İzmir’de yaşayan 4 çocuk 7 torun sahibi Kemal Sarıtop’ta (60), 2002 yılında iştahsızlık, halsizlik, uykusuzluk şikayetleri başladı. Doktor doktor dolaşan Sarıtop herhangi bir tanı koyulamaması üzerine check-up yaptırdı, kan tahlilinde hepatit B saptandı. Sarıtop ilaç tedavisi gördü, yıllarını doktor kontrolünde geçirdi. Ancak 2014 yılında karaciğerin iflas ettiği ve nakil olması gerektiği söylenen Sarıtop, İzmir Kent Hastanesi’ne başvurdu. Prof. Dr. Murat Kılıç başkanlığındaki ekip tarafından, 22 Mayıs 2014 tarihinde Sarıtop’a oğlu Gökhan Sarıtop’tan (35) karaciğer nakledildi. Nakil sonrasında sağlığına kavuşup rutin kontrollerini aksatmayan Sarıtop, 2 Şubat 2022 tarihinde karaciğer kontrolü için Kent Hastanesi’ne geldi. Baş dönmesi ve ateş şikayeti olan Sarıtop’un yapılan PCR test sonucu pozitif çıktı. Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne başvuran Sarıtop, burada 24 gün tedavi görerek çeşitli tetkiklerden geçirildi, aort damarında genişleme olduğu saptandı. Sarıtop içinde her an patlamaya hazır bir bomba ile dolaştığını öğrenirken, hastane, doktor ve tedavi seçeneklerini araştırdı, yine karaciğer nakli olduğu Kent Hastanesi’ne başvurdu. Sarıtop, geçtiğimiz hafta Doç. Dr. Cüneyt Narin başkanlığında, Opr. Dr. Kadir Çeviker ve Barış Kemahlı’nın da katılımıyla ameliyata alındı.
“Yapay aort damarı takıldı”
“Hastamız karaciğer nakilliydi. O nedenle de ameliyat öncesi ve sonrasında karaciğer nakli, kardiyoloji, yoğun bakım uzmanlarımızla birlikte bir ekip çalışması yürüttük” diyen Doç. Dr. Cüneyt Narin, “Hastamızın kalpten çıkan ana damarının (aort) başlangıç kısmında 5,5 santimlik bir genişleme (anevrizma) vardı. Genişleme damarın başındaydı ve her an patlama ve yırtılma riske vardı, bu nedenle Kardiyoloji Kliniği ile yaptığımız konseyde, damarı değiştirme kararı aldık. Kardiyoloji bölümümüzde anjiyo yapıldı, anevrizma dışında herhangi bir patoloji saptanmadı. Anevrizma gelişmiş aort damarını iman tahtasının yarısını da koruyarak, küçük kesi ameliyatı ile değiştirdik, yapay aort damarı taktık. Küçük kesi ameliyatlarının en önemli avantajlarını ameliyat sonrası iyileşme döneminin daha ağrısız geçirilmesi, daha az ağrı kesiciye ihtiyaç duyulması, daha hızlı iyileşme sağlanıp normal yaşama dönülmesi olarak sıralayabiliriz. Hastamız karaciğer nakilli olduğu için, küçük kesi ameliyat yönteminin katkısıyla, hem fazla ağrı kesici ilaç gereksinimi olmadı, hem de erken mobilizasyonu sayesinde, normal yaşam koşullarına daha çabuk kavuşması mümkün oldu. Sağlıkla taburcu ettik” dedi.
“Kent Hastanesi uğurlu geldi”
Öte yandan yaşamında çok önemli dönüm noktaları olduğunu ve beyaz eşya ticareti ile uğraşırken 2010 yılında işlerinin kötü gittiğini, 2014 yılında da karaciğerinin iflas ettiğini belirten Sarıtop, “İşimde de iflas ettim, sağlığımda da. Karaciğerden sonra kalbim de iflasın eşiğine gelmiş. Kent Hastanesi bana uğurlu geldi. Önce karaciğer naklimi oldum, yeni bir hayata başladım. Şimdi de kalbimin ana damarı değişti, yenilendim. Meğer içimde beni her an öldürebilecek bir bomba varmış. Çok şükür, kurtuldum. Doktorlarıma çok teşekkür ediyorum. Sayelerinde bir kez daha dünyaya geldim. Sağ olsunlar, var olsunlar” diye konuştu.