapılan sokak çağrısının bir devamı niteliğindedir. CHP sövücüsü Tekirdağ'a kadar gitti, isyan çağrısının arkasında olduğunu söyledi. Yetmedi, seçilmiş meşru Cumhurbaşkanı'na, 'faşist', 'diktatör' demek gibi provokatif söylem ile düşmanlığı devam ettirdiler. AK Parti olarak gerekli hukuki haklarımızı kullanıyoruz.
KILIÇDAROĞLU'NA SESLENDİ: ÇÖP OLACAKSIN
CHP istediği kadar bizi sabote etmeye, provoke etmeye, bizi tahrik etmeye çalışırsa çalışsın, Kemal Kılıçdaroğlu'na sesleniyorum. Bugün kullandığın o çukur dilinle, söyleminle ve üslubunla ne kadar konuşursan konuş, Cumhurbaşkanımızın ailesine uzattığın o çirkin dil ve o çirkin söylemi sana iade ediyoruz. AK Parti'ye karşı kullandığın o çirkin dili ve söylemi bin kere sana iade ediyoruz. Biz sükunetimizi bozmadan, asla tahrik olmadan, gündemimizi ve Türkiye'ye dair hayallerimizi muhafaza ederek yolumuza devam edeceğiz. Ama sen, Türkiye düşmanı güçlerle iş birliği yapmış siyasi bir aparat olarak siyasi tarihimizin çöplüğündeki yerini alacaksın.Kin ve nefret diline ortak olmayacağız. 20 Temmuz darbesi gibi bir uydurmaya bu millet itibar etmiyor. Bu millet senin kontrollü kaçışını da unutmadı. Türk yargısına yaptığın saldırıları bu millet unutmayacaktır.
BALIKESİR BELEDİYE BAŞKANI'NIN İSTİFA AÇIKLAMASI
Siyasi riskin olduğu yerde keyfilik olmaz. AK Parti kendi değişiminin siyasi riskini alarak, Cumhurbaşkanımızın genel başkan olması ile birlikte kendisini 2019'a hazırlıyor. Bu süreçte Cumhurbaşkanımız demokratik hakkı olan istifaya çağırma hakkını kullandı. Genel başkanın kendi belediye başkanına istifa çağrısında bulunması demokratik meşruiyete uygundur. Bu çağrıya uyarak İstanbul, Ankara, Bursa, Düzce, Niğde belediye başkanlarımız istifa ettiler. Kendileri bizim yol arkadaşımızdır. Gelen de giden de aynı değerderdir. Bunları da paylaştık. Bu süreç zarfında biz AK Parti siyaseti olarak her bir arkadaşımızı bir nefer ve makam ve mevkii sahibi değil, sorumluluk ve görev sahibi olarak görürüz.
TEHDİT VARSA YASAL YOLLARA BAŞVURSUN
Sayın Edip Uğur, AK Parti'den de ayrılmayı tercih etti. Görüşme Erol Kaya'nın koordinasyonunda devam etti. Biz hiçbir belediye başkanımızla ilgili en ufak bir tehdit ya da onlara dönük herhangi bir şantaj dili kullanmadık. Bazı haddini bilmezlerin Edip Uğur'a dönük hadsizliği varsa, sayın Uğur'un hukuki yollara başvurması gerekir. Yerel yönetimlerle ilgili değerlendirmelerimiz şu an itibarıyla tamamlandı ama bundan sonra olmayacağı anlamına gelmiyor bu. Parti olarak kongrelerimize odaklandık. "