Kuzey Amerika Radyoloji Derneği'nin 2017 toplantısında sunulan bir araştırma, akıllı telefon kullanımına bağımlı gençlerin beyin kimyasında bir dengesizlik gösterdiğini ortaya çıkardı.
Nöroradyoloji profesörü Hyung Suk SEO önderliğinde, Seul'un Kore Üniversitesi'nden bir grup araştırmacı bu çalışmayı gerçekleştirdi. Akıllı telefonlarına ya da internete bağlı olan kişilerin beynindeki kimyasal değişimleri araştırmak için manyetik rezonans spektroskopisi (MRS) adı verilen bir sistem kullanıldı.
15.5 yaşında olan toplam 9 erkek ve 10 kadın bireyden oluşan gönüllü denekler testlere katılmayı kabul ettiler. Bu gençlerden 12’si deneylere katılmadan önce, video oyunu bağımlılığı yaşayan insanlara uygulanan bilişsel davranış terapisi aldı programına dahil olmuştu.
Standartlaştırılmış testler, bilim insanlarının her bir kişinin bağımlılığının ne kadar şiddetli olduğunu belirlemesine yardımcı oldu. Sosyal yaşamdan uyku düzenine kadar günlük faaliyetlerini nasıl etkilediği üzerine sonuçlara vardılar. 12 gencin, diğerlerine göre daha çok depresyon, anksiyete, uyku bozukluğu gibi sorunlara yatkın oldukları tespit edildi.
Akıllı telefonlarına ve internete bağımlı olan gençlerin depresyon, endişe, uykusuzluğun ciddiyeti ve dürtüselliklerini izleyen testlerde daha yüksek puanlara sahip olduğu bulundu. Bu deneklere davranış terapisinin öncesi ve sonrasında MRS muayeneleri yapılırken, kontrol hastaları bir kez baz alınması için muayene edildi. Pew Araştırma Merkezi tarafından yayınlanan istatistikler, Amerikalıların yüzde 46'sının akıllı telefonları olmadan yaşayamayacağını iddia ettiğini belirtiyor.
Deneklere deney öncesinde ve sonrasında olmak üzere iki kez MRS muayenesi yapıldı. MRS prosedürü, beyin sinyallerini farklı kimyasal etmenlere bağlı olarak ölçmek için tasarlanmış bir sistem. Muayene sonusunda bağımlı gençlerin, beyinlerinin kimyasal yapısının değiştiği gözlemlendi. Uyuşukluk ve kaygı gibi yan etkilere bağlı olarak, kişilerin bilişsel ve duygusal sinir ağları da değişim yaşıyor.
Kaynak: Milliyet