Cengiz Ünder ve Çağlar Söyüncü gibi A Milli takımının değişmez isimlerini yetiştirip Avrupa’nın dev kulüplerine gururla transfer eden Altınordu, yine bir başka yeteneğini futbol piyasasına sundu. Son yıllarda ismi birçok kulüple anılan Emircan Gürlük, Rusya Premier Lig ekiplerinden Orenburg ile 3 yıllık anlaşmaya vardı.
Altınordu’nun Öz Kaynak Sisteminden yetiştikten sonra A Takıma yükselen ve 2020-2021 sezonundan bu yana kırmızı lacivertli formayı terleten kanat oyuncusu, Burak İnce, Enis Destan ve Yiğit Emre Çeltik’ten sonra son 2 yılda Avrupa arenasına çıkartılan 4. Futbolcu oldu.
Emircan Gürlük, bu sezon ve geçen yıl takımımızda 30’ar maçta forma giyerken; 2021-2022 sezonunda 3 asist 2 gol, son sezon da 4 gol 1 asistlik katkı sağlamıştı.
"A TAKIMI ALIN BENDEN"
Öte yandan Altınordu’nun A Takım haklarını satmak istediğini açıklayan Başkan Seyit Mehmet Özkan, kulübün resmi sitesindeki son yazısında yine bunları dile getirdi.
Başkan Özkan’ın kulübün resmi sitesinde yer alan yazısı şöyle:
“Daha önceki yazımda da belirtmiştim, çocukluğum çok güzel geçti benim.
18 yaşıma kadar, babamla futbol yüzünden ayrı düşmek dışında, her şeyi güzel yaşadım.
Babamla balığa da çıktım, dağda bardacık toplamaya da..
Dayımın Java motosikletinin arkasında fır dola dolaşmayı da çok sevdim..
En güzel uçurtmayı bana yapan amcamın, bana olan sevgisini de çok özledim..
Mezarlıkbaşı’nda Kostağın Meyhanesi’nde babamın rakı masasının yanında ders çalıştığım günler çok oldu benim..
ODTÜ’yü kazandığımda benden çok babam sevinmişti, onu sevindirmek için gittim Ankara’ya..
20 yaşımda, ODTÜ futbol takımı olarak Türkiye Şampiyonu olmuştuk. Okulda havamız binbeşyüzdü..
Bir akşam saati telefon geldi, “baban iş kazası geçirdi, vücudu yandı, gel.”
O gün başladı tutkulu yıllarım..
Tam 50 yaşıma kadar sürdü.. 30 yıl..
Hep çelik, hep çelik, hep aile, hep aile, arada sırada futbol yöneticiliği..
50 yaşımdan sonraki yaşamıma bir “anlam” katmak adına, daha doğrusu yaşama “tutunmak” adına,
kendime bir “yol” çizdim.
Herkesin çok bildiği, ama hiç kimsenin taşın altına elini koymadığı “futbolcu yetiştiriciliği”..
1995 ila 2005 yılları arasında kafamda oluşturduğum sistem için 2006 yazında düğmeye bastım.
Sağ Yanımda Spor Profesörü Mustafa Ferit Acar vardı.
Getirdiği 5 çiçeği burnunda genç antrenörden biri Hüseyin Eroğlu idi..
2023 – 2006 = 17 yıl geçmiş..
17 yılda o kadar çok “yol arkadaşım” oldu ki.. Hepsini yazmaya kalksam 10-15 sayfa tutar sanırım.
O kadar çok şey yaşadık ki, yazmaya kalksam 500 sayfalık roman olur..
17 yılda Türkiye Akademi Ligleri’nde Galatasaray’dan sonra en çok “İlk 3 Derece” alan biz olduk.
2012 yılında Salih Uçan’la başlayan, 2023 yılında Emircan Gürlük ile sona erecek olan bir süreç..
En büyük gururumuz Çağlar ve Cengiz.. A Milli takımımızda 2 tane aslan gibi delikanlımız var.
Birçok “İyi Oyuncu” yetiştirdik.
Ama asıl olan, pek çok “İyi İnsan” yetiştirdik.
Bir iz bıraktığıma inanıyorum ama aldığım yol, beklediğimin ancak yarısı kadar oldu!
Kimsenin kabahati yok, zaman böyle!
Yaş oldu 68..
Artık ayağı biraz gazdan çekmek, insanları devamlı ileriye doğru ittirmemek, her emekli gibi hayatı stressiz, huzurla yaşamak..
Relaks yaşamak diyorlar adına galiba..
Relaks ile benim aynı cümlede olmamı düşünemiyorum bile.. “
Tutkusuz bir yaşam..
Biraz sıkıcı olur sanırım.
Tutkusuz yaşayacağımı hiç sanmıyorum.
Tutkusuz yaşamayı beceremem zaten!
İzin verin “Bu Toprakların Çocukları”na hizmet etmeye devam edeyim.
Alın benden A takımı..
Ülkemizdeki profesyonel futbol dünyası bana göre değil.
Zaten ben de ülkemizdeki profesyonel futbol dünyasına göre değilim.
İzin verin “Bu Toprakların Çocukları”na hizmet etmeye devam edeyim.
Alın benden A takımı..
Benim yolum belli, son nefesime kadar “Bu Toprakların Çocukları”..
Kafamda çok güzel projeler var, “Bu Toprakların Çocukları” için..
Allah ne kadar ömür verdi bilemeyiz, ama son yıllarımı çocukluğum gibi güzel geçirmek istiyorum.
Alın benden A takımı..