Akıllı Telefonlar Aklımızı Aldı

Eylül Ayça Karakuş

Günümüzün dijital dünyasına ayak uydurmayan var mı?

Teknolojinin hayatımıza girmesinden sonra birçok kavram yer değiştirdi. Basit bir örnek vermek gerekirse çocuklarımıza ulaşabilmek adına aldığımız akıllı telefonlar sayesinde ne yazık ki çocuklarımızla uzlaşamaz, anlaşamaz hale geldik.

Tüm dünyanın akıl ve ruh sağlığına ihtiyacı var. Milyarlarca insanın yaşadığı dünya üzerinde çeşitli çeşit insan var , hiç şüphesiz ki... Her biri bir diğerinden farklı, her biri bir diğerinden farklı. Olması gereken elbette bu ama geneline baktığımız zaman görünen o ki birçoğu şuursuz.

Nasıl yani dediğinizi duyar gibiyim. Evet sevgili dostlar maalesef her ülkeden , her memleketten hatta her aileden birer şuursuz insan çıkıyor ya da yetişiyor.

Kaba bir tabir vardır bilirsiniz... Çok basit bir olayda bile saçmalayan insanlara “Aklını peynir ekmekle mi yedin?” diye sorarız. Aklını peynir ekmek ile yiyen sayısız insan var çevremizde. Ceviz kabuğunu doldurmayacak sebeplerden dolayı birbirini kırıp geçiren insanlardan bahsediyorum. Bu profilleri uzakta aramaya gerek yok sokaklarda , mahallemizde, haber bültenlerinde bu kişilerin çevreye ve insanlığa verdiği zararı duyuyorsunuzdur. Peki bunlar için alınan bir önlem var mı? Tabii ki yok.

Ne yazık ki günden güne toplumun huzurunu kaçıran, insanları ürküten insan sayısı artıyor. Sokaklarda top oynayan çocuklar bile top yüzünden kavga edip ağıza alınmayacak küfürleri birbirlerine savuruyorlar . Kız çocuklarımızın, gençlerimizin dillerinden telaffuzu yapılamayacak argo kelimeler çıkıyor. Anne baba olarak bizlere o kadar çok iş düşüyor ki, bunları yazacak olsam çarşaf çarşaf yazarım herhalde. Tehlike her be kadar dışarıda gibi görünse de asıl tehlike evlerimizde. Çocuklarımızın odalarına kapandığı zaman takibini yapmadığımız andan itibaren başlıyor o tehlike. Görmezden geldiğimiz an, duymazdan geldiğimiz an çığ gibi büyüyor tehlike... Belli bir zaman sonra çocuk söyle düşünmeye başlıyor :

Ben annemin babamın yanında o kelimeyi kullanmıştım ama annem ya da babam beni uyarmadı. Demek ki onlar için sakıncalı bir durum yok diye düşünüyor ve her geçen gün yanlış olan davranışlarına bir yenisini ekliyor. Siz bu durumu fark ettiğiniz zaman ise çocuğunuza söz geçiremiyorsunuz.

Sosyal medya gibi bir gerçeği de yok sayamayacak olursak eğer dijital dünyanın içinde çocuklarımız, gençlerimiz günden güne kayboluyorlar. Bazı şeylerin önüne geçmek o andan itibaren zorlaşıyor. Eğer zamanında o kişinin yanlışını görüp müdahale edilseydi bugün her şey o kadar zor olmayacaktı.

Akıl ve ruh sağlığını koruyabilmek gerçekten gününüzde kolay değil. Herkesin sinir uçları yumruklarında geziyor artık. Zorbalık yapmak iki güzel söz söylemekten daha kolaylarına geliyor.

Çünkü güçlü olmak ; dövmek demek, sövmek demek ... Böyle bir algının içinde yok olup gidiyorlar.

İnsanlığın içi çürüyünce o pis koku her yeri sarıyor. Çürümüş bir insanlığın kime ne faydası var?

Kimseye bir faydası yok tabi...

Akıl ve ruh sağlığı yerinde insanların olduğu bir topluluk var etmek inanın bizlerin elinde.

Öyleyse önce kendinden başla dostum.

Önce sen!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.