Seçim kanunlarına göre yurt dışında siyasi propaganda yasak. Yasağı getiren AK Parti, nedeni ise dış ülkelerde kamu güvenliği gerekçesiyle getirilecek sınırlamaları engellemek. Ama yasak fiilen kalktı. YSK’daki CHP temsilcisine göre, bu yasağa uyulmadığı takdirde, nasıl salon salon toplantıları iptal ediliyorsa, sandık kurulması da iptal edilebilir.
Bakanların Avrupa ülkelerindeki toplantılarının iptali nedeniyle yaşanan krizler sürerken seçimlerde yurt dışında propaganda yasağı tartışma konusu oldu. 2008 yılında alınan ve YSK’nın (Yüksek Seçim Kurulu) 16 Nisan’da yapılacak referandum için de yeniden yayınladığı karara göre, yurtdışı ve yurtdışı temsilciliklerde seçim propagandası yapılamaz.
CHP’nin YSK temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu, 298 sayılı kanunun 94/A maddesinde yer alan bu yasağın 2008 yılından bu yana yürürlükte olduğunu belirterek, “O tarihten bu yana YSK yurt dışında 3 seçim yaptı. Hepsinde de bu yasaklar duyuruldu. Bu 47üncü seçim ve aynı kararı yine yayınlandı. Bu kanun varsa buna herkesin uyması gerekiyor” dedi.
PROPAGANDA YASAĞININ NEDENİ NE?
Yasak var ama Yakupoğlu’nun değerlendirilmesine göre bu sadece “ahlaki kural” olarak duruyor. Sadece AK Parti değil, diğer siyasi aktörler de bu kurala uymuyor. Çünkü bu yasağın nasıl uygulanacağı ve siyasi yaptırım düzenlenmemiş. Peki bu yasak neden konuldu? Yakupoğlu bunun nedenini de şöyle anlattı:
“2008 yılında bu yasağın getirilme nedeni sandık kurmayla ilgili izin endişeleriydi. Yabancı yöneticiler ‘buraya sandık kurulduğunda siyasi propaganda yaparsanız, oy kullanmak için sokağa taşılırsa benim kamu güvenliğim tehlikeye girerse izin vermem’ diyordu. İşte bu endişe üzerine, ‘Bakın yurt dışında propaganda yasağı var’ demek için bu düzenleme getirildi.”
ALMANYA SANDIK KURMAYA İZİN VERMEYEBİLİR!
Yakupoğlu’nun değerlendirmesine göre sandık kurulmasına izin vermeme riski de var. Nasıl salonları iptal ediyorlarsa, sandık kurulmasını da iptal edebilirler. Yurt dışı seçmenin neredeyse yarısının bulunduğu Almanya eğer bu izni vermezse sadece başkonsolosluk ve büyükelçiliklerde oy kullanılabilecek ama buraların da seçmen yükünü kaldırması zor.
HDP’Lİ SANCAR: DÜZENLEME SORUNLU
Propaganda yasağı ve nedenleri böyle ama siyasetçiler farklı bakıyor. HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar’a göre söz konusu düzenleme sorunlu. Seçim Kanunu ve Siyasi Partiler Kanunu’nun 12 Eylül’ün yasakçı ruhunu taşıdığını söyleyen Sancar şunları söylüyor:
“Yurt dışında propaganda yasağı demokratik siyaset, zihniyet açısından sorunludur. Buna benzer başka yasaklar da vardı. Bu yasakların bir kısmı kaldırıldı. Bazı yasaklar ise fiilen, uygulamada aşıldı. Yurt dışında propaganda yapılamaz bölümü demokratik değil.”
‘TEMSİLCİLİKLERDE PROPAGANDA EŞİT YARIŞ İLKESİNE AYKIRI’
Sancar, aynı maddenin “yurt dışı temsilciliklerde seçim propagandası yapılamaz” bölümünü ise yerinde buluyor. Sancar’a göre bunun nedenleri de şöyle:
“Nasıl Türkiye’de kamu kurumlarında siyasi propaganda yapılamıyorsa aynı şey yurt dışı temsilcilikler için de geçerli. Yurt dışı temsilcilikler propaganda aracı olarak kullanılacaksa bunu hükümetler yapabilir. Temsilcilikler Dışişleri Bakanlığına, hükümete bağlı. Muhalefet partilerinin orada propaganda yapması çok mümkün değil. Bu durum seçimlerin demokratik-eşit yarış içinde yapılması ilkesine de aykırı.”
‘GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU İŞLENİYOR’
Sancar’ın eleştirileri bununla sınırlı değil. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Hamburg’daki Türk Büyükelçiliği rezidansında yaptığı konuşmada siyasi bir tutumun propagandasını yaptığına dikkat çeken Sancar şöyle devam etti.
“Bakan, çok açık evet lehine siyasi tutumun propagandasını yaptı. Buna hoşgörü gösterilemez. Yurt dışı gezisi kamu kaynaklarıyla karşılanan Bakan, oraya devlet işleri veya diplomatik temaslar için değil seçim çalışması için gittiğini de saklamıyor. Dolayısıyla muhalefetin de kaynaklarıyla siyasi çalışma yapma ciddi sorundur. Bu görevi kötüye kullanmaktır. Görevi kötüye kullanmak ceza kanunlarında suçtur. Öte yandan siyasi etik açısından kabul edilemez, etik-dışıdır. Partiler kendi kaynaklarıyla tabii ki seçmenleriyle buluşması doğal bir siyasi faaliyettir.”
‘DEVLET İMKANIYLA PROPAGANDA OLMAZ’
CHP’nin yaklaşımı da farklı değil. CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek de yurt dışı temsilcilikte propaganda yapılmasına karşı çıktı. Erkek, ““Büyükelçilik rezidansı kamu kurumudur. Orada propaganda yanlıştır. İkincisi devletin imkanlarıyla bunu yapmak doğru değildir. Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar devletin imkanları ile propaganda yapıyorlar. Bu paralar milletin bütçesinden harcanıyor. Bunlar yanlış. Biz devletin imkanı ile değil kendi bütçemizle yapıyoruz. Bu açıdan kabul edilemez” dedi.