Ani Baş Ağrısına Dikkat!

Baş ağrısı hemen herkesin sıkça yaşadığı bir durum. Ancak bu ağrının ani ve şiddetli olması, aslında başka bir hastalığın habercisi!.

Hayatında hiç baş ağrısı çekmemiş insan bulmak oldukça zor. Kadınların yüzde 95'i erkeklerin ise yüzde 90'ı yılda en az bir kez baş ağrısı çekiyor. Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bozbuğa uyardı: "Hayatımda yaşadığım en şiddetli baş ağrısı, sanki kafamın içinde bomba patlıyor' gibi hissediyorum! şeklinde tanımladığınız bir baş ağrısı yaşıyorsanız, hemen bir hekime başvurmanızda fayda var.

" Ani başlayan, çok şiddetli ve geçmeyen baş ağrısı Spontan Subaraknoid Kanama (SAK) dediğimiz ağır bir beyin kanamasının en önde gelen belirtisidir. Bu kanama türü çok ağır sonuçları olan; ancak, zamanında müdahale edildiğinde tedavi şansı ve başarı oranı yüksek bir tablodur. Kişinin daha önce yaşamadığı kadar şiddetli baş ağrısına; ense sertliği, bulantı, kusma, bilinç düzeyinde bozulma, taraf gösteren kuvvet kaybı, duyu bozuklukları, anlama ve/veya ifade kaybı ile ortaya çıkan konuşma bozukluğu, görme bozuklukları, sara (epilepsi) atakları ile birlikte nörolojik ve nörolojik olmayan akla gelebilecek her türlü belirti eşlik edebilir.

Klinik tablonun bu kadar zengin olması olayın aniden gelişmesine, büyük hacimli bir kanın, çok yüksek bir basınçla, beyin omurilik ve sinirlere yayılmasına ve böylece tüm sinir sistemini hem hacimsel hem de işlevsel olarak bütünüyle etkilemesine bağlıdır. Beyin anevrizmalarının sıklığında ırk ve bölge özellikleri önemlidir. Bazı toplumlarda ve ailelerde anevrizma görülme oranı yüksektir.

RİSK FAKTÖRLERİ NELER?

Dolayısıyla genetik faktörlerin önemi olduğunu söyleyebiliriz. Beyin anevrizması ve spontan subaraknoid kanamalı hastaların yaklaşık onda birinde ailesel öykü mevcuttur; bu hastalarda klinik tablonun genellikle daha erken yaşlarda ortaya çıktığı ve daha ağır seyrettiği bilinir. Yaş ve cinsiyet de önemli bir etkendir. 

Tüm yaş gruplarında görülse de 40-60 yaş grubunda kadınlarda biraz daha yüksek oranda rastlanır. Edinsel faktörlerden damar yapısını ve kan-akış dinamiğini etkileyen hipertansiyon, diyabet, sigara kullanımı, narkotikler, alkolizm, kanda iltihapla gibi enfeksiyonlar, kafa-beyin darbeleri anevrizma oluşumunda rol oynarlar. Beyin anevrizmalarının doğal seyrinde 90%'ından fazlası, anevrizmanın yırtılıp kanaması ile ortaya çıkar. Bu klinik tabloda, ağır beyin kanamasını ve bu kanamanın tetiklediği bir dizi komplikasyonu tedavi etmek gerekir.

DAMARDA BALONCUK YAPIYOR

Subaraknoid kanama, 80% sıklıkla beyin atardamarındaki bir baloncuğun (anevrizmanın) yırtılarak kanaması sonucu ortaya çıkar. Beyin anevrizması ve bunun kanaması ile ortaya çıkan subaraknoid kanama, tanı ve tedavi yönünden, en arızalı olduğu alandan damarın baloncuk yapması ile anevrizma oluşur.

Doğuştan gelen damar duvarındaki zayıflığın üstüne, kan akışı ile ilgili faktörlerin ve damar duvarının yapısını etkileyen süreçlerin de eklenmesiyle anevrizmaların oluştuğu düşüncesi yaygın olarak kabul görmektedir; ancak yine de tam nedeni bilinmemektedir.

BU SİNYALLER ÖNEMLİ

1-Şiddetli ve geçmeyen baş ağrısı
2-Vücudun bir tarafında kuvvet ve duyu kaybı
3-Konuşma bozuklukları
4-Yürüme bozuklukları

40-60 YAŞ ARASINDAM GÖRÜLÜYOR

Beyin damarındaki tıkanıklık her yaşta görülebilir. Ancak genellikle 40-60 yaş arası risk gurubu arasında yer alıyor. Erken teşhis konulmazsa ağır bir beyin kanamasına neden olabiliyor. Kişiyi yatağa mahkum edebiliyor.

Yaşam koşulları, genetik faktörler de yıllar içinde bu durumu tetikliyor. Stresten uzak durmak, sağlıklı beslenmek, tansiyonu dengelemek ve doktorun tavsiyelerine uymak sizi bu hastalıktan koruyabilir..

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri